Velilerden bahsederken…
Ahmed F. Yüksel
 

Allah’ın dini üzerinde, ilgi odağı haline gelen, bilinçli kulları var.

Kim bunlar?

Hakikâti bilenler, “tevhid ve vahdet” gerçeğini bulup yaşayanlar;

Veliler!...    

Peki, söyler misiniz ‘Veliler’ hakkında ne biliyorsunuz?

İşte, aşağıda “klasik anlayışların” biraz dışına çıkıp onlara ait bilgileri-dokümanları sizlere sunmak niyetindeyim.

Şuurlu bir dünya görüşü-evrensel bakış açısı, kuşkusuz velilerin ahlâkında var. Çünkü onlar yeri geldiğinde, “beşeriyet kabuğundan” sıyrılıp öz vasıfları ile tahakkuk etmeyi çok iyi bilirler.

Sıradan insanla bir veli, siyahla beyaz kadar net biçimde birbirinden ayrılabilir. Tabi, bir “velinin yaşamının” az-çok bilinmesini müteakiben demek istedim.

Hayatları suçluluk-boşluk içinde geçmediğinden, abuk sabuk laflar etmeleri söz konusu olamaz. İçinde bulundukları zaman dilimini ‘AN’ a dönüştürerek yaşamayı bilirler.

Basit bir insan, açığa çıkan bir veliye yönelip daha açıkçası diyalog yoluyla iç sorunların çözümünü kolaylaştıran bir rota izlemelidir.

Onları tehdit etmek olası değildir. Bir işe ‘mecbur’ bırakmak, beşeri duygularla sınırlamak da. Çünkü bizler dünya kadar dertle boğuşurken onlar, ‘sıfır problemle’ yaşıyorlardır.

Günümüzde ve tüm zamanlarda velilerin tartışma dışında tutulması, haklarındaki Kutsi Hadisle ilintilidir. Çünkü ‘örtülü olmalarını’ ve bu tavırlarını sürdürmelerini Allah istemektedir.

Açığa çıkışları da yine O’nun dilemesi ile gerçekleşir.

Ancak, yine de her konuda açık ve tavizsiz davranmalarını engelleyecek ya da zorlaştıracak hiçbir etmen bulunamaz. Ayrıca bizler bu tavırları seçmekte zorlanırız.

Özgürlüklerini ellerinden almak, onları sınırlamak, hapsetmek isteyenlere, bu normların kendilerine uymadığını bir şekilde hatırlatırlar.

Suç işlemekten ötürü pişmanlık duymak gibi zafiyetleri yoktur.  

Aslında bunlar bir velinin hayatında yer bulamaz. Örtülü olanlar, Allah’ın emri hilâfına bir hareket etmemiştir ki pişman olsun ve tövbe etsinler.

İbn-i Arabiye’ sormuşlar tövbe ediyor musun?

Allah’ın emri hilafına bir şey yapmam mümkün olmadığı için tövbe etmem imkânsızdır” diye yanıt vermiş.

Özetle, yanlışı geride bırakarak doğruya devam etmek gibi bir düşünceleri olamaz.

Gerçi, kendi aralarında ilmi tartışmaları da yok değildir.

Örneğin, İbn- Arabî Hazretlerinin, bazı Nebi/Rasulleri eleştiri yağmuruna tuttuğu görülmektedir.

Bunun nedenini şöyle açıklamak mümkün: Arabî’nin velayetinin, bazı nebi ve rasullerin batın ciheti olan velayetlerinden üstün olması gerekçesiyle, böylesine eleştirel davranış içine girmesi söz konusudur.

Bu, onun –aynen diğer veliler gibi- duygularına binaen hareket etmediğinin belirtisidir.

Velilerde reflekse dayalı davranışlar mevzubahis bile olamaz. Çünkü “Ölmeden evvel ölmüş”, ‘cem makamına erişmiş’ kimselerdir.

Yaşam tarzları böyledir.

Beklentileri bulunana arka çıkma gibi bir düşüncelerinin olmaması da ilginçtir.                                                                         

En dikkât çekici yanları; bir konuyu, bir nesneyi veya bir beldeyi, ilimle bildikleri ya da diğer özellikleri ile görüp bildikleri halde; ilk defa görüyormuş, duyuyormuş gibi davranmayı becerip anlatabilmeleridir.

Ancak bizler kimlik arayışı içinde, beşeri duygularla bir yere sıkıştırılmış halde, farkında olmadan, ağır aksak şekilde yerlere kadar eğilmişken, onlar ummadığımız bir anda koca bir tepe olarak karşımıza çıkabilir.

Bütün bunlar kimliksizleşme, isimsizleşme ve bütün aidiyetlerinden, arzularından sıyrılmaları ile alakalıdır. Bizim de kopmak isteyip bir türlü muvaffak olamadığımız niteliklerdir bunlar.

Bir hurma dalı kadar naif bedenlerinde, taşıdığı vasıflara uyumu ile halkın arasında “Hakkani özelliklerle” yaşarken, bunları örtmeyi bilmeleri, ne denli muhteşem bir yapıya sahip olduklarını göstermek için yetip de artar.

Bakın, Yüce Yaratıcı bu kimseler için ne diyor: "Kullarımdan benim ‘VELİM’ ve yarattıklarımdan ahbaplarım o kimselerdir ki, benim zikrimle zikrolunur veya zikirleri ile ‘Ben’ zikrolunurum.”

Onları tarif etmek için daha ne desin ki?

 

 

 
 
İstanbul - 22.04.2009
sufizmveinsan@gmail.com
sufafy@hotmail.com
http://sufizmveinsan.com