Avrupa ülkelerinde rol yapma oyunlarında bilgisayar başında
kalma ortalaması günlük 12-15 saat. Kalabalık nüfusu sebebiyle
oyun üreticilerinin gözdesi olan Çin’ de bir oyuncu, başka bir
oyuncuya, oyunda çok değerli olan kılıcı çaldı diye öldürmesi
durumun vehametini ortaya koymaya yeter sanırım. Bazıları ise
oyundaki alternatif evrende gezegeni değerli ve zengin hale
getirip satıyorlar.
Bir kadın, kocası bilgisayar başından kalkmayınca ona yan odadan
mesaj çekmiş. Böyle bir şey düşünebiliyor musunuz?
Ülkemizde geçen bir olayda, birbirini seven bir çiftin
aralarının bozulmasının garip öyküsü şöyledir:
Genç adam eve gelir gelmez bilgisayarın başına oturmaya ve
oyunlara dalmaya başlamıştır. Kendisini o kadar kaptırıyordur ki
masada yemek yiyip zaman kaybetmek istemiyor, yemeklerini bile
bilgisayarının başında yer. İlgi bekleyen eş ise tüm ilginin
bilgisayara yönlendiğini görünce çeşitli yöntemler dener.
Kocasıyla iletişim kurmak için yan odadan mesaj çekmeyi bile
dener. Tabi ki kısa bir süre sonunda kavgalar başlar. Araya
giren aileler de duruma çare olamaz. Genç kadın, bu evliliğin
bitmesinden kocasının bilgisayar oyunlarına aşırı merakını
sorumlu tutar.
Gene benzer bir olayda yedi yıllık evliliklerini bitiren bir
çift var. Burada da kadın mağdur, erkek ise bağımlı durumdadır.
İlgisizlik ve düzen bozukluğu yüzünden biten evliliğin son
yılları ise çürümüş bir dal gibi elle tutulacak gibi değildir.
Benim teorilerimden olduğu gibi bilimsel araştırmalar sonucu da
ortaya çıkan bir şey var ki, bağımlılığa en çok erkeklerin
dikkat etmesi gerekiyor. Hele evliyse eşi ile bilgisayarı
arasında özel bir düzen kurmak zorundadır.
Psikologların açıklamaları ise şöyle:
Bilgisayar oyunlarında karşınızda bir insan olmadığı için
iletişimde bulunmak, konuşmak, paylaşmak gerekmiyor (yani insanı
tamamen bencil yapıyor.). Bilgisayar oyunundan sıkıldı mı,
rekabetten yoruldu mu düğmesine basıp hayatından çıkarabiliyor.
Oyun, dolayısıyla rekabet, zorlanmalar v.s istediği sürece
hayatında var. Gerçek hayatta karşılaşmaya fırsat bulamadığı
futbolcu Ronaldinho veya basketbolcu Kobe Brynt’ la karşı
karşıya oynuyor.
Erkeklerin bilgisayar oyunlarına düşkünlüğünün arkasında kimi
zaman eşlerinde aradığını bulamaması yatıyor. Ona göre bağıran
ve sürekli konuşup şikâyet eden bir eşin açma-kapama düğmesi
yok, ama oyundan sıkılınca istediği an kapatabiliyor.
İlişkilerde ise birtakım yerlerde sil baştan yapmak gerekiyor.
Kadının da ilk aklına gelen şu: Eğer bilgisayar oynayacak zamanı
varsa bana da olmalı. Demek ki bilgisayar benden daha önemli ve
yeterince sevilmiyorum.
“Bilgisayar oynarken evdeyim işte, daha ne!” demek durumu
düzeltmez. Çünkü gene yalnız başınasınız ve sizden ilgi
bekleyenlere ilgi göstermeniz gerekmektedir. Diğer tarafın “bu
adamın bilgisayar oyunu yüzünden bu haldeyiz” demesi büyük bir
inkârdır. Aslında her iki tarafın sorması gereken asıl soru şu:
“Ben ne yapmalıyım da ilişkimizi düzene sokmalıyım?”
İnternetin ve internet hizmetlerinin sürekli yenilendiği bir
dünyada yaşıyoruz. Bu açıdan bilgisayara bağlanma her zaman
başımıza gelebilir. O yüzden bilgisayar kullanırken çok dikkâtli
olmalıyız. Eğer bağımlılık oluştuğunu sezinliyorsak dikkâtimizi
başka yerlere yönlendirmeliyiz belki de… Çünkü yıllarca
uğraşarak, didinerek kurulan hayatlar daha kısa bir zamanda
bitebiliyor.
Volkan Tolga
İstanbul - 05.07.2006
http://sufizmveinsan.com
volkantolga@hotmail.com
|