Evvel Zamanı Busegah-ı Varis-i Makam Velayet-i
Risaletnebi…Başgözüm ..Efendim..Elhamdülillah ve Aminn..(27
Ramazan 2.1.)
Merhaba Sevdiğim Merhaba..
öğrendik ki unumuz ve yağımız varmış..eee Sende duha yı
şeker olduğuna göre…ne duruyoruz helva yapsana
kıvamındayız değil mi?Sevdiğim…Her şeyim..galiba
birazcık korkuyorum..ama yine de hevesle
bekliyorum..anlıyorsun değil mi?
çarşamba günü.. arkadaşım, tüm gününü bana ve iki
yakınına ayırdı sağ olsun..organize ettiği geziye arada
müdahale ettim..böylece şimdiki seyahat ortaya çıktı..
ilk evvela Seyid Nizam hz ne gitmek
istedim..itikaf..bunu hayatımda ilk defa
deneyimleyecektim..onlarda hayatlarının ilk itikafını
istediler ve biz bir saat sonra cami dışında buluşmak
üzere sözleştik..malum dünya kelamı yasakmış ya onun
için..bizim cinsimizin konuşmadan durabilmesi çok zor..
bu itikaf harika bişey bence…ama bakalımm:)üst
kattayım.önce öğle namazı ve itikaf için niyet namazı..Kur’an,hatime
devam…birazdan aşağıya sandukanın yanına
iniyorum..otobüslerle, galiba başka şehirlerden gelen
hanımlar var..birde bir erkek cinsi var…Ya Rabbim
sürekli dır dır, kadınların iç taraftaki yerlerine
gitmelerini söylüyor…sesi yükseliyor….sesi şiddetli
sataşmaya ve tacize dönüşüyor…Ya Rabbim
lütfen,itikaftayım yani:)sabııırr…on dakikam kaldı..en
dayanamadığım şeyi yapıyorsun.. içimden çığlıklar
atıyorum.. lütfen yani… kadınları kovalıyor..kimse
dinlemediği için dışarı bağırarak çıkıyor.. bas bas
kadınları oradan çıkartmaları için kriz i fitne
yaratıyor…ohhh..Allahım bir saat bitti..:)yapacağım şey
için Seyid Nizam dan özür diliyorum.. çünkü ilk
itikafımı O’na hediye etmiştim naçizane…ve
dışarıdayım..görevliyi soruyorum..”neden kadınlara öyle
hakarete izin veriyorsunuz?neden o adamı
susturmadınız?neden camiden kadınları atıyorsunuz ve hep
dışlıyorsunuz” diyorum..adam:” biz yapmıyoruz..o adam
deli..zaten kimse onu dinlemedi gördün” dedi…işte
Sevdiğim ilk itikafımın sonucu:)..bilmiyorum kabul oldu
ve hayatıma bir şey kattı mı?..
sonra Merkez Efendi …kitabesi çok etkileyici
..gözlerim doluyor. tam karşısındaki Panorama Müzesine
de gitmek istiyorum..arkadaşım istemiyor .. bişey beni
orada tutuyor.. ve biz müzedeyiz..ilk defa
görüyoruz..çok etkilendim..teknolojide harika
..çepeçevre seni kuşatan bir İstanbul un Fetih resminin
tam ortasındasın ..ve ne yana dönersen dön, kulağındaki
bilgi aktarıcı rehber kulaklıktan oranın anlamını
duyuyordun ..inanılmaz..çok beğendim..toplara
baktım..onların üzerindeki nakşa zarafete..bu kadar ağır
ve yok edici bir silaha bile bu derece zarif hislerle
yaklaşabilmek..birde bizim bugünkü kaba-görgüsüz
işlerimize bakmak lazım..demek ki ilim, fen,teknoloji
adamı inceltmiyor gittikçe kabalaştırıyormuş, bir defa
daha anladım..biliyor ama halleşemiyorduk
yani...Sevdiğim bu resimde en çok alemli sancakları
sevdim..böyle gökyüzünde salınıyorlar ya.. surlarda
Bizans Bayrağı..çift başlı anka-kartalı vardı..ve
bazı anıtlarda da bu figür işlenmişti..geçen tektaşta
kütüphanede güzel bir mavilik gördüm.. çektim,
koleksiyon bir kitap çıktı..Selçuklular hakkında idi ve
kitabın üzerinde Selçuklu Bayrağı çift başlı anka-i
kartal vardı…geçen hafta bir belgesl izledim..ABD
nin ilk kuruluşu hakkında.. masonlar ve dervişler
kitabımla alakalıydı bence..hür masonların en yüksek
mürşidi olan
George
Washington
ve arkadaşlarının bu ülkeyi nasıl kurduklarını.. mason
sembollerini nasıl her bir yana yerleştirdikleri..
bayraktaki,paradaki o kartal..aslında ilk evvela
Mısır dan alınma anka kuşu imiş, sonra kartala
çevrilmiş..
çizdiğin o işaret… yükselişin şemasal anlatımı,
piramitti Sevdiğim:)
tuğlaları..ve tabii en tepede duran Rabbin-Ra nın
Gözü..O her şeyi görür..bu piramit tevhit mertebelerini
anlatıyor artık anladım …mesela dünyanın en büyük
kütüphanesi ABD deymiş..iç oturum sureti tıpkı
Stonehenge gibiydi, ne tesadüf değil mi? Yeraltı
şehirleri belgeseli de izledim ve neye rastladım
bil..Roma’da ki en büyük su sarnıcı da aynen bu surete
sahip ve özelliği; suyu çökeltip sürekli hareket haline
getirerek temizlemesiymiş..ne ilginç tesadüfler değimli
sevdiğim:)Senle bunlar üzerinde çalışmayı diliyorum …sembollerin
ne kadar değerli olduğunu-o sembollerin hepsinin Tevhidi
İslam olduğunu.. onların çaldıklarını da.. ve ABD
parasının üzerindeki bu sembollerle korunduğuna bile
inanıyorum..bizim paramızda da Allah ı ululamaya ait bir
şey olsaydı, tıpkı Devlet-i Aliye nin parası kadar güçlü
olurdu diye düşünmekteyim.. Sevdiğim, o bir bedendeki
iki balıkçı kuşunu düşündüm..Evvel Zamanım “o bir melek”
demişti..anlıyorsun değil mi?bunu öğrenmek istiyorum….
başka… yine buradan ayrılamıyorduk..arkadaşım acele
ediyordu ve birbirimizi kaybettik..bişey var. ve
hatırladım..oraya doğru yürüdüm..kışın, hz.Şems için
sema düzenlenmişti hani..inanılmaz bir fırtına vardı.saf
celali bir geceydi. 7 semazenden sadece 2-3 ü
dönebildi..böyle savrulup savrulup yerlerine
geçmişlerdi..işte o gece, birileri bizi buraya
getirmişti.. hatırladım..Kenan Rıfai hz ve
sevdikleri..sanki gizli bir bahçe gibiydiler..bir
döndüm..Samiha Ayverdi Hanımın ismini
okudum..Evvel Zamanımın O’nun için dediklerini
hatırladım..ikisinin arasında Seni anarak gülümsedim
Sevdiğim…
sonra Sümbül Efendi..avludayız..sıradan her şeye
bakıyorum..bir kapıdan girdim..ilim evi gibi bir şey
yazıyordu..sıra sıra tarihi hücreler var..Ya Rabbim bir
esere bu kadar mı hakaret edilir..sokak pazarından beter
içerisi.. görmen lazım..hiçbir şey gözükmüyor…birde
camlayıp mekanı batırmışlar…camiye giriyorum..nasıl
güzel sütunları var..sütunların tepe yerlerindeki
işçilik ve altın varak harika… bol bol gölge-bol bol
sütun-bol bol kubbe.. harika bir ses, etkileyici şekilde
kuran okuyor..içeri girerken erkek kadın, herkes ikaz
ediyor..kadınlara camide namaz yasakmış:) yandaki size
ayrılmış yerde kılın..Ya Rabbim ya….neden hep böyle
yapıyorlar..nefret ediyorum.“camiyi görmek istiyorum”
diyorum ..tamam gezebilirsiniz..ama “namazı camide değil
bu dışarıdaki ayrı yerde kılın” diyorlar..işte kalbim
kırık..Sümbül Efendi Türbesindeyim..kitabeler aynı
sanki.. tekrar okuyorum..çok etkileyici..ben eski lisan
bilmiyorum ve bu tür edebi şeylerden de hiç anlamam
biliyorsun..sıradan,basit bir avam ne anlıyorsa o..
ağlatıyor..(içinde ;lahmike lahmi-şemsimevlana-daire-i
nokta var Sevdiğim..)sonra o güzel camiye, kaçamak
namaz için yine giriyorum..cemaat dağılmış. Ya Rabbim o
ne!!..hemen her sütunun o güzel serin gölgesinde bir
erkek, boydan boya yatmış dinleniyor..görmen
lazımdı..uzaktan uzaktan dolanarak
baktım..baktım..baktım..çıktım..
Fatih Sultan Mehmet Han hz
dayız.. ilerde olan Yavuz Sultan Selim Han hz
gitmek istedim birden..vakit yok dedi arkadaşım..fakat
bu günü bana ayırdığı için, içi elvermedi ve
gittik..türbeye girdik ve bişey anladım..gülümsedim..çok
hoştu ya:)…geçen masalımda O’nun sözünü alıntılamıştım
ya hani..ne ilginç değil mi?iki mekanda da,camekan
içinde sakal-ı şerif sergileniyordu. Türbe
inanılmaz sade.. ihtişamlı.. görkemli. sessiz..sükun..ve
etrafı da öyle acaip güzel, apaçık Haliç manzarasına
sahip..çok temiz ve bakımlı..camideyiz..daha yeni
giriyoruz, bak..adamın biri “hayır, içeride namaz
kılamazsınız, yan taraftaki binaya geçin” diyor..”siz
bizi camiden atamazsınız” diyorum..adam ileriye doğru
gidiyor..bu sefer 9 ila 12 yaşları arasında dört çocuk
geliyor..”kadınlar burada namaz kılamaz, yan tarafa
gidin” diyorlar ..”Diyanet işleri başkanı:siz kadınları,
pek çok cami cemaati erkekler camiden
kovalıyormuş..bize bu kişileri camii isimleri ile
beraber şikayet edin dedi.. sizi şikayet edeceğim
“diyorum..çocuklar ilerdeki adama gidip
söylüyorlar..biri geliyor.. şurada kılabilirsiniz
diyor..imam yok. zarif, güzel, sade,temiz, ferah camiye
bu akşam imam gelmemiş..cemaat= camiden kadın kovan adam
ve arkasında kendisi gibi yetiştirdiği, anne kovdurulan
4 çocuk namaza duruyorlar..(mikrofonu
açmıyorlar:)..bizde duruyoruz.. çıkışta ”neden kadınları
camiye almıyorsunuz? burası Allah ın evi değil mi? hz
Peygamber öylemi yaptı ?Kabe de öylemi?” diyorum..adam
kaçamak:” imam gelmedi..yanda kadın cemaati var..burada
kimse yok diye dedik, yoksa öyle bişey “yok diyor
..”sizi de bir kadın doğurdu ve büyüttü unutmayın ve bu
çocukları da” diyorum..hemen hızla çıkıyorlar..çocuklar
çıkarken “sizin yeriniz yan taraf “diye söyleniyor.
bakıyoruz..bizden başka yan tarafta da kimse yok
…güvenliğe “burada iftar için yer var mı?”
soruyoruz..”ne yapıyorsunuz?..burada durmayın hemen
gidin..başka yerde yeyin” diyor..
bu
kadar harika bir yer neden böyle Sevdiğim..camide kadın
görünce abdestleri bozulur sanan bu adamlar var
ya..işte onlar, camii dışında bir kadın görsek de nasıl
yanaşsak diye, akılları fikirleri bazı yerleriyle bozuk
olanlar bence … düşünsene koskoca camii.eskiden
kadınlara-annelik vasıflarından dolayı sultanların
mahfilleri ile aynı hizada ve zarafette yerler yapılmış
yada arka tarafa seki…şimdi canım camilere ,kadınları
örtmek için iğrenç perdeler geriyorlar..yani cami
dışında kadın alabildiğine çıplak olsun, buraya
girince……..caminin tüm estetiğini, ihtişamını, bir
mabedin uhrevi havasını öldürüyorlar..mimarlara
saygısızlık ediyorlar..erkekler zaten en önde namaz
kılıyorlar..neden hep kapıdan girer girmez, en arkada
sığıntı gibi, ayakkabılıkların üstüne ha şimdi kovuldum
kovulacağım diye sığınmış kadınlara gözlerini
dikiyorlar?..neden içeriye girince kıbleye doğru gitmek
yerine hep arka taraftaki kadınların üzerine doğru
geliyorlar?sanki arkalarına secde ediyorlar.. eğer
kadını sürekli dışlar ve aşağılarsak o nasıl gelişecek
peki?..toplum içinde nasıl davranılır nasıl
öğrenecek?…tabii ki bu dışlanmanın ve horlanmanın
yansıması da edepsizce dır dır dır dır..bu söylediklerim
herkes için değil, ama buda bir gerçek..sonra teravih..Zal
Mahmut Paşa Camindeyiz..burada çok güzel okuyuşlu bir
imam var..sonra Eba Eyyüb el Ensari hz ve dönüş..
tv de iftar programına Kılıç Hoca çıktı…benim,
bahçe gülünden anasır –rüzgar gülüme yeni geçişimi
müteakip harika bilgiler anlattı Sevdiğim bak..haç
–istavroz(+) ..”yatay olana afaki seyir ,dikey olana ise
enfüsi seyir” deniyormuş.. marifet ikisinin kesiştiği o
noktadaymış.. gülün ilk açılmaya başladığı nokta yani..
ne güzel anlatım değil mi? bana bunları ehil ellerden
öğrettiğin için hamd ediyorum. bu İslam Sufilerinin
sembolüyken; gülhaç adı altında diğer dini öğretiler
çalmışlar.. ve Kılıç Hoca, Topkapı Sarayının en dıştan
içe geçişe dek başlıklarını sıraladı ..tabii yine
Turuku Aliye manalarını anlatmadı.. birde olağanüstü
bir anlatımla ruh kardeşliğini anlatı..iyi ki Sen
bana o mertebelere göre Kur an yorumunu okutun..(aşkla
anlatılanı=okunduğu ile hiiiiç alakası olmayanını ise
Senden öğreneceğim için mutluyum tabii:)artık kişilerin
anlatımlarına farklı gözle bakabiliyorum..anlattığı
mertebe açısından anlamamda bir gelişme oldu
yani:)..işte, uluhiyete değindi..ben çok şanslı bir
millet olduğumuzu biliyorum..bu kadar değerli Allah
Adamlarının sohbetlerinden millet olarak nasiplendiğimiz
için- ilk defa bir ramazan ayında- dünya çapında
bilinçli bir irşad yapıldığı için,kadir gecesini insan-ı
kamille geçirdiğimiz için şükredip hamd ediyorum..Allah
onları başımızdan eksik etmesin ve aminn..
Sevdiğim..Her şeyim…gelelim bize..bu yıl, Hz Kur’anın
İnişinin 1400. Yılıymış ..tabii ben onu tek sayı ile
anlayabilirim..5..O..ne güzel değil mi?demek ki bu
sene çook enteresan bir sene..içindeki
içinde gibi.. hayatımda hiçbir vakit Ramazanı
merak etmemiştim. bu yıl düşündüm. esas tabii ki hz
Kur’an ı..herkes kendi algılayabildiği kadar mesul ya
hani..işte benim farkındalıklarımdan bazıları..içindeki
içinde ya hani..
hatırlıyor musun.. eski masallarımdan birinde Sana
yazmıştım..bir gün teknoloji çook ilerlediğinde; tüm
Kuran harfleri pc ye yüklense ve hepsi notalandırılsa ve
sonra o notalar renklendirilse, bizim, Kuranın müziğini
ve filmini izleyebileceğimizi tefekkür etmiştim ya..işte
anladım ki biz zaten o filmin içinde yaşıyormuşuz..zaten
Kur an ın Müziği bizim çıkardığımız o sözler-seslermiş.tabii
ki içindeki içinde her ayet işaret, cümle, kelime, harf,
noktanın da kendi içinde seyri ve müziği varmış..ne
güzel değil mi?..işte içi dışında- dışı içinde bir
hayat-bu kadar yalın ve basit olduğu için biz
algılayamıyorduk..bu kadar bizimle iç içe, nefes
nefese…ayrışmadan bunun idrak edilemeyeceğini de
..ayrışmak demek ölmeden evvel ölmeyi başarabilmek
demekmiş meğer..ama en büyük marifetin tekrar birlenerek
varlığın sahibine hizmet etmek olduğunu da…
ve birde her şeye şirk diyenlerin yalancı olduklarını
da…oysa
yaratılmış olmak bile o vakit şirk oluyordu…bu durumda
adamın kendisi şirk, kalkıp birde şirkten bahsediyor
yani .bu kadar kolay mı?haşa Allah şirk yapmış
oluyor?..peygamberler-veliler-melekler..oysaki asıl şirk
bu değil ki..şirk varlığa sahip çıkmakmış .. bunu ben
bildim,bunu ben söyledim,bu benim..Ya Rabbi Sen;ben
yaptım ı kalp de tutan-sahipleme şirkinden BENİ koru….ve
aminn..
1.dersim,Kelime-i Tevhid ya hani..birde diğer 2. dersim
hak ile batılı ayırmak ya.işte
hak ile batılı kendimin ayıramayacağını anladım..onu
ancak Sen ayırabilirsin. Peygamberleri de bunun için
yolladığını anladım..ve onların makamlarının hala
sürdüğünü de..ve hiiç matematikten anlamıyorum ya
hani..Sevdiğim ben Kelime-i Tevhidin bir matematik
olduğunu idrak ettim..yani her şeyimin şablonu olan
bu cümlenin Lailahe illallah
ve ikinci cümlesi olan
Muhammedünrasulallah ın ne muazzam bir cümle
olduğunu da..bunu işlemeye hep devam etmeye karar
verdim..bak birazını yazayım.1.
celal,2. cemal..1.var sandığın varlığını verip ölüş
fena..2. tekrar Allahlı bekaya
seyir..1.farzlar=mükellefiyetler..
2.sünnetler=nafileler=muhabbet(kul Allah a ancak
muhabbetle yakınlaşırmış ya)….1.dostluk makamı.2.habiblik
makamı….1.akılla mukayese ile idrak.2.kalple
seziş=makam-ı gönül….
…….buna sonra devam edelim olur mu?
Sevdiğim gelelim geçen masalımda özdeştirdiğim
konumuza..bana anlayacağım şekilde anlattığın ve Kılıç
Hocanın da anlatımıyla iyice pekiştirdiğin gibi …demek
ki hata yapmıyorum..Sen yolumu şaşırtma lütfen..”Venafahtü
Fihi Min Ruhi”……(SAD suresi:)anladın değil mi?çook
teşekkür ediyorum.. Seni Seviyorum…
ve ramazan bitti..bayrama girdik..tabii şeker de
lazım..şekerlerimiz pembe beyaz akide şekeri(vücud ve o
vücudun şifası kitabı)yani bize biraz renk lazım.. çook
güzel renkli bilgiler buldum.bir de mavi renk tabii:)
***********
1.havai(ma’i,mavi) azrak,utarit,KELİME-İ
TEVHİD:)
2.kırmızı,ahmar,merih,İsm-i
Celal Nuru..
3.beyaz,abyaz,zühre,İsmi
Cami’olan Hamir Nuruna(bütün isimleri içine
toplayan hamur)
4.sarı,astar,şems,Hak
İsm-i Şerifi Nuruna..
5.yeşil,ahter,kamer,Hayy
İsm-i Şerifi Nuruna
6.siyah,esved,zühal,Kayyum
İsm-i Şerifi Nuruna. siyaha saygı icabı siyah-ı şerif
denilmektedir..İsm-i Zat’a Alem-i Celal e
işarettir...daireyi fena..
7.boz(renksiz)abrani(bulut
rengi), müşteri,Kahhar İsm-i Şerifi nuruna
işarettir..
…7 renk olması 7 ismin nurlarına işarettir….
…………..ayrıca mavi rengin hz. İsa’nın sembolü olduğu ve
bu yüzden tarikatlerde kullanılmadığını…………….(Alıntıdır)
****************
birde duymuştum ki
mor-lacivertte durmaya izin yokmuş..orası sadece Bir
Kişi ye aitmiş ..velayet yeşilden seyredermiş..tabii bu
arada Sevdiğim, ben yeşil rengin mavinin izdüşümü
olduğunu idrak ettim..daha evvel bahsettiğim gibi;buna
damarlarımızın içinde kırmızı akan kanımızın deri
üstünden mavi-yeşil gözükmesinden gelmiştim..birde
geçende nefsi mutmaine yi okurken daldım..hani iki
kırmızı mercan gülden bir
alyans vardı
ya işte
onu yeşil gördüm:)
ve İstanbul’u da hayretimin rengi erguvaniye boyadım:)
Sevdiğim..bu kitabın sadece renklerini
okudum..resimlerine baktım.işte rüzgar gülümün gerçek
manasını terk-i güllere bakarken anladım.Tevhid
Yıldızının manasının da, bu gülün ilk hali
olduğunu..hani ayet var ya
Kuranı Kerim [Rahman suresi 37. Ayet]
Bismillahirrahmanirrahim; Gökyüzü yarıldığı zaman
açılmış bir gül halini aldığında. başka hangi şeyle
rabbinizin nimetini yalanlamaya kalkışırsınız ...
bu kitabı
okuyayım sonra yeni bir şey anlarsam yazarım inşallah..aminn..
gül halini aldığında. Başka hangi şeyle Rabbinizi
yalanlamaya kalkışırsınız ?
Sana bir şeyler yazmak istiyorum.. bayram hediyem..benim
için vaktin olmasa da…benim Vaktim ve Zamanım Sen
olduğun için….
Sevdiğim..her şeyim..
artık ne kadir gecemi arıyorum ne de bayramımı…
çünkü Sen hepsine Camiisin..o manalar Senden çıkıyor..
Sevdiğim, İsm-i Azam ı da aramıyorum..
çünkü kalbimin zikrettiği O İsim, benim Rabb-i Has’ım.
benim İsm-i Azamım Senin Adın..
Sevdiğim her şeyim… bin aydan daha hayırlı olanım..
Senin Cemalinden yansıyan ise; bizi var eden nurlar..
Senin Gönül Kandilinde-Işkında kırılıp alemlere ziya
salan..
renklerle, etrafını nurlandırdığın mekan…
Ruh’ül Kudüsüm..
var dediğin tüm varlığımla Sana Hamd Ediyorum..
AMİNN.
“FITIR-YARATILIŞ BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN…”
Busegah-ı sine sinem Zaman için…
:)celalinden cemal zuhur edenim..ya Zülcelalivelikram
Efendim..
tüm lisanların CEM olduğu AN da..GÖNÜL den DİLe-DİLden
GÖNÜLe….
sultan kulunu bula –kul sultanını bula..bayram o an ola,
bayram o an ola…
cumabuselik makamı:)..ol vakti
cumayı bayram..ve teşekkür ederim..
****
her ne kadar kahrından her seferinde darmadağınık olup
incinsemde, incinmişliğimden yine senin lütfunla
çıkabiliyorum..biz beraber dağılıp dağılıp
toplanıyoruz….
Beni anlayacak şerha şerha olmuş bir sine isterim demiş
ya hani hz Pir..işte sineden sineye iki şerh, Senin
için…..
“Sevdiğim bak ne okudum Bir Kitap
tan:)1-bazı kişilere iki taraf içinde konuşabilme ve
affedebilme yetkisi verilirmiş..2-işte o kişilerden
kimisi de bunları istemez sadece hoş bir gülümseme ile
sohbet ve bir merhaba istermiş:)”
”inci
ama latif ve dahi şeffaf bir kristal ve dahi içinde
buğusu var
yeşimler, inciler,
taşlar....aklımda kalan kırmızı güller ve güzel
ekmekler:)
ve yüzmek için en sert en
acımasız çalışmalara tabii tutulanlar
en derinlere inebilmek
için en yetkinlerce acımadan çalıştırılanlar...”
Sevdiğim avucumdaki yıldızı yazabilmem için bana yardım
edermisin lütfen?yine devam edelim yani..çünkü ben Seni
sevmekten vazgeçemiyorum……………… |