Ama bilirsin işte

Osman Coşkun
 

Çok uluslu bir göçmendi haykırışlarım
Sınır kapıları ardına kadar kapanmış
Ki bunun içindir bir martı olmak isteyişim
Martılar sınırsız ve savaşsız yaşar bilirsin

Şikayetsiz dilekçelerin mührüdür feryadım
Yutulan sözcükler roman oldu boğazımda
Dışlanmış hasret hali hazırda
Sana gelmek içindi koşmalarım
Ellerimi uzattım,yandı parmaklarım…

Aşk bazen dönüp gitmektir
Onurluca yaşananları onurluca bitirebilmek gerekir
Tek kelime etmeden,elveda demeden
Yeniden başlayabilme umudunu yitirmeden
Yutak boğumunda hâlâ iç çekişmeler
Unutmaksa kör bir bakıştır iki göz arasında

Kahpece sırttan vurulan bıçak gibi iner gece
Karartma ve kuşatma altındadır şehir
Yıldızlar nakış – nakış işlendi gökyüzüne
Kapatma gözlerini,düşüp de ölebilirim

Martılar kadar özgür yaşamak istiyorum
Ama bilirsin işte
Özgürlükler suçtur sevgili…

Göz bebeğinde yaşlanmak tek dileğim

 

 

 
 
Edirne -01.09.2010
 http://sufizmveinsan.com