Bildirmezsen, nereden bilecek?
Nilay Caki
 

İlk doğumumdan sonra bebeği büyütürken, onunla ilgili her şey benim için bilinmeyendi…

Nasıl bakılacak, o ne hisseder, ne zaman, nasıl, ne ile?

Hiç bitmek bilmeyen sorulardı aklımdaki…

Mesela emzik; başlamalı mı başlamamalı mı, kolik sancılarını dindirmede gerekli mi?

Doktoruna sormuştum: “Gerekli görüyorsanız başlayın” dedi.  “Ama bırakması konusunda sonra üzülmeyin… Çünkü bazıları bağımlı hale geliyor, 5-6 yaşına kadar kullanmaya devam ediyor… Hem siz ona emzik nedir öğretmezseniz, nasıl bilsin onun varlığını ve bağımlısı olsun? Bu sizin tercihiniz…”

Evet, hayatla ilgili her şey aslında bilip, bilmemeyle ilgili… Bildiğiniz veya bildirilen şeye bağımlı olma ihtimaliniz çocuk yaştayken her zaman var!

Nitekim, bu sene çocukların hayata ait dünyevi değerlere nasıl da hemen bağlandıklarını çok yakın zamanda büyük oğlumda yaşadığım deneyimle net olarak fark ettim.

Her sene ailenin ilk torunu olması, aile büyüklerinin de bu doğrultuda beklentisi olması nedeniyle, anneanne, babaanne, dedeler, halalar, teyzeler vs. içine alan bir doğum günü düzenlerdik.

Bu sene ise  dördüncü yaşını dolduruyordu ve biz ona yuvada arkadaşlarıyla bir doğumgünü yapılmasını tercih ettik.

Ne oldu dersiniz? Eve gelince “bu doğumgünü sence  nasıl geçti?” diye sordum, ki arkadaşlarıyla çok eğlenmişti aslında…

“Ne zaman evde parti yapacağız, tren pasta niye yok? Ben parti istiyorum!” dedi.

Daha dördüncü yaşını kutladık ve yaşam evresinin ilk senelerinde dünyevi bir değere sıkı sıkıya bağlanmıştı, yokluğunda ise eksikliğini hissediyordu.

İnsanoğlu’nun nasıl da dünyaya bağlandığının ve ondan nasıl zor koptuğunun veya kopamadığının başlangıç hikâyesiydi aslında, oğlum ile önüme getirilen örnek.

……

2009 senesine tüm dünya geçen yıllarda olduğundan daha sakin girdi.

2008 senesinin son çeyreğinin getirdikleri ve önümüzdeki seneye ait beklentiler, önceki yılbaşlarında olduğu kadar yüksek değildi anlaşılan…

Ya da herkes harcama (israf) konusunda daha temkinliydi?

2009 sanki tüm dünyadaki her kesimin  bağımlısı olduğu dünyevi değerlerden zorla veya kabullenerek vazgeçmek durumunda olduğu sene gibi ….

Halbuki hiç bilmeseydik bu kadar şatafatlı değerler zincirini, vazgeçmek durumunda da hissetmezdik kendimizi…

Bu sebeple bana göre 2009 sanki topluca arınma senesi… Orta yolu el yordamıyla keşfetme senesi…

Hoşgeldin 2009, hayırlara vesile olman dileğiyle!

 

 

 
 
Nilay Çakı
07.01.2009
ncaki2007@yahoo.com

http://sufizmveinsan.com