Kayıt için burayı tıklayın




İnsanlar da dahil olmak üzere tüm canlılar, vücutlarının bazı parçalarını yeniden oluşturma yeteneğine sahiptir. Tabii ki bu özellik insanlarda; tek hücreliler (bakteri, mantar, yosun gibi) ve bitkiler, omurgasızlar gibi ilkel organizmalardaki kadar belirgin değildir. Bu organizmalar yeni bir kafa, kuyruk ve diğer vücut parçalarını yeniden oluşturabilirler. Memelilerin neden yeni bir kol-bacağı tekrar oluşturamadığı ise bilinmiyor. Memeliler daha karmaşık biyolojik bir yapıya sahip olduğundan, yeniden oluşum için elverişli durumda değiller. İnsan ve diğer memelilerdeki gelişmiş kontrol mekanizması, yeniden üreyen organları denetim altında tutacak şekilde organize edilmiştir.

İnsanlar, hücrelerinin kontrolsüz şekilde büyümelerini önleyecek güvenlik mekanizması ile donatılmıştır. Yaşa bağlı olarak hücreler organizasyon yeteneğini de kaybeder ve kontrolsüz çoğalmalar başlar. Bunların belli miktarları geçerek ortamda egemenliği ele almasıyla ise kanser oluşur.

Memelilerde deri, kas ve kan hücreleri ömür boyunca yenilenir. Bunların miktarlarının normal sınırlar içinde olması gerekir. Sayısal ya da boyutsal artış ve azalmalar patolojiktir.

Bilimsel çalışmalar, kan ve beyin hücrelerinde yeniden oluşuma dair yeni bilgiler vermektedir. Bu da yakın bir gelecekte, yedek iç-organlar ve kol-bacak üretimine zemin hazırlayabilir.

Tüm canlılar organlarını aynı şekilde oluşturmaz. Bitkilerde ve denizanası gibi organizmalarda kayıp parçalar kendisine çeki düzen veren komşu dokular tarafından takviye edilmeye çalışılır. Daha karmaşık bir yapıya sahip olan hayvanlarda yok olan kol ve bacağın yerine özel dokularda bir tomurcuk gelişir. Ancak bu yok olanın aynısı değildir. Pek çok böcekte yeniden çıkan bacaklar, hem daha küçüktür, hem de bazı parçaları eksiktir. Oluşan parçalar genellikle orjinalinin yarısı kadardır, ayrıntılar farklıdır. Örneğin, kertenkelede yeniden üreyen kuyrukta omurga yerine kıkırdaktan yapılmış bir tüp bulunur.

Ne yazık ki ,tüm gelişmelere rağmen, kayıp bir uzvun, yerine konulması şu an için imkânsızdır. Yapılan protezler mükemmel yaratılıştaki orjinalinin çok kaba bir modeli olmaktan öteye gidememektedir. Bırakın, bütün halindeki bir modeli çok küçük parçalar dahi (kalp kapakçığı, göze ait bazı protezler  v.s. gibi) işlevleri ve modeli tam tutturamamakta, hatta bazı alanlarda oyuncak gibi kalmaktadır.

Orjinalinden ayrı kalmamak umuduyla...

Ahmet F. Yüksel
& Dr. Işıl Yurdaışık

http://afyuksel.com
11
.8.2000

 


Üst Ana sayfa e-mail