Neden KADER


Kimimiz yaşadığımız hayattan memnun, kimimiz değil. Olaylar istediğimiz gibi gittiği zaman Kaderi hiç hatırlamaz, hayatımız istediğimiz şekilde gitmeyince de “Allah böyle taktir etti, böyle oldu” der, geçeriz amenna. Lakin,  hiç sorgulamayız, nedir bu kader neyin nesidir? Duymuşuz ebemizden, dedemizden “kader” diye bir kelime ve hakkında kesin doğru mu değil mi o da şüpheli birkaç  açıklama; hayatımız böylece süregelmiş. Neden kader hususunda bu kadar çok  duruluyor İslamiyet’te hiç düşündük mü ? Nitekim Ubeyy b. Ka'b r.a.'in : “Allah yolunda Uhud Dağı kadar altın harcasan kadere iman etmedikçe, başına gelenin şaşmayacağını, gelmeyenin de asla ve sana isabet etmeyeceğine iman etmedikçe, Allah bunu senden kabul etmez” Neden bu kadar önemli İMAN edilesi Kader!

Kaderi yazan kim, neyle yazıldı kader, nerde yazılı kader?… Hiç şüphesiz, Kader kişinin cehennemden çıkmasına vesile olacak en büyük etkenlerden biridir. Maalesef,  günümüzde büyük çoğunluk tarafından Kader kelimesinin sadece kelime kısmında durulup hiç eni boyu araştırılmamıştır. Günümüzde bilinen, yaygın bir anlayış “Kader Allah’ın dilemesidir” şeklindedir. Bu kadar mı, bu kadar basit mi İMAN edilesi Kader!. Günümüzde Kaderin kabullenilmemesinin en büyük sebebi de VAHDET gerçeğinin araştırılmış  olmamasındandır, Nitekim, Vahdet konusunu ve sırrını en iyi şekilde bize açıklayan İHLAS suresidir ki bunu anlayamıyor iseniz, günümüz modern bulgular içerisinde geliştirmiş olan hologram prensibini araştırmanız sizi aynı noktaya çıkaracaktır. Vahdet konusu anlaşılmadığı sürece kader konusu ancak iman yolu ile kabul edilen bir konu olur. Birçok kişinin ayağının kaydığı noktalardan biridir Kader. Nitekim bu konu kıldan ince ve kılıçtan keskin geçilmesi gereken zorunlu bir sırattır.

Dilerim  Allah hepimize Kaderi idrakı kolaylaştırmış olsun…

 

Ufuk Övündü
İstanbul -01.07.2006
http://sufizmveinsan.com

 


Üst Ana sayfa e-mail