En Erkeni...
Ahmed F. Yüksel
 

Allah ehli olabilmek, evrensel bilinçle düşünmek demektir. Yaşımız biyolojik olarak ne olursa olsun, kendimizi şuur boyutunda bulmak için epey bir çabanın sarf edilmesi gerekiyor.


Dövüş sporlarına meraklı öğrenci, hocasına gider ve "dövüş konusunda uzmanlaşmak istiyorum. Ne kadar zamanımı alır?" diye sorar. Hoca "On yıl" cevabını verir. Sabırsız öğrenci atlar: "Ama bu çok uzun. Ben daha hızlı uzmanlaşmak istiyorum. Çok çalışırım, herkesten daha uzun saatler egzersiz yaparım, tüm hayatımı buna adarım. O zaman ne kadar sürer?" diye sorar.

Hoca öğrenciye şöyle bir bakar, biraz düşünür ve "Yirmi yıl" der.

Bu hikâyedeki öğrenci, bana okullarından “çok iyi derecelerle mezun olup” iyi bir işe başlamak ve bir an önce yükselmek isteyen aceleci gençleri hatırlatıyor.

Ayrıca ben bu hikâyeyi “tasavvufi eğitim almak isteyenlere” örnek olsun diye aktardım. Kıssadan hisse, hocanın mesajı aynen onlar için de geçerli. Zira zor olan şeyler, kolayca elde edilemiyor. Mizacın yeterli olması yanı sıra, elde edilmek istenen ilim ve yaşam için öğrenilmesi gereken ilk şey sabır. Bu aşamada beklentilere ve hırslara yer yok.

İlim yolunda hızlanabilmek için yavaşlamayı gerçekleştirmek de oldukça önemli. Çünkü seyri sulukta dikkat çekici şeyler, süratle, hızlı geçilmiyor, oturması bekleniyor. Şems’in Mevlana’dan belirli sürelerde uzaklaşma sebeplerinden biri de bu, belki de ilki. Yani hızlı olduğunu sandığınızda kişi, inanılmaz bir şekilde geriye düşüyor.

Ama bunun farkına varamıyor.

Yok mu bu işte bir tuhaflık sizce de?

Şükürsüz ve kanaatsiz insanlar gibi olmak da neyin nesi!

En önemli beceri, bunun ayırdına varabilmek.

İnsanları okumak, anlamak, davranışlarının altında yatan niyetleri kavrayabilmek, zekâyı yerinde kullanabilmek, ama en değerlisi uzun vadeye dayalı işler yapabilmek ve bu vasıflarda olan kemalât sahibi bir insan durumuna gelmek kolay şey değil.

Bir atasözü vardır; "sabır ve sebat, dağları yerinden oynatır" diye. Herhalde bunu boşuna dememişler.

Anlatmak istediğim bir diğer hikâye ise belli kademelere yükselmiş, başarısını kendine ve etrafına ispatlamış, becerisi, bilgisi ve özgüveni yaşlı bilgenin konumuna, gelişimine yönelik biri ile ilgili…

Japonya'nın çok hızlı bir gelişme yaşadığı, "Aydınlanmış Yönetim Dönemi" diye bilinen "Meiji dönemi” yıllarında Zen ustasına bir ziyaretçi gelir. Amacı, ustanın öğretisi üzerine uzmanlaşmaktır. Usta, ziyaretçisine çay ikram eder. Ancak fincan dolduktan sonra da çayı dökmeye devam eder. Ta ki ziyaretçi kendini tutamayıp, "görmüyor musun fincan doldu, daha fazla almıyor" diyene kadar... Usta durur ve "Tıpkı fincanın gibi sen de kendi görüşlerin, inançların ve varsayımlarınla dolusun. Sen fincanını boşaltmazsan ben sana nasıl bir şey öğretebilirim?" der.

Bilgili, becerili ve özgüvenli olmak, öğretici ve eğitici olabilmek, liderlik vasıflarını benimsemek, insanları önemli bir noktaya getiren özelliklerdir elbette, ama tamamen "kendiyle dolu olmak" ve bu niteliklerle hocasının karşısına çıkmak, öğrenebileceklerinin önündeki en büyük engeli teşkil eder. İnsan ne kadar dolu, ne kadar bilgili de olsa, şayet öğrenmeye ihtiyaç duyuyorsa ve bilgisini koz olarak kullanmaya başlarsa, hoca olarak seçtiği kişiden hiçbir şey alamaz.

Dikkatinizi çekerim. Mevlana’ya da önce bildiklerini unutması gerektiği söylenmedi mi? O da teslimiyet içinde gözü gibi baktığı kitaplarını havuza attı. Şu halde, yeni şeyler öğrenmek için yapılması gereken, bildiklerimizi unutmak veya dondurmak, geniş hacimli ve hazımlı olabilmektir.

İnsani gelişimde her zaman önem taşıyan bir diğer konu da benimsenen hocanın her hareketini takip edebilme yetisidir. Bunu onun hakkında dedikodu malzemesi yapma anlamında söylemiyorum, sadece öğrenme adına dile getiriyorum.

Gerekli olan, hocanın 'ne bildiği’ ve davranışlarının tespitidir. Özel hayatı değil.

Şayet özelinizi ön planda tutmaya kalkarsanız işin içinden çıkamaz hale gelir, gayenizi unutuverirsiniz.

Şöyle arkanıza bir yaslanın ve anlattıklarımı düşünün lütfen.

 

 

 
 
İstanbul - 07.11.2008
sufizmveinsan@gmail.com
sufafy@hotmail.com
http://sufizmveinsan.com