Feizâ
sevveytühû ve nefahtü fîhi min rûhî... (38/72)
O'na
ruhumdan nefhettim.
Fesecedel
melâiketü küllühüm ecmeûn. (38/73)
Meleklerin
tümü birlikte secde etti..
İllâ
İblîs, istekbere ve kâne minel kâfirîn.
(38/74)
Yalnız
İblis (secde etmedi) büyüklendi ve kâfirlerden (gerçeği örtenlerden)
oldu.
Kâle,
yâ
İblîsü
mâ
meneake
en
tescüde
limâ
halaktu
biyedeyy , estekberte
em künte minel Âlîn. (38/75)
Allah
buyurdu: "Ey İblisi. İki elimle yarattığıma (Âdem'e) secde
etmene mâni olan nedir?.. Büyüklendin!.. Yoksa kendini Âlûn'dan mı
(Âdem'e secde emri almamış üst boyut melekler) sandın?..
Kâle,
ene hayrun minhü , halektenî min nârin ve halaktehû min tîn.
(38/76)
İblis:"Ben
O'ndan hayırlıyım.. Beni ateşten (ışınsal yapı), O'nu ise çamurdan
(hücresel yapı) yarattın!.." dedi.
Kâle,
fahruc minhâ feinneke recîm. (38/77)
Allah,
buyurdu: Çık oradan!.. (Cennet yaşamından) Sen artık,
kovulanlardansın!..
Ve
inne aleyke lâ'netî ilâ yevmiddîn.
(38/78)
Ve
kesinlikle lâ'netim üzerinedir, din gününe kadar..
Kâle
febiizzetike le uğviyennehüm ecmaîn. İllâ ıbâdeke min hümül
muhlesîn.(38/82-83)
İblis
dedi: "izzetin adına yemin ederim ki, bütün kullarına yollarını
şaşırtacağım!.ihlâsll kulların hariç olmak üzere.,"
Leemle
enne cehenneme minke ve mimmen tebiake minhüm
ecmaîn. (38/85)
Allah
buyurdu:"Kesinlikle cehennemi, seni ve sana
tâbi olanların tamamı ile dolduracağım."
Z
Ü M E R SÛRESİ
Elâ lillâhiddînül hâlis , vellezînet tehazû min dûnihî evliyâ',
mâ na'büdühüm illâ li yukarrıbûnâ ilellâhi zülfâ , İnnellâhe
yahkümü beynehüm fî mâ hüm fîhî yahtelifûn. İnnellâhe lâ
yehdî men hüve kâzibun keffârün. (39/3)
Bilin ki, şirkten arınmış Din, Allah'ındır.O'ndan gayri dost
edinenler: "Biz onlara, bizi Allah'a yaklaştırsınlar diye, tapınıyoruz"
derler… Muhakkak ki
Allah, gerçeği örten yalancılara, hidayet etmez!..
....Hü
vallâhül Vâhidül Kahhâr. (39/4)
O Allah, Vahid ve Kahhar'dır..
Halekassemâvâti
vel arda bilHakk, yükevvirül leyle alen nehâri ve yükevvirün nehâra
alelleyli ve sehharaş şemse vel kamer, küllün yecrî li ecelin müsemmâ...
(39/5)
O, semaları ve yeri Hak olarak halketti. Geceyi gündüzün üzerine,
gündüzü de gecenin üzerine örtmekte.. Güneşi ve ayı emrine
musahhar kıldı.. Her biri, belli bir ecele göre akar gider..
Halekaküm
min nefsin vâhidetin sümme ceale minhâ zevcehâ....
(39/6)
Allah sizi, Bir Nefs'den yarattı. Sonra da ondan,
eşini var kıldı.
Kul
hel yestevillezîne
ya'lemûne vellezîne lâ ya'lemûn, innemâ yetezekkeru
ulül elbâb. (39/9)
De
ki:"Hiç bilenler ile bilmeyenler bir olur mu?" Doğrusu
ancak, yüksek akıl sahipleri bunu düşünebilir..
Vellezînectenebuttâğûte
en ya'büdûhâ ve enâbû ilellâhi
lehümül büşrâ....
(39/17)
Şeytana
kulluk etmekten
sakınıp, Allah'a yönelenlere
müjdeler vardır!..
Ellezîne
yestemiûnel kavle fe yettebiûne ahsenü , ülâikel lezîne hedâhümüllâhü
ve ülâike hüm ulül elbâb. (39/18)
Söyleneni
duyan ve ona en güzel şekilde tâbi olanlar, Allah’ın hidayet
ettikleridir ve onlar şirkten arınmış kalb sahipleridir.
Efemen
şerehallâhü sadrehû lil'islâmi fehüve alâ nûrin min rabbih ,
feveylün
lil
kâsiyeti kulûbühüm min zikrillâh
(39/22)
Allah,
kimin anlayışını islam’ı kavramak üzere açarsa, bu ona
rabbinden bir nur’dur.
08/10/2002
http://sufizmveinsan.com
|