13. Bölüm


Sizden birisine ben; canından, malından bütün insanlardan daha sevgili olmadıkça îman etmiş sayılmaz. (3/356)

Dininizi, emanetinizi ve işlerinizin sonuçlarını Allah’a ısmarlarım. (3/363)

Nerede olursan, Allah sana hayrı kolaylaştırsın. (3/364)

Birinizin lokması düşerse, alsın ondan eziyeti gidersin, sonra yesin, şeytana bırakmasın.( 3 / 412 )

Siz bereketin yemeğin hangi kısmında olduğunu bilemezsiniz. (3/412)

Devenin içtiği gibi bir solukta içmeyiniz. Bilakis; ikişer, üçer (aralıkla) içiniz. İçeceğiniz zaman besmele çekiniz. Bitirdikten sonra da Allah’a hamd ediniz . (3/418)

Altın ve gümüş kaptan içen kimse karnına ancak cehennem ateşi doldurmaktadır. (3/442)

Beyaz olan elbisenizden giyiniz.  Çünkü o elbiselerinizin en hayırlısıdır. Ölülerinizi onunla kefenleyiniz. (3/444)

Kıyamet günü Allah; elbisesini kibir ederek yerde süründürene (şefkatle) nazar etmez. (3/459)

Üç grup insan vardır ki, Allah kıyamet günü onlarla konuşmaz, onlara (şefkatle) nazar etmez, onları temize çıkarmaz, onlar için acıklı bir azap vardır. Bunlar: Elbisesini caka için sürüyen, iyiliği başa kakan, yalan yeminle malının revacını artırandır.( 3 / 461 )

Kim kardeşini bir günahla ayıplarsa, o ayıba başlamadan ölmez. (3/465)

Hiç bir kul abdesti güzel bir şekilde almaz ki, geçmiş ve gelecek günahları affedilmesin. (3/466)

Sizler kardeşlerinize gidiyorsunuz. Bineklerinizi ve elbiselerinizi düzgün kılın ki; insanlar arasında yüzdeki ben gibi olasınız (fark edilesiniz). Muhakkak Allah; çirkinliği, kötü sözlü olmayı sevmez. (3/469)

<devam edecek>

İstanbul - 21.01.2003
 http://sufizmveinsan.com

 


Üst Ana sayfa e-mail