1. Bilgi yönetimi hareketi yaygınlaşıyor.
Öğrenen işletmeler, entelektüel sermaye, bilgi
varlıkları, şirket bilinci, şirkette bilgelik olarak
adlandırılan tüm çalışmalar tek hedefte birleşiyor: Şirket
içindeki bilgi, korunmaz, değerlendirilmez ve
geliştirilmezse şirket yok olur. Kamu yöneticileri,
özel sermaye veya eğitim sektörü söz konusu sorunları
ele alıyor ve çözümleri özendiriyorlar.
2.Bilgi değer taşır ve bu değerin ölçülmesi gerekir.
Bilgi birikimi bir zenginliktir; ölçülmesi değeri ortaya
çıkarır. Halen kullanılmakta olan finansal araçlar, bu
zenginliği gösterememekte, tam tersine çalışanları
personel giderleri altında ele almaktadır. Şirketler
değerlerini yeniden tanımlamalı ve vazgeçilemez
sermayeleri olan insana yapılacak yatırıma inanmalılar.
3.Ortak araştırmalar yürütülmeli.
Hizmet sektörü, dünya ekonomisinde büyüyen bir önem
kazanıyor. Ancak, hizmet sektörü için yapılan
araştırmalar ve ayrılan teşvikler yetersiz. Özel
şirketler, kendilerine özgü araştırmaları, yalnızca
rekabete karşı koyabilmek amacı ile yapmaktalar. Hizmet
sektörünün geleceğini sağlamlaştırmak için ortak
araştırmalar yürütülmelidir.
4.Orta kademelerden başlatılan yönetim şekli
özendirilmeli.
Hiyerarşi alışkanlığı bir gecede yok edilemeyeceğinden,
tepeden başlatılan klasik yönetim sistemi sürdürülmekte.
Bu nedenle, hizmetin gerçekleşmesini sağlayan kişiler,
yönetimde söz sahibi olamıyorlar. İşleri gereği, müşteri
ile direkt ilişkide olan elemanların yaptıkları işlerin
değerlendirilmesi ile şirket, iş tanımlarını
değiştirebilir. Bu yeni organizasyon yapısı, klasik ve
modern yöntemlerin bileşkesi olması nedeniyle, CIBC
(Kanada Kraliyet Ticaret Bankası) tarafından
“Orta-üst-ast” olarak tanımlanmıştır.
5.Dönüşüm hızlandırılmalı.
Geleceği yaratmak, kısıtlamaları yok etmekten daha fazla
heyecan verici. Felsefe ve geleceğe meraklı olanlar,
işletme yönetimi için bir araya gelmeli. Dün teori olan
her şey, işletmelerin gelecekte var olmaları için
kaçınılmaz. Liderler, disiplinler arası etkileşimi
algılamaya çalışıyorlar. Konunun karmaşıklığı,
çözümlerin paylaşımını ve güçlendirilmesini
gerektiriyor.
6.Uygulamalar şirkete göre değişir.
Her şirketin kendine özgü kültürü olduğundan, uygulama
projeleri şirkete göre değişecektir. Şirketteki görevler
alışılmışın dışında adlandırılabilir. Bilgi birikimi
bulmacası, bir çok şekilde çözülebilir ve proje
liderliğini, şirketin her seviyesinden, çeşitli
görevlerden kişiler üstlenebilir.
7.Yönetim mimarisi sınırlayıcı olmamalıdır.
Şirketteki değişkenleri belirlemek ve birbirine bağlamak
için referans alınacak bir çerçeve gereklidir. Kurulacak
yapı, şirket kültürünü oluşturan elemanların
tartışılmasına ve bütünleştirilmesine neden olmalı.
Süreçlerin tanımı, yeni olanaklara fırsat verecek
esnekliği ve dinamikliği içermeli.
8.Ortaklığın gerekçeleri anlaşılmalı ve yarar
sağlanmalı.
Değişik hedefleri olan şirketler işbirliği yapıyorlar:
Satıcı şirketler, değer katan şirketler, müşteriler ve
hatta rakipler. Gelişmelerin sonucunda ortaya çıkan bu
yapılar, karlı büyüme hedefi ile şekillendiriliyor.
Kuruluşun bütünü, parçalarından daha değerlidir. Bu
nedenle, bütünün tanımına ve parçaların
birleştirilmesine odaklanılmalı.
9.Teknoloji, bilgi yönetimini uygulayan şirketlerin
vazgeçilmez parçasıdır.
Değişik hedefleri olan şirketler işbirliği yapıyorlar:
satıcı şirketler, değer katan şirketler, müşteriler ve
hatta rakipler. Gelişmelerin sonucunda ortaya çıkan bu
yapılar, karlı büyüme hedefi ile şekillendiriliyor.
Kuruluşun bütünü, parçalarından daha değerlidir. Bu
nedenle, bütünün tanımına ve parçaların
birleştirilmesine odaklanılmalı.
10.Bilgi birikimi rastlantılara bırakılmadan
yönetilmeli.
Sistemler tamamlanmamış olsa bile, biraz etki ve denetim
denetimsizlikten daha sağlıklıdır. Kaleydoskopta olduğu
gibi, küçük salınımlar görüntüyü, büyük bir gücün etkisi
ise görüntünün odak noktasını değiştirir. Bilgi
yönetiminden en fazla yararı elde etmek için, yönetimi,
hem ilim hem de sanat olarak algılamalıdır.
Sonuçlar
Şirketlerin bilgi birikimi yönetimine gösterdiği ilgi
giderek artmakta. Bu gelişim, yönetim eğitiminde
disiplinler arası bağlantıyı, özel sektörde daha önce
olasılık tanınmayan işbirliklerini, kamu yönetiminde
daha verimli sonuçları zorluyor. Yeniden yapılanma ve
kalite çalışmaları finansal sonuçlarını vermeye başladı
ve yeterli olmadıkları görüldü. Maliyetlerin
kısıtlanması rekabet avantajlarını önlüyor. Çabalar,
bilgi birikiminin değerlendirilmesine yönlendirilmeli.
Yaratıcılık, işletmenin gerçek sonuçlarına katkıda
bulunmak üzere yeniden doğuyor. Bu yeni bilim dalını,
klasik yönetim yöntemleri ile uygulamaya olanak yok.
Uygulamacılar, birbirlerinin başarı ve
başarısızlıklarından yararlanmaya çalışıyorlar.
Bugüne kadar gerçekleştirilen toplantılar,
araştırmaların ilerlemesini sağlayacak araçların
üretilmesine neden oldu. Toplantılara katılanlar,
deneyimleri ile bu gelişime katkıda bulundular. Henüz
tüm yanıtların bulunamadığı ve yolculuğun sürdüğü bir
gerçek. Ancak bu hareket, akademik koridorlarda veya
büyük danışmanlık şirketlerinde değil, hizmet sektörünün
içinde başlatıldı. Her bilim dalından aktörler, bilgi
ekonomisinde yer almaya çalışıyorlar. Toplantılara
katılanlardan bir kişi şunları söyledi: “Akademisyenler
on yıl geriden geliyorlar, büyük danışmanlık firmaları
ise en az yarısı kadar. Sektörün çalışanları geleceği
gerçek zamanlı hazırlıyorlar.” Bilgi yönetimi hareketi,
bir şirketin kuruluş, olgunlaşma ve yok olma veya
yeniden yapılanma tanımlarını sarsıyor. Bu değişimler iş
dünyasındaki uygulamaları, ekonomilerin gelişimini ve
toplumların başarılarını etkiliyor.
Kaynakça:
Ecology Fair 98: Beyon Knowledge
Management,
2-27 Şubat 1998
Human
Resources,
Haziran 1998
Grayson
C J, “Taking Inventory of Your Knowledge Management
Skills” |