Bilim adamları
bazı insanların diğerlerine göre neden daha fazla psikiyatrik
sorunlara açık olduklarını izah eden genetik bir mekanizma
keşfettiler.
Araştırmayı yapan
ekip tek bir gendeki değişik varyasyonların beyindeki kimyasal
seretoninin değişik miktarlarda salgılanmasını sağladığını
buldu. Bilindiği gibi seretonin insanların ruh halini,
duygularını, iştahını ve uyku uyuma yeteneğini etkilemektedir.
Farelerde yapılan
araştırmalara göre söz konusu gendeki tek bir değişiklik bile
deneklerin diğerlerine göre %50 ve %70 arasında değişen
oranlarda daha az seretonin seviyesine sahip olmalarına yol
açmıştır.
North Carolina’da
bulunan Howard Hughes Enstitüsünden Marc Caron ‘’Biz beyindeki
seretonin üretimini kontrol eden ve doğal olarak oluşan bir
genetik farklılık tesbit ettik’’ demiştir. Araştırmacılar
bundan sonra insan genlerine bakmayı planlamaktadırlar.
Düşük seretonin
düzeyleri depresyon dahil olmak üzere çeşitli psikiyatrik
bozukluklarda önemli rol oynamaktadır. Ekip, seretonin düzeyini
kontrol eden genin pek çok değişik versiyonu olduğuna
inanmaktadır ki bu da mental problemlere açık olmanın genetik
olarak belirlendiğini göstermektedir.
‘’İyi hissetme’’
kimyasalı olarak anılan seretonin beyin tarafından tekrar
absorbe edilmektedir. Antidepresan ilaçlar bu reabsorption
(geri emilme) hızını yavaşlatmakta, böylece insanın ruh halini
iyileştirici kimyasal madde beyinde daha uzun süre
kalabilmektedir. Bilim adamları ‘’trytophan hydroxylase-2 (Tph2)
isimli enzimin serotonin düzeyini yönetmekte olduğunu buldular.
Bir hastada ne tip bir Tph2 geni olduğunu bulmak ilaçların o
insan üzerinde ne derece etkili ve yararlı olduğunu anlamaya
yardımcı olacaktır.
Copyright © 2004 The Guardian.
İstanbul
- 10.08.2004
http://www.sufizmveinsan.com
|