27
Ekim 2009
GAZELLER -20-
Ayâ
latîf-i zamâne ayâ hulâsa-i zât
İşit
bu sözlerimi tâ bulasın anda necât
Şerî’at emrini mürşid edin tarîkata gir
Kim
ol tarîkat ilen sen içesin âb-ı hayât
Hakîkat ehli olursan görüne her ne ki var
Deminde ma’rifetinde buluna bin hasenât
Bu
gün duruş özün için eyü amel ede gör
Yarınki ma’rekelerde behişt ola arasât
Bu
gün bu dâr-ı fenâ bir nefes durur biliniz
Bu
bir nefeste kılın sad hezâr savm u salât
Seni
diri tutanı sen bilirsin ey azîz
Ki
her nefeste bulasın anınca Kadr u Berât
Resul
ü seyyid-i kevneyn ki mü’min âyînedir
Bu
mü’min âyinesinden göründü cümle sıfât
Fenâ
vefât ile nefsin bu üçü bir gecedir
Bekâ
hayat ile gündüz bu akl ile mir’ât
Bekâ
ilinden iriştin fenâda ilm okudun
Bu
ilm ile seni bildinse ömrüne berekât
Eger
bu ilmi bilip bilmedinse kendözünü
Götür
bu defterini tîz bâzârda bir pula sat
Hazer
kıl anla seni sen özünü bilmek için
Sakın
ki cennet için olmaya yerin derekât
Kaçan
ki katl edesin nefsini oda atasın
İrişe
âyet-i fe’nzur döne hayâta memât
Diler
misin ki yakîn el vere tecellîler
Gözün
ayırma özünden bu nefsini oda at
Duruş
bu ma’rifetin hırkasına cem’ ola gör
Dağılma dört yana âşık ki kandasın heyhât
Getirdi zâtını kıldı ayân bu âlemde
Yetirdi nûr-ı tecellî sürüldü çün zulümât
Ey
neçe teşne-dile sözlerimden ire zülâl
Beriyye içre kalınca içe gör âb-ı hayât
Dilimden irdi kalemden döküldü kâğıda dür
Düzüldü cümle letâ’if cevâhir oldu sebât
Bir
katre bahr-ı hakîkat sözünü derc edicek
Ki
bir dakîkada bin türlü gösterir harekât
Bu
ma’rifet bu tarîkat hakîkat oldu ayân
Şeriât emri için ver Muhammede salevât
Bu
ma’rifet sözünün sırrını beyân edelim
Ayâ
latîf-ı zamân ü ayâ hulâsa-i zât
Bu
gün Nesîmî sözünün melâhatına iren
Hezâr
secde kılar tûtî birle kand ü nebât |