(f ile gösterilir birimi Herz'dir = 1/saniye)
Frekansın genel tanımı şöyledir : "Denge noktası
etrafındaki salınıma" frekans diyoruz! "F" ile
gösterilir F=1/T şeklinde ifade edilir. Birimi "herz"
dir.Buradaki T periyottur.
Frekans son zamanlarda kullanılan popüler bir kavram
olmuştur,insanın insana "aynı frekanstayız" veya "hangi
frekanstasın?" gibi kelimeleri sarf etmesi bu kavramı
sevdiğimizi de gösteriyor. Esasen bu kelime o kadar
önemlidir ki, beynimizi dolaşan elektrikten tutun da
atmosfer tabakasına kadar,her yerde varlığı mevcut olan
elektrikle yakından ilişkilidir. Bu kavramın üzerinde
özellikle durmak gerekiyor. Hatta şunu söyleyebilirim
ki, elektrik üzerine bir keşif gelirse; bu keşif
içerisinde mutlaka FREKANS kavramı geçecektir!
Madde titreşir mi?
Evet aklınıza gelen tüm madde bir FREKANS halindedir,
yani titreşir. Yalnız biz onları göremeyiz. Frekans
kavramına "TEKRAR" diyebilir miyiz? Bilemiyorum; fakat
dikkat ederseniz hep aynı hareketler söz konusu, yani
sürekli "tekrarlanan hareketler var! "
Peki, biz bu titreşimleri neden göremeyiz? Aslında
görüyoruz! Fakat beynimizde mevcut bulunan eşik
değerinin çok altında bir titreşim olduğu için
beynimizde değerlendirilmeye tabi tutulmuyor.
Frekans kavramına bazı örnekler
Evde kullandığımız ampuller 60 herz'lik bir frekansa
sahiptir. Yani bir saniyede 60 kez titreşir! Yarasalar
bu işi saniyede 20 bin frekans yayıp, bunların hepsinin
yankılarını analiz edebilir. Dahası bu işi yaparken
hareket halindedir. Hareket halinde olması "DOPLER
ETKİSİ" (dalganın kayması) yarattığı halde olayı
kusursuzca hesaplayabiliyorlar. Bir ortamda 100 kişi
gelişigüzel sesler çıkarsın farz edelim. Aynı ortamda 50
kişi aynı sesi çıkarıyorsa 50 kişilik grubun sesi daha
şiddetli duyulur!" Bu yazdığım nokta "özellikle frekans
kavramını" anlatır! Bu kanuna göre, sinüsel yayılan
dalgalar üst üste binerse genlik (ses dalgasıysa sesin
şiddeti, ışık dalgasıysa ışığın şiddeti) artar! Sesin
artması için her ağızdan çıkan sesin "eşit frekansta"
olması gerekir; ışık dalgasıysa ışığın "aynı frekansta"
olması gerekir.
Duyduğumuz frekans aralığı nedir?
Örneğin yarasalar yüksek frekanslı ses dalgaları yayar!
Bunları duymamamızın sebebi beynimizdeki nöronların bu
FREKANSA programlanmamış olmasıdır. İnsan kulağının
20-20.000 Hz arasındaki frekanslara karşı duyarlı
olduğunu bilimsel verilerden biliyoruz. Bu da sesin
havada meydana getirdiği basıncın, kulak zarında
elektriğe çevrilmesiyle ilgili kompleks bir durum. Zaten
bugünkü haberleşme sistemleri de "dalganın elektrik
sinyallerine çevrilmesi" şeklindedir yani direkt olarak
iletilmiyor da birbirine dönüşerek iletim söz konusu.
Örneğin ben klavyede yazarken çıkan ses havayı
titreştiriyor, titreşen hava kulak kepçeme geliyor,
buradan; içerdeki sıvıyı titreştiriyor vs vs... en son
elektrokimyasal şekliyle beyne iletiliyor. Algılama da
bu şekilde oluşuyor. Haberleşme dalgalarındaki olay ise
buna benzer (ama biraz daha farklı) gerçekleşiyor. İlk
etapta ses olarak çıkan dalga, daha sonra bir cihaza
giriyor (cep telefonu), sonra dönüşümü yapılarak alıcı
noktaya dalga formunda atmosfer üzerinden iletiliyor
(sesten daha hızlı ışık hızına yakın bir hızla), vardığı
noktada dönüştürücüler yardımıyla tekrardan sese
çevriliyor.
Yüksek frekans Nikola Tesla
Yüksek frekans düşük frekans Nikola Tesla’nın ilgi alana
da girmiş bir konu. Nikola Tesla bu konularda çok önemli
araştırmalar yapmış, aynı zamanda bugünkü evlerimizde
kullandığımız Edison Ampülü'nün içinden geçen AC akımı
bulmuştur. Edison, daha çok DC akım (sıfır frekans)
önerirken. Nikola Tesla bunun daha pahalı olduğunu
düşünüyordu. Bu düşüncesi hayatında birçok kez feleğin
sillesini yemesine neden olmuş, o zamanın dev
şirketleriyle karşı karşıya gelmiş, ezilmiş,hor
görülmüş. Tesla’nın amacı aslında insanlığa bedava
elektrik (enerji) sağlamak idi. Fakat TEKELLER nereden
para kazanacaktı o zaman? İşte bu nedenle Nikola
Tesla'yı yok etmek için uğraşmışlar. Hatta Nikola
Tesla'nın bugün bile birçok eseri FBI tarafından gizli
tutulmakla birlikte, pek açıklanma yapılmıyor. Nikola
Tesla hakkında bazı bilgilere göre Pentagon'u arayıp
onlara bir silah vermek istediğini yazar.(Almanya
Nazisinin önünü kesmek amacıyla, silahlar üzerinde
düşündüğü söyleniyor mucit'in) Bu silahın yüksek FREKANS
ile çalışan bir tür silah olduğu tahmin ediliyor. Hatta
Nikola Tesla’nın dünyayı ikiye bölmek, atmosferi
kullanarak bir noktadaki uçakları eriterek yok etmek,
depremler yaratmak gibi konularda araştırmaları var!
Bugün kimbilir belki de "tusunami" olayının arkasında
Amerikalı bilim adamları vardır! Yüksek FREKANSlarda
deney yapmadığım için bir şey söylemiyorum; ama 60
herzlik frekanslık bir gerilimi düşünün ki insanı nasıl
çarpıyor. Acaba milyon katı bir FREKANS, atmosfer
gerilimiyle senkorize edilse nasıl bir MANA çıkardı
ortaya?
BEYİN FREKANSI? ( beyin dalgalarındaki saniyelik
dalgalanma)
Beynimiz de mili volt (milyonda bir volt )mertebelerde
elektrikle çalıştığı için, bunun doğal bir sonucu olarak
dalga üretecektir ki; bilim adamları bu dalgaları alfa,
delta, teta, beta şeklinde 4’ lü bir gruba
ayıracaklardır. Son zamanlarda gama da işin içine
girdiği için 5 dalga oldular. Buradaki gruplar titreşime
göre isimlendiriliyor, sayıları artabilir.
DELTA = Uyku anında ortaya çıkıyor saniyede 4 dalgalanma
meydana getiriyor. En yavaş titreşen dalgalar olarak
biliniyor. 4 herz (uyuyan beyin)
TETA = Bunlarda uyku evresine girerken 4-7 dalgalanma
şeklinde delta dalgasından biraz daha hızlı salınım
yapıyor. 5-6 herz (uyurgezer beyin)
ALFA = Bu dalga saniyede ortalama 10 kez salınım yapan
bir dalgadır, insanın rahat olduğu durumlarda ortaya
çıkıyor. 10 herz ( Düzgün beyin dalgası)
BETA = Bu dalgalar ise STRES (gerilim) durumunda
kafamızın dağınık olduğu durumlarda ortaya çıkıyor.
Saniyede 13-40 dalga arası (13-40 herz diyelim)
(düzensiz)
GAMA =Bu dalgalar saniyede 40 kez titreşen dalgalardır.
Üzerinde çalışmalar süren bu dalgaların; bilinç,özü
düşünme gibi durumlarda oluştuğu düşünülüyor.(40 herz)
Nikola Tesla'nın bu konularda ilginç bir araştırması var
güncesinde şöyle demiş (kitabın adı Anlaşılmamış Dahi)
eğer beynimizdeki elektrik mekanik elektrik ile
senkorize edilse çok daha farklı şeyler ortaya çıkar"
şeklinde ifadeleri var.
Nikola Tesla’nın getirdiği
ilhamla şunları düşündük; madem beynimiz ALFA dalgasında
en iyi durumda çalışıyor. Öyleyse çok stresli durumlarda
olan kişilere ELEKTRİK yardımıyla bir VOLTAJ FARKI
uygulayarak beynini istediğimiz 10 herzlik bir FREKANS'a
getirebiliriz. Bugün bilinen bir uygulama da müzik ile
gerçekleştiriliyor. Yine bunlardan, saz tellerinin
çıkardığı seslerin beynimizi etkilemesi de, kanımca
beynimizi bir titreşim (frekans) moduna sokmasından
kaynaklanıyor.
Bir DENEY önerisi bir soru ve yapılan bir deney.
Ekonomik nedenlerle maalesef pek deney yapmaya gücümüz
yetmiyor. Fakat elinde maddi imkânı olan arkadaşlara
şöyle bir öneride bulunabilirim. Bir kemancı alıp farklı
ritmlerde keman çalmasını isteyin. Çalınan her ritimde
bunları dinleyen deney grubunun beyin dalgaları ölçülsün
( Böyle cihazlar var EEG ölçüm cihazları) ! Diyelim,
ilk ritmde beyin frekansınız (dalgaların titreşimi) 20
herz oldu, o zaman daha az titreşimli bir parça
çalmasını isteyin. Beyninizdeki titreşimi 10 herze
indirecek bir KEMAN SESİ varsa. Bir yerlere kaydedip
sürekli onu dinlemeniz artık beyin dalgalarınızı dengeye
sokacaktır. Şunu da sormak gerekiyor, her beyinde her
ses aynı dalgalanmayı yaratır mı? İlginç araştırmalar
var, aklımda kalanın biri şöyle, beyin dalgaları belli
bir aralıkta titreşen birinin, bir diğerinin elini
tuttuğunda, beyin frekansları aynı oluyor! Çok garip ama
böyle deneyler mevcut! Konumuza bir soru daha ekleyerek
bitiriyorum. Acaba beyni düzgün çalışan birinin beyin
dalgalarını bir yerlere kaydedip sonra yüksek bir
vericiyle çevremizdeki insanların algılayacağı bir
frekans aralığında yayın yapsak, acaba dışardaki
insanların beyni de böyle bir titreşim moduna girer mi,
yani beyinleri düzgün bir frekansa girer mi?
|