Çalışma Masanızdaki Varlıklar

 

Bilgisayarınız, ekranınız, klavye, masanızda duran kahve fincanınız, cep telefonunuz ne kadar temiz görünüyor değil mi? Hatta sürekli şu kokulu ıslak mendillerden alırsınız, temizlersiniz onları. Ama bir çalışma masasının üzerinde, bir klozetin üzerinde olandan 400 kat fazla bakteri bulunuyor! Kullanılmış bir kahve fincanında ise 5–300 bin arasında bakteri var. Üzerinde yürüdüğümüz halının tüyleri arasında larva ve küçük bitlerden haberiniz var mı? Oturduğunuz koltuk toz bitleri için en ideal yer biliyor musunuz?

Bazen öğle yemeğine çıkarken geri dönüp çalışma masanıza şöyle bir bakıyorsunuzdur. Dağınık ya da düzenli olabilir masanız, ama orada yaşayan canlıların sayısı dünyadaki insanların sayısından bile fazla olabilir. Tamamen ayrı bir evrenin üzerinde para kazanıyor olabilirsiniz. Her hareketiniz onların dünyalarında çok önemli olaylar yaratıyor olabilir. Veya yeni dünyalar sizin bir fiilinizle oluşuyordur. Siz ise sadece öğle yemeğine gidiyorsunuz.

Küçük bir deneme yapın ver klavyenizi bilgisayar kapalıyken ters çevirip bir silkeleyin. Dökülenleri görünce şaşıracaksınız. Ölü deriler, kıl parçacıkları, minik kırıntılar v.s… gözle görülen ve görülmeyen birçok şey mevcuttur.

Kâğıt yığınları arasında yaşayan ve haddi hesabı olmayan larvalar, bitler, bakteriler ve küfler… Ve bu varlıkların dışkıları birçok insanın dert yandığı alerjik reaksiyonları oluşturuyor. Bilgisayar ekranından salınan statik elektriğin de on binlerce mikroskobik alerjenin havada uçmasına neden olduğuna işaret ediliyor. Ekran başında geçirdiğimiz zaman arttıkça alerjik durumlar da o kadar artıyor. Ekrandan özellikle gözler, eller ve yüz, alerji kaparken, oturuş pozisyonları da biliyorsunuz, sırt ağrısı, kas ağrısı gibi diğer bazı rahatsızlıklara neden oluyor.

Halıların tüyleri arasında yaşayan küçük bitler ve larvalara Latince “anthrenus flavipes” adı veriliyor. Bu küçük yaratıklar, hem halıları hem de insan sağlığını mahvediyor. Ofislerdeki çalışma koltuklarının sıcak ve büyük olasılıkla hafif nemli olması toz bitlerinin üreyip yaşamlarını sürdürebilmeleri için ideal bir alandır. Tozlarda yaşayan “mite” adı verilen canlılar alerjik reaksiyonların başını çekiyor. İnsanlarda astım, zaman nezlesi gibi alerjik rahatsızlıklara neden oluyor.

Gelelim çalışma masalarına, araştırmacılar “ofisler halka açık tuvaletlerden çok daha pis ve mikrop barındırıyor” diyorlar.

Araştırmacılar, “O kadar da endişe etmeyin, sonuçta bakteriler her yerde var” diye uyarıyor. Ancak masanızı temizlemediğiniz durumda bakterilerin çoğalıp, güçlenip size nezle, grip virüsleri gibi virüs geçirmesi olağandır.

Bu arada yarısına kadar içilip kenara bırakılmış kahve fincanı ve çay bardakları hakkında da bir şeyler söyleyelim. Çünkü yarısı dolu bekleyen bir kahve fincanı en kirli çalışma masasıyla boy ölçüşemez. Bu ortamlar küf ve bakteri oluşumu için idealdir. Hatta ofisinizde unuttuğunuz bir çay bardağını ertesi gün iyice incelerseniz bu varlıkların oluşum hızlarını da anlarsınız.

Gelgelelim, bilgisayar klavyesindeki harflerin üzerlerine… 120 klavye üzerinde yapılan çalışma en sıklıkla basılan tuş olan A tuşunda 150 bakteri hücresi bulunurken, daha az kullanılan Z tuşunda 30 kadar bakteri hücresi bulunduğu saptandı. Bu hücrelerin önemli bir bölümü deri rahatsızlıklarına yol açabilen, staphylacous aureus ve S. Eeppidermidis. Ofis eşyalarında en yüksek bakteri değeri ise telefon ahizelerinde bulundu. Telefon ahizelerini, elektrik düğmeleri ve bilgisayarın fareleri izliyor.

Biz gene de temizliği elden bırakmamalıyız. Unutmamalıyız ki her an her yerimizde bakteriler vardır. Kolumuzdaki kıl dibinden tutun içimizde organlarımızda da bu varlıklar mevcuttur. İnsan bir şekilde bunlara karşı bağışıklık geliştiriyor. Ama bir yere kadar.

Gördüğünüz gibi, tüm olan bitenler canlılar dünyasındaki iletişimden kaynaklanıyor. Dünya üzerinde tüm canlılar birbirini yiyerek varlığını sürdürüyor. Yani birinin ölümü diğerine can veriyor. Birinin yaşamının bittiği yerde diğeri yaşıyor. Aslında canlılar açısından sanki boşluk olmamacasına kapışılan alanlar mevcut. Tüm canlılık sistemi birbirinden yararlanmayla süregeldiğine göre aslında hayat denen şey de bir bütündür. Canlılık denen şey birbirinden enerji alan varlıkların oluşturduğu bütün bir enerji alanıdır.

Volkan Tolga
İstanbul - 17.08.2006
http://sufizmveinsan.com

volkantolga@hotmail.com

 


Üst Ana sayfa e-mail