Bir kullanıcı olarak hepimiz internet fiyatları konusunda tatmin
olmuş değiliz. Geçtiğimiz yıllarda biraz da olsa ucuzlama
gelmesine rağmen internet fiyatlarının gelişmekte olan bir ülke
için oldukça yüksek kaldığı konusunda da herhalde hemfikirizdir.
İndirimle bile olsa karşımıza çıkan fiyatlar bizi internetten
bezdirmeye devam ediyor.
Örneğin, öğrenci sıfatıyla kayıt yapılan internet üyeliği ya da
ADSL başvurusu diyelim, 30 YTL olarak gerçekten de bir
öğrencinin altından kalkabileceği rakamları zorlamaktadır.
Üstelik, bir öğrenci için uygulanan başvuru ücretinin alınmaması
konusu ise karşımıza “kampanya” olarak çıkıyor ki aslında tüm
öğrencilerin öncelikli hakkı olması gerekmektedir.
ABD’de yapılan bir araştırmada, operatörlerin geniş bant erişim
ücretlerini düşürmeleriyle ülkedeki orta ve dar gelirli
ailelerin ilk kez internet sahibi olduğu belirlendi.
“Pazar araştırma şirketi” Pew Internet and American Life Project
tarafından yapılan araştırmaya göre, Mart2005-2006 aralığında
geniş bant erişim yüzde 60 arttı. Özellikle, dar gelirli
hanelerde internet erişimi yüzde 120 artış gösterdi. Uzmanlar,
erişim ücretlerinin düşmesinin internetin yaygınlaşmasını
kolaylaştırdığını vurguluyor. Erişim ücretleri ABD’ye göre
yüksek olan Türkiye’de de internet yaygınlığı hala yüzde 10’un
altında.
ABD’de son iki yılda yaşanan genişbant erişim ücretlerindeki
hızlı düşüş, semeresini veriyor. Ülkede dar gelir grubuna sahip
hanelerde genişbant erişim sahipliği yüzde 43’e yükseldi. ABD’de
sınırsız genişbant erişim aylık 14 dolardan satılıyor.
Araştırmayı yürüten Pew şirketi yöneticileri, fiyatların
düşmesinin genişbant erişimi isteyen, ancak geliri yetmediği
için alamayan haneleri internetle buluşturduğunu belirtiyor.
Bir başka ankette de ABD’li operatörlerin fiyatları
düşürmesinden sonra geniş bant erişim abone sayısının katlanarak
arttığı belirlendi. “Özellikle ABD’nin dar gelir grupları olan
Kızılderililer, siyahlar, Latin Amerika kökenliler ve
göçmenlerin düşük fiyatlar sayesinde evlerine ilk kez internet
erişimi bağlattığı ortaya çıktı.”
Erişim ücretleri, internetin yaygınlaşmasında en önemli ekonomik
engel sayılıyor. İnterneti toplumlarının tüm gelir gruplarına
yaymayı başaran Güney Kore, Estonya gibi ülkeler, bunun ilk
adımı olarak erişim ücretlerini düşürüyor. Türkiye’de ise bu
ücretler, kişi başına gelir rakamları kendisinin birkaç katı
olan AB ülkelerden dahi daha yüksek. OECD araştırmalarında da
Türkiye, Meksika ile birlikte internet yaygınlığı
değerlendirmesinde son sıralarda yer alıyor.
ABD’den sonra dünyanın ikinci büyük online nüfusuna sahip Çin de
hızla internet bağlantı ağını genişletiyor. “Çin hükümeti,
ülkenin ekonomik gelişmesine hız katmak amacıyla internete
önemli yatırımlar yapıyor.” Çin ülkedeki eski internet ağını
genişbant erişimle yeniliyor. Ve bildiğiniz gibi Türkiye’ de ise
bant genişliği sağlanması tamamen daha fazla zam yapmaya
yöneliktir. Çin’de tüm internet erişiminin yaklaşık yüzde 65’i
genişbant üzerinden sağlanıyor. Çin’de kullanıcılar haftanın
yaklaşık 17 saatini internette geçiriyor.
Buna karşılık, internetin özgürlükçü ortamının da rejime risk
oluşturmaması için hükümet sürekli sansür uyguluyor ve site
kapatıyor. Özellikle pornografik ve politik muhalif siteler
kapatılıyor. Öte yandan, Çin kökenli internet siteleri de 110
bin’lik artışla 790.000’e ulaştı. ABD’de ise 204 milyon internet
kullanıcısının olduğu tahmin ediliyor.
Türkiye’nin neden geri kaldığı, dış kaynaklı yatırımlara gebe
kaldığı, bu yazıda ortaya çıkardığımız zihniyetin neticesi
olduğu su geçirmez bir gerçek. Çin bile yeniliklere
açılabiliyorsa ve biz onlara şaşkınlıkla bakıyorsak yapacağımız
tek şey şaşkınlıkla bakmaktır! Çünkü bu zihniyetle ülkenin
gelişmesi mümkün değil. Ve sanırım uzun sürelerle bu halde
kalmak zorundayız. İnternet şu anki fiyatından en az yarı misli
az olsa, kullanıcı sayısı yükselen bir hızla artacaktır.
Ve biz hakkımız olan internetimizi her hanede olmak şartıyla
istiyoruz!
Kaynak:
ASSOCIATED PRESS
Volkan Tolga
volkantolga@hotmail.com
İstanbul - 03.10.2006
http://sufizmveinsan.com
volkantolga@hotmail.com
|