Bazı Ayetler ve Anlamları -42-

Lekad sadekallâhu rasûlehür rü'yâ bilHakk , letedhulünnel mescidel harâme in şâallâhü âminîne mühallikîne rüûseküm ve mükassirîne lâ tehâfûn , fe alime mâ lem ta'lemû feceale min dûni zâlike fethan karîbâ.  (48/27)
And olsun ki, Allah rasûlünün rüyasının gerçek olduğunu tasdik eder. Dilerse Allah, kesinlikle kiminiz başı tıraşlı, kiminiz de saçları kırkılmış bir halde kimseden çekinmeden, tam emniyet içinde Mescîd-i Harâm'a girersiniz. Allah, sizin bilmediğinizi biliyordu. Onun için size yakın zamanda yeni bi zafer müyesser etmiştir.

Hüvellezî ersele rasûlehû bil Hüdâ ve dînil Hakkı liyuzhirehu aled dîni küllih , ve kefâ billâhi Şehîdâ.  (48/28)
O Allah, Rasûlünü irsal eylemiştir ki hidayet ile, Hak dini bütün dinlere ağır basarak insanlara gerçeği göstersin. Şahit olarak Allah yeter.

Muhammedün Rasûlullah , vellezîne meahû eşiddâü alel küffâri rühamâü beynehüm terâhüm rükkean sücceden yebteğûne fadlen minellâhi ve rıdvânâ ; sîmâhüm fî vücûhihim min eseris sücûd , zâlike meselühüm fît Tevrât , ve meselühüm fil İncîli kezer'in ahrece şat'ehû feâzerehu festağleza festevâ alâ sûkıhî yu'cibüz zürrâ  liyeğîza bihimül küffâr , ve adellâhüllezîne âmenû ve amilüs sâlihâti minhüm mağfireten ve ecren azîmâ . (48/29)
Muhammad, Allah Rasulüdür!. O'nunla beraber bulunanlar, gerçeği örtenlere karşı sert, biribirlerine karşı merhametlidirler. Onları rükû ve secde halinde görürsün; Allah'ın fazlını ve hoşnutluğunu isterler. Onları yüzlerindeki secde izlerinden tanırsın. Tevrat'ta ve incil'de onların vasıfları şudur : ...filizini çıkarmış, onu kuvvetlendirmiş,  kalınlaşmış gövdesiyle dikilmiştir : ekincilerin  hoşuna  gider. Allah bunların  sayısını     artırmakla, gerçeği örtenleri çatlatır. Allah  iman  edip yararlı çalışmalarda bulunanlara  bağışlama ve büyük ecîr vaat  etmiştir.

H U C U R Â T    S Û R E S İ

Yâ eyyühellezîne âmenû lâ tükaddimû beyne yedeyillâhi ve rasûlihî vettekullâh, innellâhe Semî'un Alîm . (49/1)
Ey iman edenler!. Allah'ın ve Rasulü'nün önüne geçmeyin. Allah'tan sakının. Muhakkak ki Allah, Semi (Yarattıklarının hitaplarını her hali ile algılayan)ve Basir'(Mânâların oluşturduğu tüm kompozisyonların her halini bilen)' dir.

Yâ eyyühellezîne âmenû lâ terfeû esvâteküm fevka savtin nebiyyi velâ techerû lehû bilkavli kecehri ba'diküm liba'din en tahbeta a'mâlüküm ve entüm lâ teş'urûn. (49/2)
Ey iman edenler!. Seslerinizi Nebînin sesinin üstüne yükseltmeyin!. Birbirinize seslenerek bağırdığınız gibi, O'na bağırmayın!. Yoksa, hiç farkında olmadan amelleriniz boşa gidiverir.

İnnellezîne yeğuddûne esvâtehüm inde rasûlullâhi ülâikellezînem tehanellâhü kulûbehüm littekvâ , lehüm mağfiretün ve ecrün azîm. (49/3)
Allah'ın     Rasulü'nün     huzurunda     seslerini     kısanlar,     şüphesiz,     Allah'ın kalblerini takva ile imtihan ettiği kimselerdir. Onlara mağfiret ve büyük mükâfat vardır.

İnnellezîne yünâdûneke min verâil hucurâti ekserühüm lâ ya'kılûn. (49/4)
(Rasulüm!.)     Odaların     arka     tarafından     sana     bağıranların      çoğunluğu, düşüncesiz kimselerdir.

Velev ennehüm saberû hattâ tahruce ileyhim lekâne hayran lehüm , vallâhu Gafûr'un Rahîm. (49/5)
Eğer onlar, sen yanlarına çıkıncaya kadar sabretselerdi, kendileri için daha hayırlı olurdu. Allah, Gafur (Suçluları bile küçük düşürmek istemeyen, örtücü) ve Rahim (Varlıklar içinde, seçtiklerine kendini tanıtan)'dir.

Yâ eyyühellezîne âmenû in câeküm fâsikun binebein fetebeyyenû en tusîbû kavmen bicehâletin fetusbihû alâ mâ fealtüm nâdimîn. (49/6)
Ey iman edenleri. Eğer bir fasık size bir haber getirirse, onun doğruluğunu araştırın. Yoksa, bilmeden bir topluluğa kötülük edersiniz de, sonra yaptığınıza pişman olursunuz.

13/02/2003
http://sufizmveinsan.com

Ön sayfa