Soru
:
ZIKIR
HAKKINDA BILGI VEREBILIRMISINIZ
HANGI'SI DOGRU
1-MUHAMMEDI
2-NAKSI
3-CAFERI
4-KADRI ?
TESEKUR EDERIM
SELAMLAR
DAVUD DERELİ
Cevap :
Hadislerden de anlaşılacağı üzere kulluk adı altında yapılan çalışmaların
en büyüğü zikirdir. Zikrin genel ve özel anlamda yapılanı vardır.
Genel anlamda yapılanı ruha pozitif güç katmak, özel anlamda yapılanı
da bütün isimlerin manalarını beyinde
kuvveden fiile çıkartmak içindir. Özel zikir kelime
tekrarı ile yapılandır. Zikir konusunda en geniş bilgiyi daha detaylı
olarak www.ahmedhulusi.com
sitesindeki zikir ile ilgili bölümden ulaşabilirsiniz. Çalışmalarınızda
başarılar dilerim..
Soru
:
Selamlar,
İşlerimin yoğunluğundan dolayı sitenizi gezemeyip, sorularıma
cevabınızın sitede olabileceğini de düşünemedim. Özür dilerim.
Açıklamalarınız için çok teşekkür ederim. Fakat karanlıkta
kalan bir nokta daha olduğunu düşünüyorum. Aydınlatın lütfen.
Cevabınızda Allah isimlerinin özel zikir olduğunu ve kerahat
saatlerinde esma zikrinin yapılabileceğini yazmışsınız. Peki genel
zikir? Ben günde 66 defa Ayet el kürsi okuyorum Allah izin verdiğince.
Bu sanırım genel zikir sınıfına giriyor. Bu vakitlerde bunun gibi
genel zikir (eğer genel zikir ise) okuyabilir miyiz? Okursak boşa mı
okumuş oluruz, namaz gibi? Konuyu
hatırlatmak için önceki e-mail'imi aşağıda sunmuş bulunuyorum.
Sevgiler
selamlar. Allah razı olsun.
Engin Özkan
Kadıköy-İstanbul
Cevap
:
Genel zikir ruha güç katmak için yapılan bir çalışmadır. Zikrin
gelişigüzel yapılması ve sayılarının isteğe bağlı bir şekilde
azaltılıp çoğaltılması sanırım yerinde bir hareket olmamaktadır.
Zikir konusunda size de geniş ve tafsilatlı bilgiye www.ahmedhulusi.com
sitesindeki zikir ile ilgili bölümden ulaşmanızı tavsiye eder, başarılar
dilerim
Soru
:
Sayın
Ahmet YÜKSEL,
Değerli
bir kardeşim olan Eyüb SANCAK vasıtasıyla sitenizle ve bilgilerinizle
tanıştım. Yine onun salık vermesi üzerine size kendimi tanıtacak
cesareti buldum. Ayrıca sizlere çok selamları var.
Adım
Figen ÇAMLIYURT 3 Aralık 1971 günü saat 16.05 civarında dünyaya
gelmişim. Dinimi hurefelerden kurtulup doğru bir şekilde yaşamak en büyük
emelim. Bu konuda yazılarınızdan son derece fayda gördüm. Çok teşekkür
ederim.
Şu an
içimde umreye gitmek için dayanılmaz bir arzu duyuyorum. Ancak
cehaletimden umre öncesi
ne yapmalıyım, umre'de neler yapmalıyım, Allah kısmet edip gidip dönerisem
ne gibi sorumluluklarım olacak bilemiyorum. Birkaç yere bu konu ile
ilgili çektiğim mail'lere bırakın cevabı, bayan olduğum için tek başıma
seyahat edemeyeceğim şeklinde cevaplar aldım. Bizleri dinimizde uzaklaştıran
bu zihniyetlerle irtibat kurduğum içinde kendi kendime kızdım.
İşim
gereği çok uzun süre kutsal topraklarda kalamayacağım ve hazırlanan
programlar hep 1 aylık zaman dilimine yayılmış. Sizin bana bu konuda
bir tavsiyeniz olabilir mi? Böyle bir zamanı mı kendime hazırlamalıyım,
yoksa 10-15 günlük bir zamanda ziyaretimi gerçekleştirebilir miyim?
Sayın
Ahmet YÜKSEL beyefendi, bana bu konularda yardımcı olursanız çok
memnun olacağım.
Benim için çok
önemli.
Allah
yolunuzu her zaman açık etsin.
Saygılarımla,
Figen ÇAMLIYURT
Cevap
:
Sayın
Figen Hn. Benim size acizane tavsiyem, umreye gitmeden önce Hac
görevini yerine getirmenizdir. Mistik yolda emin adımlarla ilerlemek için
zorluk çıkaran düşüncelere ve taraflara itibar etmeyip, kolay olanı
seçmeniz en uygun ve mantıklı bir iş olacaktır. Saygılarımı
sunuyor, başarılar diliyorum.
1-CENNET
VE CEHENNEM'İN (kişi için değil)SONU VARMIDIR?
2-SİLM KELİMESİNİN TÜRKÇE DE Kİ TAM KARŞILIĞI NEDİR?
3-SAKAR NEDİR?
ŞÜKRÜ
ÖZHAN
Cevap
:
Değerli
dostum;
Birinci sorunuzdaki Cennet ve Cehennemin kişi için olmaması ne demek?
Bu bölümü anlayabilmiş değilim. Şayet bunu yazmamış olsaydınız;
Cennet ve Cehennemin sonsuza dek var olacağını mistik verilere
dayanarak söyleyebilirim.
İkinci
sorunuzdaki SİLM kelimesinin anlamı “Teslim Olmak” ve “Barışa
Ermek” manasına gelir. Ayet-i Kerime’de de bu hususa atıf yapılarak,
“Emniyete girin, hepiniz İslam’a teslim olun” denilmektedir.
Üçüncü
sorunuzdaki “SAKAR” Cehennem tabakasının adıdır.
Soru
:
Değerli
Dostum
her ne kadar şahsınızı simaen tanımıyorsam da dostum diye hitab
etmemi lütfen laubalilik olarak telakki etmeyiniz. Çünkü aynı dilin
aynı dinin aynı Yaratan'ın
kulu olmak vesilesi ile size böyle hitab etmemi mazur görünüz.net
teki web sayfanızdan birçok bilgiler edindim ve pc de size ait
dosyamda copy ledim zaman
zaman bazı yazılarınızdan faydalanmak için.Allah ilminizi her daim
arttırsın, bunlardan faydalananların dualarını sizden eksik etmesin
dileği ile ....
Saygılarımla
M.Yavuz Seval
Cevap :
İyi
niyet temennilerinize candan katılıyorum. Bendeniz öyle itibar
edilecek bir şahsiyete sahip değilim. Basit bir insan olduğumu söylemeliyim.
Bu bakımdan telaş etmeyin.
Size
İslam’a hizmet veren diğer sitelerinde adreslerini vereyim, onları
da bir ziyaret edin. Umarım faydalanırsınız, kalbim sizinle
beraberdir.
www.ahmedhulusi.com
/ www.ahmedbaki.com
Soru
:
Selamün
Aleyküm,
Öncelikle
sitenizin doyurucu içeriğini ve seviyeli üslubunu çok beğendiğimi söylemek
isterim. Sitenizle
yeni tanıştım ve tasavvuf konusuna olan ilgim dolayısıyla sık sık
ziyaret etmeye başladım.
Benim
size şöyle bir sorum olacak;
İbn-i
Arabi'nin ve İmam-ı Rabbani'nin Vahdet-i Vücut konusundaki görüş ayrılıkları
hakkında ne düşünüyorsunuz.
Ayrıca İmam-ı Rabbani'nin ve Mektubatının Tasavvuftaki yerini ne şekilde
görüyorsunuz.
Bu
konuda düşüncelerinizi bizlerle paylaşırsanız memnun oluruz...
Şimdiden
ALLAH razı olsun. Nafi Korkmaz
Cevap
:
Yazılarımı beğendiğinizi söylemeniz beni memnun etti. Ama şunu gerçekten itiraf edeyim, biz sadece ortaya konandan faydalanıyoruz. Tabii ki nasibimiz kadar...
İbn-i
Arabi vahdet-i vücud görüşünün,
İmam-ı Rabban-i ise vahdet-i Şühud görüşünün mimarlarıdır.
Vahdet yaşantısı olmadan Vahdet-i Şühud’un anlaşılması mümkün
değildir. Bunların üstünde birde Şühud-u Zat görüşü vardır,
bu iki görüşünde üstündedir. Ayrıca İmam-ı Rabban-i’nin
“Mektubat-ı Rabbâni” isimli eserinden çok faydalandığımı söyleyebilirim.
Tasavvuf ilmine büyük katkısı olan bu eser, tek’lik ilmine ulaşmayanlar
için bir hayli zor, anlaşılması güç bir kitaptır. Cenab-ı
Hak’tan çalışmalarınızın devamını niyaz ederim.
Soru
:
Efendim
öncelikle çok iyi ve yararlı bir site hazırlamışsınız tebrik
ederim. Size kafamı uzun zamandır kurcalayan iki sorum olacak.
1.
Zekat acaba parça parça ayrı kişilere verilebilir mi?
2.
Banyodan sonra gusül abdest i alındıktan sonra abdest almak gerekirse
çıplak olarak abdest alınabilir mi?
Saygılarımla
Bülent BAHAR
Cevap
:
Öncelikle
ilginizden dolayı teşekkür ediyorum. Zekâtınızı istediğiniz gibi,
ister bütün isterseniz parça parça vermeniz yeterlidir. Ancak kısımları
bir senede tamamlamak zorundasınız.
Banyodan
gusül abdesti aldıktan sonra herhangi bir sebep yoksa abdest almanız
gerekmez. Şayet bunu gerektirecek bir hal varsa, gusül abdestini nasıl
aldıysanız o şekilde abdest alabilirsiniz. Benim kanaatim budur.
Soru
:
Astroloji
ile Nurdan Tuncel' in kitabıyla tanıştım. Bir arkadaşım beyin
haritamı bilgisayardan çıkardı. Ancak tam bir yorum için sanırım
evlere/burçlara düşen sabit yıldızların hangileri olduğunu da
bilmeye ihtiyacım var ve bunlar haritamda yok. Doğum tarihi, saati ve
yerini bildirsem bana yardımcı olabilir misiniz, ya da kim olabilir?
Teşekkür
ederim.
Doğ.
Yeri : Samsun
Doğ.
Tarihi : 19.03.1964
Doğ.
Saati : 07 : 30
Cevap
:
Türkiye’de
mevcut en iyi beş astrologtan biri olan ve eserleri en nezih
kitabevlerinde satılan astrolog Nuran TUNCEL’den bilgi edinmenizi salık
veriyorum.
Soru
:
Sayın
A. F. Yüksel,
Kütüb-i-sitte
yı indirmeye çalıştım ancak her konuya tek tek girdikten sonra
indirebiliyoruz. Bu
da zamanı uzatıyor. Bu konuda uzun bir çalışma mı yapılması
gerekiyor bilemiyorum ama Kütüb-i-sitte yi bir kitap gibi indirebileceğimiz
şekilde yeni bir düzenleme yapılabilirse çok yararlı olur diye düşünüyorum.
Ayrıca
bazı konu başlıkları arapca olduğu için bell bir konuyu aradıgınız
zaman bulmanız
zor oluyor. Bazı konu başlıklarının yanına Turkce lerı yazılmıs,
dıgerlerıne de yazılsa okuyucu ıcın cok buyuk rahatlık olur dıye
dusunuyorum.
Çalışmalarınızla
bızlerı bılgılendırdıgınız ıcın tesekkür ederız. Allah yardımcınız
olsun.
Nilüfer
GÖKMEN
Cevap
:
Bahsettiğiniz
konuyu gerekli arkadaşlara aktardım. Gerekeni en kısa zamanda
yapacaklardır, tahmin ederim.
Ahmet F. Yüksel
İstanbul
05.03.2000
|