Deccal mehdiyi mi arıyor?

İslami terminolojide Deccal ve Mehdi isimleriyle sembolleştirilen iki ayrı kutbu temsil eden şahıslardan bahsedilir. Bununla birlikte, Ahir zaman şahıslarını ve hadiselerini değerlendirirken gözden kaçırmamamız gereken bir düstur vardır, o da şudur:
"Hadislerde vuku bulacağı belirtilen hadiseleri değerlendirirken olayları tarihi süreç içerisinde geniş zaman dilimlerine oturtabilmektir."Ancak bu şekilde hadiselerin zaman içindeki seyrini tespit edebilir ve böylece geleceğe hazırlanabiliriz.
Bu yazımda fazla detaya girmeden Ahir zamanın iki önemli şahsiyeti arasındaki
ilintiyi günümüze bakan yönüyle irdelemek istedim. Rivayetlerde belirtilen iki farklı kutup arasında geçen ve özellikle afaki mücadeleyi ifade sadedinde müşahedeme dayalı bir iki tespit yapma ihtiyacı hissettim. Öncelikle, Deccal ve Mehdi misyonlarını kısaca belirtelim:
DECCAL: Ahir zamanda Allah'ın Kudret sıfatıyla tezahür edeceği belirtilen ve
Tanrılık iddiasında bulunacak olan kişidir. Değişik vasıflara sahiptir. Tüm dünyayı tek başına yönetme ve yönlendirme eğilimindedir. Kendi acziyetini gururu istikametinde, elindeki gücü tahribe yönlendirerek gidermeye çalışmaktadır. Değişik doktrin ve ideolojilerle insanların düşünce sistemlerini etkilemektedir. En önemlisi Amerika ve İsrail gibi teknolojik açıdan güçlü iki devletin bu güçlerini de perde altında kullanarak yönlendirebilmektedir. Bunlardan biri HAARP ismi verilen ve dünyaya değişik dalga boylarında yayım yaparak beyinleri bloke edebilen gizli elektro-manyetik baz istasyonlarıdır diyebiliriz. Bununla birlikte yaptığımız bazı araştırmalara göre Atlantik okyanusunun derinliklerinde çok gelişmiş bir sualtı teknolojisine sahiptir. En gelişmiş uydu sistemleriyle dünyanın istediği bölgesini evlerin içine kadar gözlemleyebilmektedir. Dünyadaki tahribe dayalı yıkımların ve asimilasyonların tek büyük mimarıdır.(Masonik LiteratürdeEvrenin Ulu Mimarı). Manyetik güçleri bünyesinde toplayabilmekte ve kendini bir şekilde kamufle edebilmektedir.
,
MEHDİ
:Allah'ın İlim sıfatının zuhuru olarak tezahür eden ve Firavuniyet Makamını
temsil eden Mesih Deccalla ilk mücadeleyi yapan önemli ve seçkin zattır. Hadi isminin mazharıdır.İnsanları, hakikatleri olan Allah'a davetle görevlidir. Birçok ilimlere vakıftır. İlim Nuruyla insanlığı aydınlatmaktadır. Bu vazife, düşünsel boyuttaki telepatik  bilgi transferiyle gerçekleşmektedir.
Yüce Yaratıcının sonsuz sınırsız mutlak tekliğini izah sadedinde Deccal’ın uluhiyet iddiasına karşı önemli paratöner işlevi görmektedir. Deccal’ı ortadan kaldıracak Kudsi Ruh sahibi İsa Aleyhisselam’ın Kudret zuhurunun tezahürü noktasında zemin izhar eder.
Bu iki şahsiyetin misyonlarıyla alakalı tespitimizden sonra, günümüze bakan vechiyle
değerlendirmemize geçebiliriz:
Malumumuz olduğu üzere, Ahir zamanda silahların işlemeyeceği ve ilk savaşın kılıçla
başlayıp nihai savaşın da kılıçla biteceğiyle alakalı olarak İslam camiasında yaygın bir inanış vardır. Hatta günümüzde Rus Bilim adamları geleceğin savaşlarının telepatik olacağını ifade etmişlerdir. İnsan beyninin çok uzak mesafelerdeki elektronik donanımları ve modern teknolojinin geliştirebileceği her türlü silahı etkisiz hale getirebileceğini belirtmişlerdir. İlk tespitimizde Deccal’ın teknolojik imkanları, tahribe yönelik olarak kullandığından ve Mehdinin onunla mücadelesinden söz  etmiştik. Allahu Alem bizim acizane keşfimize göre şu an Mehdi perde altında görevini çok güçlü beyin radar dalgalarıyla ifa etmektedir. Deccal’ın kullandığı elektronik sistemleri etkileyerek planlarını geçici de olsa bozabilmektedir. Bu da Deccal’i kibri gereği oldukça öfkelendirmektedir. Bununla birlikte Mehdi Aleyhisselam Cenabı Hakk'ın İlahi himayesinde olduğu için Deccal O'nun yerini tespit edememektedir. Evladı Rasul oluşu ve Seyyid sülalesinden oluşu da Mehdi için ayrı bir değere ve öneme sahiptir. Dolayısıyla Deccal da öfke ve gayzını günümüzde maalesef Seyyidler diyarı olan Ortadoğu bölgesine kusmakta ve yüzlerce masum insanın ölümüne sebep olmaktadır. (Irak’ta yaşanan hadiseler malumunuzdur.).Elbette tüm bu hadiseler de Allah'ın sisteminin ve düzeninin gereği olarak bir imtihan vesilesi olarak oluşmaktadır. Nihayetinde inancımız odur ki, İlahi Kudret azami mertebede İsa Aleyhisselam’ın şahsında zuhur edecek ve Deccal’ı ortadan kaldırmak suretiyle dünya insanlığına yepyeni bir yaşam boyutu getirecektir. Dünyaya barış ve sevgi hakim olacaktır. Bizim tespitimiz ve kanaatimiz budur.



Nazım AKPINAR
19.10.2004
http://sufizmveinsan.com


Üst Ana sayfa e-mail