Vahdetname
Nazım Akpınar
 
Daha Allah ile cihan yok iken
Biz anı var edip ilan eyledik
Hakk'a hiçbir layık mekân yok iken
Hanemize aldık mihman eyledik
 
Kendisinin ismi henüz yok idi
İsmi Şöyle dursun cismi yok idi
Hiçbir kıyafeti resmi yok idi
Şekil verip tıpkı insan eyledik
 
Allah ile burda birleştik
Nokta-i amaya girdik birleştik
Sırr-ı Küntü kenzi orda söyleştik
İsmi şerifini Rahman eyledik
 
Aşikar olunca zat ü sıfatı
Kûn dedik var ettik bu semavatı
Birlikte yarattık hep kainatı
Nam ü nişanını cihan eyledik
 
Yerleri gökleri yaptık yedi kat
Altı günde tamam oldu kainat
Yarattık içinde bunca mahlûkat
Erzakını verdik ihsan eyledik
 
Asılsız fasılsız yaptık cenneti
Huri gılmanlara verdik ziyneti
Türlü vaidlerle her bir milleti
Sevindirip şad ü handan eyledik
 
Bir cehennem kazdık gayetle derin
Laf ateşi ile eyledik tezyin
Kıldan gayet ince kılıçtan keskin
Üstüne bir köprü mizan eyledik
 
Gerçi Kün emriyle var oldu cihan
Arş-ı Kürsü gezdik durduk bir zaman
Boş kalmasın diye bu kevnü mekan
Ademin halkını ferman eyledik
 
İrfan olan bilir sırrı müphemi
İzhar etmek için ism-i azamı
Çamurdan yoğurduk yaptık ademi
Ruhumuzdan bir ruh revan eyledik
 
Adem ile Havva birlik idiler
Ne güzel bir mekan bulduk dediler
Cennetin içinde buğday yediler
Sürdük bir tarafa puyan eyledik
 
Adem ile Havvadan geldi çok insan
Nebiler Veliler oldu nümayan
Yüz bin kerre doldu boşaldı cihan
Nuh Naciyullah'a tufan eyledik
 
Salihe bir deve eyledik İhsan
Kayanın içinden çıktı nagehan
Pek çokları buna etmedi iman
Anları hak ile yeksan eyledik
 
Bir zaman Eshabıkefhi uyuttuk
Hazreti Musa'yı Tur'da okuttuk
Siti çulha yaptık bezler dokuttuk
İdris'e biçtirip kaftan eyledik
 
Süleyman'ı dehre sultan eyledik
Eyyub'a acıdık derman eyledik
Yakub'u ağlattık nalan eyledik
Musa'yı Şuayb'a çoban eyledik
 
Yusuf'u kuyuya attırmış idik
Mısır'da kul diye sattırmış idik
Zeliha'yı ona çattırmış idik
Zellesinden bendi zindan eyledik
 
Davut peygambere çattırdık udu
Kazadan kurtardık Lût ile Hûd'u
Bak ne hale koyduk nar-ı Nemrud'u
İbrahim'e bağ u boştan eyledik
 
İsmail'e bedel cennetten kurban
Gönderdik şad oldu Halilürrahman
Balığın karnını bir hayli zaman
Yunus peygambere mekan eyledik
 
Bir mescide soktuk Meryem Anayı
Pedersiz doğurttuk orda İsa'yı
Bir Ağaç içinde Zekeriyya'yı
Biçtirip kanına rızan eyledik
 
Beytimukaddeste Kudüs şehrinde
Nehri Şeria'da Erden nehrinde
Tathir etmek için günün birinde
Yahya'yı'İsa'yı 'uryan eyledik
 
Böyle cilvelerle vakit geçirdik
Bu enbiya ile çok iş bitirdik
Başka bir Nebiyyizişan getirdik
Anın her nutkunu Kur'an eyledik
 
Kuffarı Kureyşi ettik bahane
Mehmet Mustafa geldi cihane
Halkı davet etmek için imane
Murtaza'yı ona ihvan eyledik
 
Ana kıyas olmaz asla bir nebi
Nebiler şahidir Hakk'in habibi
Biz ani Nebiyyi-ihsan eyledik
 
Hak Muhammed Ali ile birleşti
Hep beraber kabekavseyne gittik
O makamda pek çok muhabbet ettik
Leylerelesrayi seyran eyledik
 
Bu sözleri sanma her insan anlar
Kuş dilidir bunu Süleyman anlar
Bu sırrı müphemi arifan anlar
Çünkü cahillerden pinhan eyledik
 
Hak ile hak idik biz ezeliden
Ta ruz-i Elestte Kalubelide
Mekan-i Hüda'da bezm-i celide
Cemalini gördük iman eyledik
 
Vahdet alemini bilmeyen insan
İnsan suretinde kaldı bir hayvan
Bizden ayrı değil Hazreti Süphan
Bunu Kur'an ile ayan eyledik
 
Sözlerimiz bizim pek muhakkaktır
Doğan ölen yapan bozan hep Haktır
Her nereye baksan Hakkı mutlaktır
Ahval-i vahdeti beyan eyledik
 
Vahdet sarayına giren için
Hakki heykel yakin görenler için
Bu sırrı Harabi bilenler için
Birlik meydanında cevlan eyledik
Harabi
 

 

 
 
Samsun - 18.03. 2009
ahad103@hotmail. com
http://sufizmveinsan. com