Araştırmalar düzenli olarak mobil tel
kullanımının erkeklerde sperm sayısını %30 düşürebileceğini
göstermiştir. Hatta, kemerde veya pantalon cebinde taşımanın bile
üreme fonksiyonunu düşürebileceği söylenmiştir.
Uzmalar, mobil telefonlardan yayılan
radyasyonun sperm sayısında ve spermlerin başarılı döllenme için çok
önemli olan yüzme yetenekleri üzerinde çok dramatik etkileri olduğunu
belirtmişlerdir.
Bu hafta Berlin’de Avrupa İnsan Üremesi ve
Embriyoloji Derneğinin yıllık toplantısında açıklanan çalışma mobil
telefon kullanımının yarattığı sağlık sorunlarına bir yenisini daha
eklemiştir.
Bilim adamları sonuçları ‘’ilginç’’
bulduklarını, ancak çalışmanın beraberinde pek çok soruyu daha
getirdiğini belşrtmişlerdir. Macaristan’dan Dr. Imre Fejes (Zeged
Üniversitesi) 13 ay boyunca 221 erkek üzerinde bir inceleme yaptı ve
bütün gün mobil telefonlarını yanında taşıyanlarla hiç mobil telefonu
olmayanlar arasında bir kıyaslama yaptı.
Dr.Fejes’in bulgularına göre bütün gün
‘’stand by’’ halinde mobil telefon taşıyanların sperm
konsantrasyonları kesinlikle daha düşüktü. Sperm sayıları bir mili
litre seminal sıvıda 59 milyon olarak görülmüştü, ancak mobil telefon
radyasyonuna maruz kalmayanlardaki sperm sayısı ise 83 milyon olarak
tesbit edilmişti.
Spermlerin yüzme kabiliyetide mobil
telefon yayınlarından etkileniyordu. Uzun konuşmalar yapan erkeklerde
hızlı yüzen spermler daha azdı (% 36.3), ancak hiç konuşma
yapmayanlarda bu oran %51.3 tü.
Bu araştırma erkek üreme fonksiyonlarının
mobil telefonlardan gelen elektro manyetik sinyallerden zarar
görebileceğini gösteren ilk çalışmadır. Ancak, Dr. Fejes’te bu
sonuçları dığrulamak için ilave başka araştırmalar yapılmasının gerkli
olduğunu ifade etmiştir.
Uzmanlar mobil telefonların güvenliği
hakkında kesin sonuçlar deklare edememişlerdir, çünkü elde edilmiş
olan sonuçlar arasında da çelişkiler vardır. Ancak, hükümet
çocukların mobil telefonlardan yayıla radyasyona mümkğn oldupu kadar
az maruz kalmasını tavsiye etmektedir. Ayrıca önemli bir engelde
mobil telefonların sadece onbeş yıldır kullanıldığı ve sağlık
üzerindeki etkilerinin ortaya çıkması için daha uzun yılların gerekli
olduğudur.
Hollanda/Maastricht Akademik Hospital’dan
jinekolog Prof. Hans Evers yaşam tarzı, sosyal kökenler ve yaşa göre
sonuçların değişim gösterip göstermeyeceğini sorgulamıştır. Prof.
Evers’e göre bu çalışma daha çok gözlemler üzerine kurulmuştur ve de
diğer potansiyel faktörleri dikkate almamıştır. Örneğin,
Macaristan’da yaşayan mobil tel kullanıcılarınin hepsinin çok stresli
bir yaşamları ve işleri varsa o zaman ne olacaktır. Şayet
kullanıcılar kullanmayanlara göre daha farklı bir yaş grubu ve sosyal
çevereden geliyorlarsa ne yapılacaktır? İşte bütün bu faktörlerin
araştırmanın sonucu üzerinde dikkate değer bir etkileri olacaktır.
Financial Times Information Ltd
İstanbul - 27.07.2004
http://sufizmveinsan.com
|