|
Yemhullâhü mâ yeşâü ve yusbit ve ındehû ümmül kitâb.... (13/39)
Allah, dilediğini yok eder, dilediğini bırakır. Kitabın anası
O'nun indindedir.
İbrahim Suresi
Ellezîne yestehıbbûnel hayâted dünyâ alel âhireh....(14/3)
Onlar ki, dünya hayatını ahiret hayatına tercih ederler. ....
feyudıllullâhü men yeşâü ve yehdî men yeşâ'.... (14/4)
Allah, dilediğini saptırır, dilediğini hidayete erdirir.
.... kâlû in entüm illâ beşerün mislünâ turîdûne en tesuddûna ammâ
kâne ya'büdü âbâünâ.... (14/10)
Dediler ki: "Siz de bizim gibi beşersiniz. Siz, bizi atalarımızın
tapmış olduğu şeyden döndürmek istiyorsunuz .."
Kâlet lehüm rusulühüm in nahnu illâ beşerün mislükum ve lâkinellâhe
yemünnü alâ men yeşâu min ibâdih.... ve âlellâhi felyetevekkel'il
mü'minûn. (14/11)
Peygamberleri onlara: "Evet, biz de sizin gibi beşeriz. Lâkin, Allah,
nimetini kullarından dilediğine lütfeder. Mû'minler ancak Allah'a
tevekkül etsinler!..
Meselüllezîne keferû birabbihim a'mâlühüm keremâdinişteddet
bihirrîhu fî yevmin âsıf. Lâ yekdirûne mimmâ kesebû alâ şey'....
(14/18)
Rablerini inkâr edenlerin amellerinin misâli, fırtınalı bir günde,
şiddetli bir rüzgârın savurduğu kül gibidir. Kazandıklarından ellerine
hiçbir şey geçmez!..
.... kâlû lev hedânallâhü lehedeynâküm.... (14/21)
Dediler ki: "Allah bizi hidayete erdirseydi, biz de size doğru
yolu gösterirdik."
.... ve yef alüllâhü mâ yeşâ'. (14/27)
Allah dilediğini yapar. ....
İnnel insâne lezalûmün keffâr. (14/34)
Doğrusu insan, çok zâlim ve nankördür.
Rabbenâ inneke ta'lemü mâ nuhfî ve mâ nu'lin. Ve mâ yahfâ alellâhi
min şey'in fil ardı ve lâ fissemâ. (14/38)
Rabbimiz, sen bizim gizlediğimiz ve açıkladığımız şeyleri bilirsin.
Zaten yerde ve gökte Allah'tan hiçbir şey gizli kalmaz!.. ....
İnne rabbî lesemî'ud duâ'. (14/39)
Şüphesiz Rabbim, duayı işitendir.
Rabbic'alnî mukîmes salâti ve min zürriyetî rabbenâ ve tekabbel düâ’.
(14/40)
Rabbim, beni ve zürriyetimden gelenleri, namazı ikame edenlerden
eyle ve duamı kabul et...
Rabbenağfirlî ve li vâlideyye ve lil mü'minîne yevme yekûmül hisâb.
(14/41)
Rabbimiz, hesap kurulacağı gün beni, ana babamı ve bütün
mü'minleri mağfiret et...
Ve enzirinnâse yevme ye'tîhimül azâbü feyekûlüllezîne zalemû,
rabbenâ ehhirnâ ilâ ecelin karîbin nücib da'veteke ve nettebi'ırrüsule....
(14/44)
Kendilerine azabın geleceği, bu yüzden zalimlerin:
"Ey Rabbimiz, yakın bir müddete kadar bize süre ver de senin davetine
uyalım ve rasûlüne tâbi olalım!.." diyecekleri gün hakkında insanları
uyar!..
Ve kad mekerû mekrahüm ve ındellâhi mekrühüm. Ve in kâne mekrühüm
litezûle minhül cibâl. (14/46)
Onlar hilelerini yaptılar. Allah'ın da onlar için hilesi vardır.
Onların hileleri dağları devirecek güçte bile olsa, tesirsiz kalır
Yevme tübeddelül ardu ğayrel ardı ves semâvâtü ve berezû lillâhil
vâhidil kahhâr. (14/48)
O gün, arz başka bir arz ile değiştirilir., (yani, O gün arz başka bir
arzdır..)
Liyecziyellâhü külle nefsin mâ kesebet. İnnellâhe serîul hisâb.
(14/51)
Allah, her nefs'in kazandığının karşılığını verir.... Allah,
hesabı anında görendir..
.... liyez zekkere ulül'elbâb. (14/52)
Aklı selim sahipleri, iyice düşünüp ibret alsınlar ..
Hicr Suresi
Ve le kad cealnâ fissemâi bürûcen.... (15/16)
Yemin olsun ki, semada burçlar var kıldık.
13/02/2002
http://sufizmveinsan.com
|