Bu yazıda, modem nedir? Modemin tarihçesi, Modemler
nasıl çalışır? Hızlı modemler, noktadan noktaya erişim
protokolü gibi kavramları anlamaya çalışacağız. Bu
öğrenme işine çoğu kullanıcı burun kıvırabilir, fakat
öğrenmek için can atanlar da mevcuttur. Ben de
kullandığım bilgisayarda ne-nedir çok merak ederek
öğrenmeye başladım ve çok şükür, bu merakım hâlâ
sürmektedir.
“Modem” kelimesi, MOdulator-DEModulator kelimelerinin
birleşiminden oluşmuştur. Genellikle telefon hattı
üzerinden sayısal (dijital) verilerin transferinde
kullanılır.
Veri gönderen modem, sayısal veriyi telefon hattıyla
uyumlu analog sinyallere dönüştürür, bu isleme
modülasyon denir. Veri alan modem ise analog işaretleri
tekrardan sayısal veriye çevirir bu isleme de
demodülasyon denir. Kablosuz modemler ise sayısal
verileri radyo sinyallerine dönüştürür.
Modemler, 1960’lı yıllardan itibaren terminallerin ana
bilgisayarlara telefon hattı üzerinden bağlanması
amacıyla kullanılmaya başlamıştır.
Yukarıdaki sistemde, merkez dışında bulunan aptal
terminal telefon hattı üzerinden yaklaşık 300 bps (bit
per second-saniye basına bit şayisi) hızındaki modemi
kullanarak ana bilgisayardan veri alıp veri
göndermektedir. Tabi ki günümüzde durum bundan çok
farklıdır.
1970’lerin sonuna doğru kişisel bilgisayarların
kullanılmaya başlanmasıyla, BBS’ler (bulletin board
sistem) yaygınlaşmıştır.
300 bps insanlara uzunca bir süre yetti; çünkü saniyede
yaklaşık 30 karakter transfer edilebiliyordu (bir kişi
zaten saniyede 30 karakter yazamaz :). İnsanlar BBS’
lerden büyük programlar ve resimler alıp göndermeye
başlayınca, 300 bps yetersiz kalmıştır.
-
300 bps – 1960’lardan 1983’lere kadar
-
1200 bps – 1984 ve 1985 te popülerlik kazandı
-
2400 bps
-
9600 bps – 1990 larda ortaya çıktı
-
19.2 kilobit
-
28.8 Kbps
-
33.6 Kbps
-
56 Kbps - 1998 de standart haline geldi
-
ADSL, teorik olarak saniyede 8 mbit’ e varan veri
transferi (Mbps)
Modem nasıl çalışır?
300 bps modemlerden başlayalım, çünkü bu modemlerin
anlaşılması çok kolaydır. Bu modem, sayısal veriyi
telefon hattı üzerinden göndermek için Frequency
Shift Keying (FSK) yani frekans kaymalı anahtarlama
tekniğini kullanır. Bu metotta farklı bit’leri ifade
etmek için farklı tınılar, yani frekanslar kullanılır.
Bir terminal modem, bilgisayar modemini aradığı zaman,
başlangıç modemi olarak adlandırılır ve 0 (sıfır) için
1070 hertz frekans, 1 (bir) için 1270 hertz frekans
kullanır. Bilgisayar modemine cevaplayan modem denir ve
0 (sıfır) için 2025 hertz frekans, 1 (bir) için 2225
hertz frekans kullanarak verileri alır. Çünkü başlangıç
ve cevaplayan modemler farklı frekanslar ile iletim
yaparlar ve hattı eş zamanlı olarak kullanırlar. Buna
full-duplex işlem denir. Sadece tek yönlü veri ileten
modemlere half-duplex denir ve pek yaygın değildir.
İki tane 300 bps modemin birbirine bağlandığını
düşünelim. Terminaldeki kullanıcı “a” harfini girdiğinde
bu harfin ASCII karşılığı 97’dir, bilgisayar bu sayıyı
ikilik sisteme çevirir 01100001. Terminalin içindeki
UART cihazı (universal asynchronous receiver/transmitter
– evrensel asenkron alıcı/verici) byte’lari bit’e
çevirerek terminalin içindeki seri port olarak da
bilinen RS-232 port’una yollar. Terminalin modemi RS–232
port’una bağlıdır ve bit’leri alarak telefon hattı
üzerinden yollar.
Daha hızlı modemler…
Modem üreticileri, modemleri daha hızlı hale getirmek
için FSK’dan daha karmaşık ve gelişmiş yöntemler
kullanmak zorundaydılar. İlk önce phase-shift keying
(PSK)’i kullandılar. Daha sonra quadrature amplitude
modulation (QAM) tekniğini kullandılar. Bu teknikler,
3000 hertz bant genişliğine sahip telefon hattı
üzerinden çok büyük hızlarda veri aktarımına izin
vermiştir. 56K modemler en iyi hatlarda bile 48K
civarında bağlanarak bu tekniğin limitlerine ulaşmıştır.
Bu hızlı modemler gradual degradation tekniğini
kullanarak, veri göndermeden önce telefon hattını test
ederler ve eğer telefon hattı modemin hızına
yetişemeyecekse modemin hızını düşürürler. İşte 56k
modemlerle bağlandığımız sıralarda neden hızın hiç
56.000 olarak görünmediğinin cevabı budur.
Modemlerin evrimindeki bir sonraki adim asymmetric
digital subscriber line (ADSL) ile olmuştur. Asymetric
(asimetrik) kelimesinin kullanım sebebi bu modemlerin
veriyi çok hızlı olarak tek bir yönlü değil, birçok
yönde göndermesidir. ADSL modemlerin avantajı, kullanıcı
ile telefon şirketi arasındaki mevcut bakir telefon
hatlarını kullanmasıdır. Bakir teller ses iletimi için
yeterli olan 3000 hertz’ten fazlasını taşıyabilir. Eğer
telefon şirketiyle eviniz ADSL modeme sahipse,
aranızdaki telefon hattı çok hızlı bir dijital veri
iletim hattına dönüşür. İdeal şartlarda 1 Mbps veri
gönderme, 8 Mbps veri alma hızına sahiptir. Bir hat aynı
anda hem telefon görüşmesi hem de dijital veri iletimi
için kullanılır.
ADSL modemin çalışma prensibi basit bir yapıdadır.
Telefon hattının 24000 hertz ile 1100000 hertz
arasındaki bant genişliği, 4000 hertz’lik bölümlere
ayrılmıştır ve her bir bölüme bir sanal modem
atanmıştır. Bu 249 sanal modemin her biri kendine
ayrılan bant bölümü kullanarak iletim yapar ve bu sanal
modemlerin hızlarının toplamı o hattın toplam hızı
demektir.
Noktadan noktaya (Point to Point) Kontrol…
Günümüzde artik kimse, diğer bilgisayarlara bağlanmak
için aptal terminalleri ve terminal emülatörlerini
kullanmıyor. Bunun yerine internet servis sağlayıcılara
(Internet service provider - ISP) bağlanmak için
modemleri kullanıyoruz. Internet bizim dünyadaki
herhangi bir bilgisayara bağlanmamızı TCP/IP ile
sağlıyor.
Veri paketlerini bilgisayarınızdaki modemler aracılığı
ile yönlendirilmesine point to point protokolü denir. Bu
yöntemde veri paketleri TCP/IP ile ISP üzerinden
internete yönlenir, ayni şekilde internetten gelen
verilerde ISP üzerinden bilgisayarımıza yönlenir.
Kaynaklar
http://www.howstuffworks.com |