|  
 Neden
                hain virüsler? Şöyle: İnternette gezinirken çeşitli
                sitelere gireriz, mesajlaşırız, chatleşiriz, birbirimize
                e-posta göndeririz. Bunların hepsini yaptığımız esnada küçük
                elektrik akımları, bilgisayar donanımımızda dolaşır
                durur. Hepsi bize yukarıda saydığımız şeyleri yaşatmak için
                vardır. Ve onlar iyi şeylerdir, manevi olarak yararlı bile
                olmasına karşın, maddi olarak da zararlı değillerdir. Yani
                bir anlamda bizler onların bilgisayar donanımımızda dolaşmasına
                izin vermiş oluruz o işlemleri yaparken. Bunlardan bazıları
                ise söz konusu donanımların arızalanmasına neden olur, yani
                bize ihanet ederler. İşte bunlara biz günümüz dünyasında,
                “VİRÜS” diyoruz. Virüsler
                hakkında birçok makale okuduğunuzdan eminim. Bu da onlardan
                bir tanesi.Virüslerden korkuyor musunuz korkmuyor musunuz bilemem, ama bir
                gün yüzleşmeniz muhtemel olan böyle bir olay var. Önemli
                olan, bu durumda ne yapacağınızı bilmeniz. İşte o zaman
                okuduğunuz makaleler sizin için ne kadar yararlı, görürsünüz.
                Tabi bir de okuduklarınıza verdiğiniz değer ile doğru orantılı
                öğrenme ve uygulama...
 Ve anti-virüs programları…
 Günümüzün moda virüsleri bildiğiniz gibi e-posta virüsleri.
                Bunlardan başı çekenler de solucanlar (worm), Visual Basic
                Script (VBS) ve EXE’ dir. E-postanıza merak uyandırabilecek
                mesajlar ve ekler taşırlar. Böyle bir e-posta alıp merakına
                yenik düşenler tabiri caizse ‘yemi kapanlar’. Bunlar ise
                iki kısma ayrılır. Birincisi ‘bu ne acaba?’ tıklayıcıları,
                ikincisi ise ‘ya virüs mü bu acaba, bir bakayım’ tıklayıcıları.
                Ekteki dosya açılınca, (bunlar genelde VBS ve EXE dosyalarıdır)
                ilk iş olarak Outlook’un adres defterinde kayıtlı mesajların
                adreslerine girip kendi kopyalarını gönderiyorlar. Böylece
                de bir gün içinde tüm dünyaya yayılabiliyorlar. “I
                Love You” (VBS/Loveletter) virüsü, bunlara iyi bir örnek.
                Haberlerde bile konu oldu bu virüs. Kim “seni seviyorum” başlıklı
                bir e-postayı açmaz ki?
 Doğu
                tarafından bir sabah tıpkı güneş gibi doğan bu virüs, batıya
                doğru ilerleyip bütün kıtalarda etkisini gösterdi. Hem de
                oluşturulalı henüz 24 saati geçmemişti. Mesajla karşılaşanların
                takıldıkları nokta ise virüsün TXT uzantılı bir dosyaymış
                gibi görünmesiydi. Bu
                tarihten sonra aynı taktiği kullanan yüzlerce e-posta solucanı
                yapıldı. Bunlara karşı koymak aslında oldukça kolay, oldukça
                da zor. Anti-virüs programları güncellenince virüsleri tanıyabiliyorlar.
                Fakat bazen anti-virüsleri de atlatabiliyorlar. Tıklamayla çalıştırılabilir
                komutlar içeren VBS,
                EXE, COM, DOC XLS gibi uzantısı olan dosyaların çalıştırılmasını
                engellemek en pratik yol olacaktır. Aslında
                buna bile gerek yok; tanıdığınız ya da tanımadığınız
                birinden özellikle de İngilizce bir mesaj aldığınızda,
                ekindeki dosyanın simgesine ve uzantısına bakınca her şey
                anlaşılacaktır. Çalıştırılabilir bir dosya olduğunu
                anlarsanız açmayın. Virüslerin
                çoğu aslında zarar vermek değil, yayılmak için yapılmıştır.
                Bir nevi kendini tatmin etme duygusudur virüsü yazan açısından.
                Ama bazıları oldukça zararlı olabilir. Çernobil virüsünü
                bilmeyeniniz yoktur.  Tarihçeİlk
                boot virüsleri sadece disketlere bulaşabiliyorlardı. Daha
                sonra sabit disklerin boot’ larına ve bölümleme tablosuna
                (Partition Table) da bulaşabilen MBR virüsleri çıktı. Sonra
                virüsler daha da gelişti ve COM virüsleri çıktı. İşte en
                zorlu virüslerdedir bu COM virüsleri. COM dosyalarına bulaşıyor
                ve siz o dosyayı tıkladığınızda aktif olup diğer çalıştırılan
                bütün COM dosyalarına sıçrayarak bilgisayarda ele geçirilmedik
                COM dosyası bırakmıyorlar. Bu virüsler daha sonra gelişip,
                bilgisayar kapanana kadar çalıştırılan bütün COM dosyalarına
                yapışıyorlar. Sonra da yukarıda bahsettiğim gibi e-posta
                virüsleri oluştu ve yeni virüs tanımımız da buna göre oluştu.
                Gelişen e-posta virüs piyasasına göre de virüs yapılıyor.
                Yapılan virüslerin çoğunluğunu da e-posta virüsleri oluşturuyor.
                Bir günde tüm dünyaya ulaşabilmek e-posta ile yapılabilirken
                bu saatten sonra da kimse farklı virüs çeşidiyle uğraşmaz
                herhalde. Özellikle
                işleriniz bilgisayarın içinde ise bunları yedeklemenizi şiddetle
                tavsiye ederim. Hele ki yedekleme sistemlerinin ucuzladığı ve
                kullanımının kolay olduğu şu zamanlarda. wolkan98@hotmail.comİstanbul
                - 13.05.2003
 http://gulizk.com
               |