Suç Duyurusu

Osman Coşkun
 

İçmeliyim sabaha kadar bütün gözlerini
Gülüşünde demlenmeliyim mezem olmalı geçmiş
Yarın güzel olacakmış, istemiyorum sen yoksan içinde
Ben bütün güzellikleri seninle geçenlerde yaşadım
Güzellik dersen ben onları anlarım eğer güzellik sunacaksanız
Geçmişi geri verin bana…yok veremiyorsanız sesinizi kısın…
Kaldı ki mutluyum ben buruk olsam da, seviyorum en azından
Hiç yaşamadıklarımı yaşıyorum gözlerinde, kapatma gözlerini
Gülüşünün müptelası tiryakisi ne bileyim ne kadar güzel söz varsa işte
Seni anlatabilmek kolay mı sanıyorsun be ey deli seher…sen ki yaşamsın…
Sesinde kuş sürüleri göçmekte gönül bağına, ne güzeldir bülbülün güle kanaması
Kurumuş yaprak olsam da hazanda ufak bir esinti beklerim peşinden sürüklenebilmek için

Güneşim olur yağmurlarımın kuruduğu memleket, ellerini çekersen düşerim
Bilesin yüreğim avucunun içinde ister parçala gitsin, ölüm ne ki sensizliğin yamacında
İstersen yürek tarlana saç yüreğimi aşk yeşersin yalnızca ikimize…seni paylaşamıyorum…

Yaklaş biraz korkma geçmişin güzel seheri geleceğin ta kendisi
Ufaktan demlenmeliyim gülüşünde tapıyorum be anlasana
Ram olmak bu olsa gerek gel gitler içindeyim, ne yaparsan yap beni
Dilediğin kadar aşık et kendine tek dileğim var, onu da eğer gidersen bir gün söylerim
Anlatamıyorum, anlatmam gerekenleri, ellerini ellerimden alıp gidersen, korkuyorum
Gülüne kanarım bülbülün olup, nefes aldığın dönüp baktığın her yer yurdumdur
Ülkem olup dumanlan hasretimde seni seviyorum, anla işte…
Labirentlerin içindeyim bir yol göster, tut elimden doğruya çıkar beni…ne olursun…

 

 

 
 
Edirne -08.06.2010
 http://sufizmveinsan.com