“Beni
anınız ki, ben de sizi anayım.” (Bakara, 152) (5/141)
“Rabb’ini,
sabah, akşam, içinden yalvararak ve korkarak, ancak duyabileceğin
kadar hafif bir sesle an, sakın gafillerden olma.” (A’ raf, 205)
(5/141)
“Allah’a
teslim olan ve Allah’a inanan, Allah’ın emirlerini yerine
getiren, sadık olan, güçlüklere katlanan, mütevazı olan, sadaka
veren, oruç tutan, mahrem yerlerini koruyan, Allah’ı çok zikreden
erkeklerle kadınlar yok mu, Allah onlara mağfiret ve büyük mükâfat
hazırlamıştır.” (Ahzâb, 35) (5/142)
“İki
kelime vardır ki, dilde hafif, mizan da ise ağır gelir. Onlar; ‘Sübhânellâhi
ve bihamdihi, sübhanellâhi’l - Âzim’ dir.” (5/142)
“Sübhânallah,
elhamdülillah, lâ ilâhe illallah ve Allâhu ekber demek bana göre
üzerine güneş doğan her şeyden daha sevimlidir.” (5/143)
“Kim
günde yüz defa “ Sübhânellâhi ve bihamdihi” derse, denizin köpüğü
kadar bile olsa, tüm günahları silinir.” (5/144)
“Dikkat
et ! Allah’ın en sevdiği kelâmı sana söyleyeyim mi? Allah’ın
en sevdiği söz : “Sübhanellâhi ve bihamdihi’dir.” (5/145)
“Hiç
kimseyi, yalnız ameli kurtaramayacaktır. Seni de mi yâ Rasulûllah
?” sorusuna, “Evet, beni de. Ancak beni Allah rahmetiyle kaplamış
(kurtarmış) tır..” buyurmuşlardır. (5/149)
“Her
farz namazın peşinden kim otuz üç defa Allahu ekber derse mahrum
kalmaz.” (5/152)
“Allah’ım!
Korkaklıktan, cimrilikten sana sığınırım, kabir azabından sana
sığınırım.” (5/153)
“Yâ
Muaz, seni gerçekten seviyorum” dedi “ Yâ Muaz ! Her namazın
arkasından, “Allah’ım, Sen’i anmak, sana şükretmek ve güzel
bir şekilde ibadet etmek için bana yardım et” demeyi ihmal
etme” buyurdu. (5/153 - 154 )
“Şayet
şükrederseniz size (nimetlerimi) artırırım.” (İbrahim,
7)(5/154)
“Sizden
biri ettehiyâtüyü okuyunca, şöyle dua ederek dört şeyden
Allah’a sığınsın: Allah’ım, ben cehennemin azabından, kabrin
azabından, hayat ve ölümün imtihanından ve Mesih Deccal’in şerrinden
Sana sığınıyorum.” (5/154)
“Rükûda
Allah’ın azametini dile getiriniz. Secdede de duaya gayret ediniz.
Çünkü oradaki duanız kabule şayandır.” (5/157)
“Kulun
Allah’a en yakın olduğu yer secdedir.” (5/157)
“İlâhi
gazabından rızana, azabından affına ve Sen’den Sana sığınırım.
Sana övgüyü hakkıyla yapamıyorum. Sen kendini övdüğün
gibisin.” (5/158)
“Vücudunuzun
her eklemine karşılık her sabah birer sadaka gerekir. Her tesbih
birer sadakadır. Her hamd cümlesi sadakadır. İyiliği emretmek, kötülükten
nehyetmek sadakadır. Kuşluk vakti kılınan iki rekat namaz bunların
yerini tutar.” (5/160)
“Sübhânellâhi
ve bihamdihi adede halkıhî ve radiye nefsihi ve zinete arşihî ve
midâde kelimâtihi” . ( Yarattıkları sayısınca, kendi rızası
kadar, arşının ağırlığınca ve buyruklarının adedi kadar
Allah’a hamdederek O’nu noksan sıfatlardan tenzih ederim). “
(5/161)
“Rabb’ini
anan kimse ile anmayan kimse, ölü ile diri kimseye benzer.”
(5/162)
“Yüce
Allah şöyle buyurmuştur: Kulum hakkımda nasıl düşünüyorsa Ben
öyleyim. Kulum Ben’i anınca, Ben onunla birlikteyim. Eğer o
Ben’i içinde anarsa, Ben de onu içimde anarım. Eğer Ben’i bir
grup içinde anarsa, Ben de kendisini daha hayırlı bir grup içinde
anarım.” (5/162)
“Sana
cennet hazinelerinden birini göstereyim mi?” “ Evet yâ Resûlallâh”
dedim. O da : “ Lâ havle velâ kuvvete illâ billâh” diye cevap
verdi. (5/168)
“Hz.
Âişe’den (r.a) rivayet edildiğine göre; Resûlallâh (s.a) her
durumda Allah’ı anardı.” (5/170)
“Eğer
içinizden biri eşine yaklaşınca “Bismillah, ey Allah’ım, bizi
şeytandan ve şeytanı da bize nasip edeceğin çocuktan uzak tut.”
derse ve aralarındaki yakınlaşma çocuk doğumuna yol açarsa, şeytan
o çocuğa hiçbir zarar veremez.” (5/170)
<devam
edecek>
İstanbul
- 25.03.2003
http://gulizk.com
|