Dudaklarından esaretim dökülüyor
Susma konuş
Bana bir şiir yazanın
Kırk yıl kölesi olurum
Gözlerinden yüreğime bir yol gider
Yoldaş olma ihtimaline selam dururum
Boz bulanık akşamlar zaten başım ezer
Yıldızlar selam dururken esaretime
Bırakmaz peşim sözlerin kan revan eder
Yaralar içinde berelere özenirim
Gözlerinin esaretinde müebbet olsam
Kaç yazar felek yerden yere vursan
Yerle yeksan fikirlerim
Fikri sabit hünerler peşim sıra
Zaten boğulmuşum yıldızların çölünde
Bana bir şiir yazanın
Kırk yıl kölesi olurum
Sözünden dışarı çıkmam gözünün esaretinde
Özünün sırlarına eremem bakışlarının nezaretinde
Müşahede altında kalmalıyım ömür boyu
Müebbet hapis şiir sebebidir
Ölmezsem yâre olan saygımdan
Susarsam kıyamet kopar
Gülersem mahşeri selâmet cümlesi
Kurulu cümleleri devirmektir hüner
Akla ziyan düşler peşindeyim
Gözlerimde bir parça sevinç bırak
Senden bahsederken kuşlar sevinsin
Diyormuşsun Osman nerede
Coşkun pınarlar içindeyim
Avcıların kör kurşunlarında
Esaret yalnızlıktır uykusuzlukta
Ölümse yâre kavuşma istediğidir
Düşlerinin içinde sevdalarının peşinde
Güneşin adına tutulmuş dileklerim
Yorgunum beklemekten
Gözlerime perdeler inmiş karanlığından
Doğur bütün güneşlerini
Nur topu gibi bir pazarımız olsun
Ben tomurcuklanmaya çoktan razıyım
Filizlerim düşümde saklıdır
Gelen giden yağan ağlayan her şeyde sen
Utanma şiirliğinden
Ellerini bırak kıblem olsun
Sana secdeye yatayım
Besmele ol her şeye senle başlayayım
Bana bir şiir yazanın
Kırk yıl kölesi olurum
Olmazsam ölürüm
Ölmek çoğu zaman özlenmek isteğidir
Ölürsem ağlayacaksın
Ölürsem özleyeceksin
Ölürsem ölmeyeceksin
Her akşam düşlerine alacaksın
Ağla sen hıçkıra hıçkıra
Ölüler ağlayamaz ki…
Benden olsa olsa çınar olur
Gölgemde seviş yalnızlığınla…
Bana bir şiir yazdığın vakit
Dirilirim aşklar içinde
İçimde yüz yıllık özlem…
Yüzümde gidişinden kalma tebessüm
Şairlik bu ya her gidiş müebbet hapis
Ağlama hıçkıra hıçkıra şiir oluyorsun
Kolay değil yüz yıllık hasret ile seviliyorsun…
Bana bir şiir yaz
Hadi yaz
Sustur artık beni…