Biz Sana Kevseri Verdik
Nazım Akpınar
 

   Kevser,anlam olarak çok hayır demektir.Allah Resulüne tevcih edilen çok hayır ve nimetler zikredilmiş,Resulün bildirdiği sistem ve düzenle ilgili gerçek bilgilere karşı mücadelenin sonuçsuz kalacağı vurgulanmıştır.Sure Mekke’de inzal olmuştur.Mealen verecek olursak:

 “Biz sana kevseri verdik.Öyleyse Rabbin için salat eyle(dua ve teveccühte bulun) ve nahret(kurban kes veya ellerini tekbirle kaldır).Asıl sonu kesik olan sana ve bildirdiklerine(sistemin gerçeklerine) karşı gelenlerdir.”

 Kevser’in birden çok anlamı bulunmaktadır.Bunlardan en önde geleni cennet havuzu ve ırmağı tanımlamasıdır.Buradaki cennet ırmağı kavramı da bir sembolik anlatımdır.İnsanın,Resulün teklif ettiği çalışmaların ve ibadetlerin neticesi olarak nefsini terbiyeyle ulaşacağı manevi cennet yaşamı ve o yaşam boyutundayken kendisinde açığa çıkacak olan manevi hazlar ve feyizlerdir.Bunun yanında insanın derunundan(özünden) inzal yollu açığa çıkan ve pınar gibi özünden çağlayan kesintisiz bilgi akışı da Kevser kavramının kapsamına girmektedir.Velilerde bu pınar kaynaması ilham şeklinde belirirken Resullerde ise gayzer misali vahiy yoluyla gerçekleşmektedir.Burada dikkat edilmesi gereken nokta,kaynaktan fışkıran ilim pınarındaki akışın kesintisiz olduğu ve sürekliliğidir.Bu akış hepimizde mevcut olduğu halde veri tabanımızın yeterli olmayışı sebebiyle bu akışın farkındalığını yaşayamamaktayız.Algılama yeteneklerimizin gelişmesi oranında ise Kevser şarabından nasiplenmiş oluyoruz.Ayrıca,tefekkür ve zikir çalışmaları sonucu açığa çıkan marifet ve nurlar da Kevser havuzundan yansımaktadır.Her birey,manevi gelişimi nispetinde bu havuzdan gıdasını almaktadır.

   Suredeki incelik noktalarından biri de venhar kelimesinde gizlidir.Zira venhar ifadesi genelde kurban kes emir kipiyle anlamlandırılır fakat en önemli mânâsı,Hz. Ali’nin ifadesiyle namazda elleri birleştirerek Hakkın divanına durmaktır.Bir başka gizli anlam da Allah ismiyle işaret edilen yüce ve aşkın varlığın ekberiyetini zikrederek ellerin göğüs hizasına kaldırılması ritüelinin yerine getirilmesidir.Zira,hakikat noktasından açığa çıkan ilim pınarının(kevserin) sonsuzluğa uzanan zenginliği ve insanda potansiyel olarak varoluşu,Allah’ın ekberiyetinin bir tezahürüdür.Risalet Nuru bilgileri,zaman ve mekan ötesi bir bilgi boyutundan ve odağından tezahür etmektedir.Dolayısıyla Kevser,nihayetinde ,sonu olmayan anlamlar okyanusu olan evrendir.Tüm evrenlerin ve içindeki nimetlerin,sonsuz imkânlar dâhilinde Resulün istifadesine sunulmasıdır ki esma i ilahinin zenginliğine delalet ve işaret eder.

   Venhar kelimesinin ise kurban anlamına geldiği kesin değildir.Venharın bir anlamı da ellerin boğaza götürümesidir.Biz de Şâhı Velâyetle aynı kanaatteyiz ve onun sözlerini nimet biliriz.Burda kastedilen asıl anlam,Allah’ın ekberiyetini hatırlama anlamında tekbir vaziyeti almadır.Arapçada kurban dahiye kelimesiyle ifade edilir.Kurban kesme ritüelinin esasen hac ibadeti esnasında yerine getirimesi gereken bir uygulama olduğu kanaatindeyiz.Asıl mârifet,canlı bir hayvanı boğazlamak ve kan akıtmak değil,nefsini Hak yolunda kurban ederek tezkiye ve terbiye etmektir.

“Şah Hatayim eydür sendir ferman

Olursun her kulun derdine derman

Güzel Şâhım sana bin canım kurban

İstemem kurbanı,kestim de geldim…”    

 

 

 
 
Samsun - 22.04. 2009
ahad103@hotmail. com
http://sufizmveinsan. com