Kim
muktedir olduğu halde, Allah için tevazu amacıyla lüks elbiseyi
terk ederse, kıyamet günü Allah o kimseyi, insanların gözü önünde,
müminlerin hüllelerden dilediğini giymekle baş başa bırakır.
(4/7)
Allah
nimetinin eserini, kulu üzerinde görmeyi sever . (4/9)
Rasûlullah
ipeği sağ eline, altını da sol eline alıp; “ Bu ikisi ümmetimin
erkeklerine haramdır!.. ” buyurmuştur. (4/13)
Rasûlullah
yatağına yattığı zaman sağı üzerine yatar ve şöyle derdi:
“Allah’ım, canımı sana teslim ettim. Yüzümü sana yönelttim.
İşimi sana havale ettim. Arzu ederek ve korkarak sana sığındım.
Senden başka sığınak ve korunulacak yer yoktur. İndirdiğin
kitabına ve gönderdiğin Nebi’ne iman ettim.” (4/21-22)
Ben
Allah’ı en iyi bileninizim. Ve O’ndan en şiddetli korkanınızım.
(4/39)
Beni
rüyasında gören kimse, uyanıkken de beni görecektir veya sanki
beni uyanıkken görmüş gibidir. Şeytan benim şeklime bürünemez.
(4/45)
Sizden
biriniz sevmediği bir rüya görürse sol tarafına üç kere tükürüp,
üç defa şeytandan Allah’a sığınsın. Önce yattığı taraftan
öte tarafa dönsün. (4/49)
Rasulullah
bize yedi şeyi emir buyurdu:
Hasta ziyareti, ,cenazeyi teşyi etmek, aksırana “Yerhamükallah”
demek, zayıfa yardım etmek, zulme uğrayana el uzatmak , selamı
yaymak ve yemin eden kimseye ifasını sağlamaktır. (4/53-54)
İman
etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinize sevgi duymadıkça iman
etmiş olmazsınız. Size, şayet uyguladığınız zaman sevişebileceğiniz
şeyi göstereyim mi?... Selâmı aranızda yaygınlaştırınız.
(4/54)
Gafiller
içinde Allah’ı zikretmek, savaştan kaçanlara nazaran sabreden
gibidir. (4/57)
Bir
şeye binen; yürüyene, yürüyen kimse; oturana, azınlık; çoğunluğu
selam verir. (4/65)
Şüphesiz
Allah aksırmayı sever, esnemeyi çirkin görür. Biriniz aksırdığı
vakit “Elhamdülillah” derse, işiten her müslümanın “Yerhamükallah”
diye karşılık vermesi bir vazifedir. Esnemek ise şeytandandır.
Sizden biriniz esnediği zaman mümkün olduğu kadar kendisine mani
olsun. Çünkü sizden biri esnediği zaman şeytan ona güler. (4/
91-92)
Herhangi
iki müslüman karşılaşır da musafaha edilirse, ayrılmadan önce
günahları affedilir. (4/100)
Nebi,
Ali’nin oğlu Hasan’ı öpmüştü. Akra bin Habis (bunu görünce)
dedi ki: “Benim on evladım var, hiç birini öpmedim. Rasûlullah
buyurdu ki: ‘Merhamet etmeyene ‘, merhamet olunmaz.’” (4/104)
<devam
edecek>
İstanbul
- 28.01.2003
http://sufizmveinsan.com
|