| 
          
           “Şüphesiz,
          bunlar azap görüyorlar. (onların gözünde) Önemli olmayan
          sebepler yüzünden azap çekmektedirler. Evet günahları büyüktür.
          Birisi koğuculuk ederdi, diğeri de; idrardan sakınmazdı.”
          (5/262) 
          
          “...
          Günah işlemek ve haddi aşmak için yardımlaşmayınız.” (Mâide,
          2) (5/265) 
          “Sahabelerimden
          hiç kimse bana başkası aleyhinde bir söz getirmesin. Çünkü ben,
          içimde hiçbir burukluk olmaksızın karşınıza çıkmak
          isterim.” (5/265) 
          “İnsanlardan
          gizlerler de Allah’tan gizlemezler. Halbuki Allah, hoşnut olmadığı
          sözü geceleyin konuştukları zaman da onlarla beraberdir. Allah(ın
          ilmi onların) yapacakları her şeyi ihâta eder.” (Nisa, 108)
          (5/267) 
          
          “Şu
          dört sıfat kimde bulunursa eksiksiz bir münafıktır: Kimde bu dört
          sıfattan biri bulunursa o sıfatı bırakıncaya kadar üzerinde bir
          münafık sıfatı var demektir. (Bu sıfatlar): Kendine emanet
          verildiği zaman hıyanet eder. Konuşurken yalan söyler. Sözleşme
          yaptığı zaman sözleşmesini tek taraflı bozar. Bir dava ve duruşma
          esnasında haktan ayrılır.” (5/272) 
          
          “Namaz
          dinin direğidir, gözümün nurudur, kişi ile küfür arasında
          perdedir.” (5/280) 
          
          “Halkın
          arasını ıslaha çalışıp hayırlı söz taşıyan ve hayır söyleyen
          yalancı değildir.” (5/ 281) 
          
          “Birbirinizle,
          Allah’ın gazabıyla veya lanetiyle veya cehennemi ile lânetleşmeyiniz.”
          (5/291) 
          
          “Mü’min;
          ayıplayıcı, lânet eden ve edepsizce sözler söyleyen âdi bir
          kimse olamaz.(5/292) 
          
          “Kul
          bir şeye lânet edince, semaya doğru yükselir de gök kapıları lânete
          karşı kapatılır. Sonra yere iner, bu defa yer kapıları kapatılır.
          Sonra sağı solu tutar, gidecek yer bulamayınca, lânet edilen
          kimseye döner. Eğer o, lânete layık biri ise, onda kalır. Aksi
          halde lânet edene döner.” (5/292) 
          “Haberiniz olsun ki Allah’ın lâneti zalimlerin üzerindedir.”
          (Hûd, 18) (5/295) 
          
          “Kul
          affetmekle ancak şerefini artırır.” (5/299) 
          
          “Kâmil
          Müslüman, elinden ve dilinden Müslümanların sâlim kaldığı
          kimsedir. Muhacir de Allah’ın yasakladıklarını terk edendir.”
          (5/305) 
          
          “Birbirinize
          buğz etmeyiniz, hasetleşmeyiniz, birbirinize sırt dönmeyiniz,
          birbirinizle münasebeti kesmeyiniz. Allah’ın kulları, kardeşler
          olunuz. Bir müslümanın din kardeşiyle üç günden fazla konuşmaması
          helâl olmaz.” (5/308) 
          
          “Birbirinizin
          kusurunu araştırmayın.”(Hacurat, 12) (5/313) 
          
          “Ey
          iman edenler, zannın bir çoğundan kaçının. Çünkü bazı zan
          (vardır ki) günahtır.” (Hacurat, 12) (5/317) 
          
          “Arkadan
          çekiştirmeyin, yüze karşı (el, kaş, ve göz işaretleri ile) eğlenmeyi
          ve ayıplamayı âdet edinen her kişinin vay haline.” (Hümeze,1)
          (5/319) 
          
          “Kalbinde
          zerre miktarı ağırlığında kibir olan kimse (cehenneme girmeden)
          cennete giremez.” Bir sahabî: 
          “Yâ Resûlallâh, insan elbisesinin ve ayakkabısının güzel
          olmasını sever.” dedi. Resulullah (s.a): 
          “Şüphesiz Allah (c.c) güzeldir, güzeli sever. Kibir hakkı ret
          etmek ve halkı horlamaktır.” buyurdu. (5/320) 
          
          “Kardeşinin
          başına gelen musibetten dolayı sevinç açığa vurma. Sonra Allah
          ona rahmet edende seni belaya uğratır.” (5/324) 
          <devam
          edecek> 
          İstanbul
          - 15.04.2003
           
          
           http://gulizk.com 
            
         
            
         
        
        
  |