Bir Hikaye


Bir Zen Üstadı, artık hayatta olmayan üstadının aydınlanma gününü kutlarken tapınağa gelenler hayretler içinde kalarak “ Sizin bu üstat tarafından kabul olunup, inisiye edildiğinizi hiç duymadık. Hatta rivayete göre kendisi sizi kovalayarak, asla geri dönmemenizi söylemiş, öyleyse neye kutluyorsunuz ?” diye sormuşlar.

Üstat tatlı bir kahkaha atarak “ Beni reddettiği için. ” cevabını vermiş ve devam etmiş anlatmaya: “ Reddi inisiyasyonumdu. Kabul etseydi, o kadar aydınlanamazdım. Ama bunu anlamam uzun sürdü...

Sözleri yaralamıştı beni. Yıllarca bu yarayı taşıdım. Onunla yaşadım. Korkumdan gidip bir başka üstada da yanaşamadım. Gidecek

hiçbir yerim olmadığımdan ormana sığındım. Ne yapacağımı bilemeden, kendimi yapayalnız hissederek, sessizce oturmaya başladım.

İlk başta çok zordu. Yalnızlık, sıkıntı ve keder... Reddedilmenin verdiği dayanılmaz acı. Zamanla yaram, yalnızlığımla birlikte sessizlikte kayboldu. Üstada olan kızgınlığım sevgiye, sevgi de güvene dönüşürken ‘Acaba!’ dedim, bana bir metot bile öğretmeden, beni yalnızlığa iten üstat, sadece sessizlik içinde oturmamı istemiş olsun ?

Ve bir gün anladım ki, beni göndermeseydi ona bağlanacak, Gerçekten uzaklaşacaktım. İşte bu yüzden Üstadımın aydınlanışını kutluyorum.”

İstanbul - 25.02.2003
 http://gulizk.com

 


Üst Ana sayfa e-mail