New
York ta yaşayan herkesin telefon başına geçip, New York telefon
rehberindeki tüm numaraları bir bir aradığını düşünün.
Sonra, bunun dünyanın tüm şehirlerinde aynı anda herkes tarafından
uygulandığını hayal etmeye çalışın. Ortaya çıkacak mesajlaşma
sayısı, yine de 1 saniye içinde beyinde oluşan mesajlaşma sayısından
daha azdır. Beynimiz bu işi, 100 milyon hücre kullanarak başarır.
Dünyadaki tüm hayvanlardan daha gelişmiş bir beyne sahibiz.
Beynimiz 85 inç küp yer kaplar, 3 libre ağırlığındadır ve dünya
yüzündeki yaratılmışların beyinleri arasında en
büyük olanıdır.
Beynimizi
en iyi şekilde nasıl kullanabiliriz?
Beyninizi
sık sık darbeye maruz bırakmayın. Görünürde bir morarma ya da
yara olmasa
bile beyne gelen her sert darbe sinir bağlantılarında
mikroskobik hasarlara neden olur. Boks’da yaşandığı gibi sürekli
beyin darbesi almak serebral atrofiye neden olabilir. Size hiç spor
yapmayın demiyoruz, ancak spor yaparken darbelerin beyinde oluşturabileceği
hasarın bilincinde olarak gereken tedbirleri alın.
Beyin
egzersizleri yapın. Özellikle düşünce gücü ve planlama
gerektiren meşguliyetleriniz olsun. Bu tip aktiviteler beyne kan akışını
hızlandırır ve oksijen banyosu yaptırır. Zihninizi, oyunlar,yaratıcılığınızı
kullanabileceğiniz aktiviteler ve okuma ile meşgul edin. Beyninizde
ne kadar çok değişik bölümleri aktive edebilirseniz, o kadar çok
sinir bağının harekete geçmesini sağlarsınız ve beyniniz daha
esnek ve kompleks konularda çalışabilir duruma gelir. Kendinizi tek
bir aktiviteye bağladığınız zaman, beyninizin diğer bölümlerini
ihmal etmiş olursunuz. Örneğin pek çok kimse video oyunlarına bayılır.
Video oyunları el-göz koordinasyonunu arttırır ve hafızayı güçlendirir,
ancak belli bir süre sonra video oyunu oynamak artık otomatik bir
hale gelir ve fazlaca beyin aktivitesi gerektirmez. Video oyunu
oynamayın demiyoruz, ama beyninizi farklı bölgelerini çalıştıracak
farklı aktivitelerle de ilgilenmenizi tavsiye ediyoruz.
Beyin,aynı
kaslarımız gibi çalıştıkça güçlenir. O nedenle işinizin de
size sürekli yeni şeyler düşündüren ve problem çözme yeteneğinizi
arttıran bir iş olmasını tercih ederseniz, beyin sağlığınız açısından
daha iyi olur.
Kalbiniz
için iyi olan her şey, beyniniz için de iyidir. Egzersiz beyne
sadece daha fazla
sadece oksijen ve kan akışı sağlamakla kalmaz,aynı zamanda
beynin gıdası olan glikozun da beyne daha fazla gitmesini sağlar. Yüksek
kan basıncı, beyin dokularınızı yıpratabilir. Yüksek tansiyonlu
kişilerde beynin beyaz maddesi daha az bulunmuştur. Bu doku kaybı,
kısa süreli hafıza kayıplarına,konuşma ve yön tayin edememe
problemlerine ve bilginin daha yavaş işlenmesine neden olabilir. O
nedenle aşırı tuz kullanmayın,doymuş yağlardan uzak durun,
kilonuzu kontrol altında tutun ve sigara içmeyin.
Günde
en aşağı 8 bardak su için,B vitaminlerini içeren gıdalardan bol
bol tüketin.
E Vitamini, hem felç,hem de kalp krizi riskini azaltır. Diyetinize
makul oranlarda E vitamini içeren kuru yemişlerden ilave edin.
Dengeli
beslenin. Boron ve çinko içeren gıdalardan tüketin.
Hindi,tavuk,dana eti ve balık gibi
tirosin içeren proteinli gıdalardan bol bol almayı ihmal
etmeyin. Tirosin, düşünce de berraklık ve atikliği sağlar.
Çok
ağır bir yemek yedikten sonra zihniniz ağırlaşabilir. Bunun
nedeni, yemek sonrasında vücuttaki kanın büyük oranda hazım
sistemine yönlendirilmesidir. Bu nedenle, ağır bir yemek yedikten
sonra kendimizi yorgun hissederiz. Eğer bir imtihana girecekseniz,
yemeğinizi imtihandan epeyce önce yiyin. İmtihan öncesi enerji
takviyesi için hafif bir şeyler atıştırabilir,biraz vitamin ve
mineral alabilirsiniz.
Az
kahve için, daha çok uyumaya çalışın. Kahve alışkanlığınız
varsa yavaş yavaş azaltın. Sabah enerjisini en iyi sağlayan şey,dengeli
beslenme ve yeterli uykudur. Ortalama olarak 8 saat düzenli uyku
almayı alışkanlık haline getirmiş bir kimse, sabahları alarma
gerek duymaksızın kendi kendine uyanabilir.
Sürekli
olarak eski alışkanlıklarla hayatınızı sürdürmemeye gayret
edin. Dolaplarınızı yeniden düzenleyin,saatinizi diğer bileğinize
takın,dişinizi öbür elinizle fırçalayın, yabancısı olduğunuz
bir konuda kitap okuyun,latin dans dersleri alın. Ya da sık sık
zihinsel egzersizler yapın. Örneğin ataş,kalem,para gibi herhangi
bir objeyi ele alıp,bu objenin hangi farklı amaçlar için kullanılabileceğini
düşünmeye çalışın. Bu
egzersiz yaratıcı düşüncenizi geliştirir. Zihinsel
yorgunluğa sebep olan ilaçlardan uzak durmaya çalışın. Bunlara
örnek vermek gerekirse sinüs problemleri, alerji, baş ağrıları
ve soğuk algınlığı tedavisinde kullanılan anti-histaminikler,gençlerde
migren tedavisi için kullanılan bazı yüksek tansiyon ilaçları,ibuprofen
ve kodein gibi ağrı kesiciler,bazı bulantı ve öksürük ilaçları
sayılabilir.
Alkol,beyin
hücrelerini öldürür. Uzun süreli içki kullanan alkolikler hafıza
kaybı, halüsinasyonlar ve paranoya tehlikesi altındadır.
Beyinle
ilgili bazı bilgiler
·
Topluiğne başı büyüklüğünde
bir beyin dokusu, yaklaşık 5 milyon hücre
ihtiva eder.
·
Bizleri hayvanlardan ayıran
ana özellik beynimizin onlardan daha gelişmiş olmasıdır. Bu fark
özellikle ön beyinde belirgindir.
·
Beynin sol tarafı,vücudun
sağ tarafındaki istemsiz kasları,sağ tarafı ise sol taraftaki
istemsiz kasları kontrol eder.
·
Her saniye beynimize ulaşan
100 milyon uyarıdan sadece 100 tanesinin beyin kökümüze ulaşmasına
izin verilir. Bu kontrol sağlandığı içindir ki, ayakkabılarınızın
ayağınıza teması ya da saçınızın cildinize değdiği sırada
hissedilenler gibi konular hakkında her an bilgilendirilmemiş
olursunuz.
·
Beynin sol tarafı; dil
kullanımı,sayılar,ilmi çalışmalar ve değerlendirmelerle,sağ
tarafı ise sanat,müzik,hayal kurma,sezgi ve üç boyutlu formların
anlaşılması ile ilişkilidir. Bu nedenledir ki bilim adamları için
“sol beyin insanı”,artistler gibi yaratıcı insanlar için de
“sağ beyin insanı”gibi tabirler kullanılır.
http://www231.pair.com/grpulse/bt/anne.html’den
derlendi.
http://www.gulizk.com
05.08.2003
|