mevsol.gif (323 bytes)

mevsag.gif (324 bytes)

AHMAĞIN İSA(a.s.) DAN TALEBİ

İsa a.s. ile bir ahmak yoldaş olmuştu. Ahmağın gözüne yol üstünde duran ölü kemikleri ilişince :

-Yoldaş, ölüleri diriltmek için okuduğun o yüce ad var ya , mutlaka bana da öğretmelisin onu, ki , şu kemiklere okuyayım da dirilsinler. Böylece ben de bir iyilik yapmış olayım , dedi .

İsa a.s.  dedi ki :

-Sus!... Bu senin gibilerin harcı değildir. Onu okumak için, nefesin yağmurlardan daha arı duru, nefes sahibinin de meleklerden daha idrakli olması icap eder. Âdem ömrünce yandı, yakıldı da arındı, ancak o zaman melekler hazinesinin emini oldu. Sağ eline bir sopa alıyorsun ama, senin elin nerede, Musa’nın eli nerede?...

Ahmak dedi ki :

-Eğer benim  sırlara kabiliyetim yoksa, bari sen o adı şu kemiklere oku .

İsa a.s. dedi ki :

-Ya rabbi!... Bu ne iştir, ne sırdır bunlar?... Şu ahmağın böyle bir mücadeleye girmesi nedendir?... Hasta nasıl oluyor da kendi derdiyle uğraşmıyor?... Kendi canının derdine düşmesi, kendi ölümüyle uğraşması gerekirken , tanımadığı birinin kemiklerini diriltmeye çalışıyor!...

Allah dedi ki:

-Diken eken, ancak yeşermiş taze diken elde edebilir. Diken eken, gül bahçesi bekleyebilir mi?.. O eline gül bile alsa, diken oluverir. Bir dosta varsa, o dost yılan kesilir.

İsa a.s. dua etti , kemikler dirildi. Aradan bir de kara aslan canlanıp sıçradı, ahmağa bir pençe vurdu, kellesini kopardı , beyni yere aktı , öldü .  Ama ceviz içi kadar dahi değildi beyni.

İsa a.s. aslana :

-Neden onu  derhal paraladın , dedi.

-Ondan sıkılmış, davranışlarından perişan hale gelmiştin, dedi .

-Peki... kanını neden içmedin, diye sorunca :

-O benim rızkım , nasibim değildi, dedi aslan.

Nice kişiler vardır ki , kısmeti bir saman çöpü kadar bile değilken , hırsı dağlar kadardır!... Allah yanında yüzü yok iken, âlem yanında kıymetli olmuş. Ey güçlükleri kolaylaştıran Allah’ım: Bizi abes ve boş şeylerden kurtar. Rızık olarak görülenler, tuzak da olabilirmiş...bize her şeyi olduğu gibi göster.

Aslan dedi ki :

-Ey Mesih bu avlanma ancak ibret içindi. Eğer dünyada rızkım olsaydı, ölüler arasında işim ne idi?... Fakat berrak suyun içine işeyen eşeğin layığı bu idi. O ırmağın âbıhayat olduğunu bilse idi, yanında ki peygamberden :”Ey âbıhayat sahibi : Bizi “ol” emrinle dirilt...” derdi. 

Sen de kendine gel , köpek nefsini diriltmeye çalışma. Çünki o senin düşmanındır. Köpek değilsen neden kemiğe âşıksın?.. Ey başkalarına ağlayan göz; gel bir müddetçik otur da kendine ağla. Dal ağlayan buluttan yeşerir, mum ağlamakla daha aydın bir hale gelir. Nerede ağlıyorlarsa orada otur, bedenini göz yaşı ile yık!...

Mesnevi : Cilt : 2 - Sayfa :11 - ... -39
Hamdi CENİK/İSTANBUL

ANASAYFA