Kitabın Adı:
ALLAH KİMLERİ SEVER?
İNSAN-I KÂMİL
AHLAK NASIL GÜZELLEŞİR?
Müellifi : İbn ARABÎ (1165-1240)
Çeviri : Ekrem DEMİRLİ
Yayınevi : Hayykitap Yayınları – İstanbul – 0212
352 00 50
Yansıtan : Hamdi CENİK
www.sufizmveinsan.com
Dördüncü Bölüm:
AKLIN
TÜRLERİ VE KISIMLARI
A-İyi Huylar:
1-İffet:
İffet, nefsi arzulardan alıkoymak, onu bedenin
isteyeceği ve sağlığına zarar vermeyeceği şeylerle
yetinmeye zorlamak, (bedenin ihtiyaçlarını karşılarken)
bütün hazlarda aşırılıktan ve büsbütün cimrilikten
kaçınmak, orta kararı tutturmak demektir. (49)
2-Kanaat ve Tutumluluk:
Kanaat eldekiyle yetinme duygusudur.
Kanatın kanaat olması, insanın mala ve makama arzusu ve
meyli varken onları bırakmasını gerektirir.
Tutumluluk saçıp dağıtmaktan insanın kendisini
korumasıdır. Alay etmekten, çirkin davranışlardan,
alaycı insanlarla oturup kalkmaktan, onların
meclislerinde bulunmaktan uzak durmak, dili
sövme-saymadan korumak, kötü sözleri ve çirkin şeyleri
zikretmemek, bayağı bir karakter sahibi olmaktan
uzaklaşmak, bu gibi davranışların bulunduğu yerlerde
dolaşmaktan ve kötü insanlarla oturup kalkmaktan
sakınmak tutumluluk erdeminin bir yönüdür.
Tutumlu olmanın bir yönü, bayağı-değersiz insanlardan ve
onlarla dostluk kurmaktan ve oturup kalkmaktan uzak
durmaktır. (50,51)
3-Hoşgörü:
Hilm, öfken şiddetli olduğu ve gücün yettiği halde,
intikam almayı bırakman demektir. (51)
4-Ağırbaşlılık:
Erdemlerden birisi de vakar, yani ağırbaşlılıktır.
Ağırbaşlılık, insanın kendisini gereksiz yere ve yanlış
konularda konuşmaktan, hareket gerekmediği yerlerde
hareket ve işaret etmekten engellemek; az sinirlenmek,
soru sorulduğunda kulak vermek, cevabını dinlemek, bütün
işlerde koşuşturmaktan ve acele hareket etmekten kendini
engellemektir. (52)
5-Sevgi ve Dostluk:
Erdemlerden birisi (sevmek ve dostluk anlamındaki)
meveddettir.
Meveddet, arzuya uymadan dengeli bir şekilde sevmek
demektir. İnsan erdem sahiplerini, beğenilen kimseleri,
ağırbaşlı, saygın ve olgun insanları severse kendisine
faydası dokunur. (52)
6-Acıma Duygusu /
Merhamet:
Merhamet gerçekte, merhamet duyulan insanı sevmek
demektir. BU sevgi ise, merhameti doğuran endişe ve
üzüntüyle birlikte bulunur. (53)
7-Vefakârlık:
Vefa insanın kendisini bağladığı ahit ve sözlerinde
kararlı ve sabırlı olması, kendisine zarar verse bile,
taahhüdünün gereğini yerine getirmesi demektir. İnsanın
taahhüdüne vefa göstermesi nedeniyle –az da olsa- bir
sıkıntıyla karşılaşmıyorsa yaptığı şey vefa sayılmaz.
Nefsini yükümlü kıldığı şeyi yerine getirdiğinde
kendisine zarar verdiği ölçüde vefalı olmuş demektir.
(53)
8-Emanete Riayet ve Sır
Saklama:
Emaneti yerine getirmek; insanın malını ve başka
şeylerini kullandığı işlerde iffeti gözetmesi demektir.
Bunun yanı sıra, kendisine emanet edilen, verilen işlere
karşı iffetli olması, gücü yettiği halde onlara bir
halel getirmemesi, kendisine bırakılan şeyi sahibine
ulaştırmasıdır.
Sır
saklamak ise ağırbaşlılık ve emaneti yerine getirme
erdemlerinin bileşimidir. Çünkü sırrı yaymak, gereksiz
ve lüzumsuz konuşmaktan, yani gevezelikten kaynaklanır.
Geveze aslında ağırbaşlı da değildir. (54)
9-Alçakgönüllülük:
Alçakgönüllülük, başkan gibi davranma özelliğini
bırakmak, boynu bükük durmak, ikramda abartı ve fazlayı
sevmemek demektir. Bunun yanı sıra alçakgönüllülük;
insanın sahip olduğu erdemleri, mal ve makam gibi
meziyetleriyle methedilmeyi sevmemesi, kendini beğenme
ve başkasını küçümseme duygusundan uzaklaşması anlamına
gelir. (55)
10-Güler Yüzlülük:
Güler yüzlülük insanın sevdikleriyle, arkadaşlarıyla,
dostlarıyla, tanışlarıyla karşılaştığında mutluluk
göstermesi ve tebessüm etmesidir. (55) |