Konunuzla
ilgili olarak yayınlanan şu araştırma,sanırım sizi
istediğiniz bilgilere ulaştırabilir.
Pisarik
isimli bir araştırmacı tarafından yayınlanan bildiri
greyfurt suyunun yüksek kan basıncının kontrolüne etkisi
ile ilgili bazı önemli bilgiler içermektedir.
Araştırmacı,
bu bildirisinde, tedavisi konusunda zorluklar yaşanmış bir
hasta, kendisi gibi kan basıncı yüksek olan dostlarının
"sabahları greyfurt suyu içmenin yüksek kan basıncı
kontrolü açısından çok büyük fayda sağladığı"
tarzındaki önerilerine uyarak, nifedipin ve terazosin ilaçları
ile birlikte sabahları bir su bardağı greyfurt suyu içmeye
başlamış. Bu uygulama, hastanın başlangıçta 190/95 olan
kan basıncının 155/81'e düşmesini sağlamış. Ardından
greyfurt suyu içmenin bırakılması kan basıncının
175/97'ye yükselmesine, yeniden başlanması ise 144/82'ye düşmesine
neden olmuş.
Greyfurt
suyunun dihidropriridin grubu kalsiyum kanal blokörleri üzerine
etkisi, alkolün felodipin isimli ilaç ile etkileşimini
inceleyen bir araştırma sırasında, greyfurt suyunun alkolün
tadını gizlemek amacıyla kullanılması ile tesadüfen keşfedilmiştir.
Bu çalışma sırasında greyfurt suyunun, felodipinin kan düzeyini
%170-270 arasında değişen oranda arttırdığı görülmüştür.
Aynı etkinin portakal suyu ile sağlanması mümkün olmamıştır.
Daha sonra greyfurt suyunun nitrendipin, nifedipin ve
nisoldipin gibi ilaçlar üzerine de kan düzeyini arttırıcı
yönde etki yaptığı gösterilmiştir.
Bu
etkinin, greyfurt suyunda bulunan flavinoid grubu maddelerin,
bu ilaçların karaciğerde yıkılmasını sağlayan P-450
enzim sistemi üzerine baskılayıcı etkisine bağlı olduğu
ileri sürülmüştür.
Yorum:
Bu yazı greyfurt suyunun bazı tansiyon düşürücü ilaçlar
ile etkileşime girerek onların etkisini arttırdığını göstermektedir.
Bu nedenle bu tür ilaçları kullanan hastalarda, bu etkileşime
bağlı olarak kan basıncında ileri derecede düşme meydana
gelebilir. Ayrıca bu ilaçlarla birlikte zaman zaman greyfurt
suyu kullanan hastalarda kan basıncında izah edilemeyen değişiklikler
meydana gelebileceği göz önünde bulundurulmalıdır.
Bu
yazı, American Health Consultants™ tarafından yayınlanan
Clinical Briefs in Primary Care isimli dergiden kısaltılarak
alınmıştır. (November 1996; Volume I, Number 12)
Dr.
Esra özaydın
|