Daha güvenli yaz yolculukları için

 
 
 
SICAKTA AKARYAKIT ALMAYIN

Petrolün varil fiyatı geçen yılki fiyatların yarısından bile daha geride. Ancak Türkiye'de akaryakıt fiyatlarını düşürmek şimdilik mümkün olmuyor.

15-20 gündür devam eden vergi indirimi, tavan fiyat tartışmaları nihayetinde benzinin pompa fiyatlarının üç hafta önceki yerine gelmesini önleyemedi. Yani, akaryakıtı en yüksek bedelle kullanmaya devam ediyoruz. Bu durumda sürücü olarak başka noktalardan tasarruf etmek kaçınılmaz hale geliyor. İşte bunlardan biri; akaryakıtın istasyondan alındığı saatler önemli. Sıcak havalarda gündüz benzin ve mazot gerçekte olduğundan daha fazla alan kaplıyor. Örneğin, 100 litre genleşmiş benzin pompadan 102 litreymiş gibi geçiyor. Kayıp yüzde 2. Bunun için sıcak havalarda genleşmenin yaşanmadığı akşam ve gece saatlerinde yakıt almak avantajlı. İstasyonların rafinerilerden akaryakıtı hep gece saatlerinde almasının da nedeni işte bu.

KEBAP YİYİP YOLA ÇIKMAYIN Yaz aylarında gerçekleşen uzun yolculuklar otomobillerle ilgili birçok konunun yeniden gündeme gelmesini sağlıyor. Sürücüler, uykusuz yolculuk yapmanın ne kadar zor olduğunu, bakımsız araçla yola çıkmanın risklerini daha net görme şansı buluyor. İhmal edilen konulardan biri ise yola çıkarken yenen yemekler... Zaten yaz sıcakları nedeniyle sürüş kalitesi düşen sürücüler bir de ağır yemekler yiyerek yola tehlikeli bir adım atıyor. Uzmanlar, özellikle öğle saatlerinde yenecek ağır bir yemeğin sürücü üzerinde rehavete yol açtığını belirterek bu saatlerde yolda olanların kebap, döner, köfte, nohut, fasulye, pilav, ayran gibi yiyeceklerden uzak durmasını tavsiye ediyor. Çünkü bu yemekler refleksleri yavaşlatırken ağırlık hissi veriyor ve sürücünün kaza yapmasına sebep olabiliyor.

2-3 SAATTE BİR MOLA ŞART Bugünlerde hemen her gün yaşanan ölümlü trafik kazalarının nedenleri arasında, dikkatsizlik, uykusuzluk, yorgunluk, yol kusuru, hatalı sollama gibi birçok etken var. Uzun süre otomobil kullanmak aslında bütün bu kusurlara önayak olabilen risklerden biri. Zira, özellikle 'şu kadar saatte vardım' takıntısı ve gidilecek yere bir an önce varma telaşı, sağlıksız bir şekilde uzun süre direksiyonda kalmayı tetikliyor. Aşırı sıcaklarda örneğin öğle saatlerinde yolda olmamak, birkaç saatte bir mola vermek sürüş kalitesi açısından çok önemli. Aracına, yola, sürücü yaşına ve tecrübesine göre değişmekle birlikte 2-3 saatte bir kısa da olsa mutlaka mola vermek gerekiyor. Dünya Sağlık Örgütü gibi kuruluşlar bırakın direksiyonda olmayı, uçakta ya da otomobilin arka koltuğunda bile dört saatten fazla kıpırdamadan seyahat etmeyi tehlikeli buluyor.

DÜŞÜK LASTİK BASINCI RİSKLİ Türkiye'de genellikle uzun yola çıkarken akla gelen konulardan biri de lastik basınçlarıdır. Sanki, şehir içerisinde düşük ya da aşırı basınç nedeniyle kaza yapma riski yokmuş gibi... Lastik şirketlerinin yaptırdığı saha çalışmalarına göre her 10 araçtan 6'sında düşük basınç söz konusu. Düşük basınçlı lastikler patlama riski, yol tutuş kabiliyetinde azalma ve ıslak zeminde kontrol kaybı gibi hayatı tehdit eden sonuçlar doğurabiliyor. Peki yaz aylarında lastikler için doğru basınç nedir? Lastik boyutlarına göre basınç değişiyor. Birçok benzin istasyonunda lastik doldurma kısmında bunu görmek mümkün. Yazın özellikle lastik havasını indirmeye kalkmayın, ancak lastik basıncını lastik soğukken ölçün.

Kaynak; zaman.com.tr

 

 

 
 
İstanbul - 02. 07. 2009
http://sufizmveinsan.com