http://www.whatthebleep.com/trailer/
Yukarıda web adresini verdiğimiz video ünlü,
fizikçiler,
nörobiyologlar, doktorların rol alıp fikirlerini belirttiği ''What
the bleep'' isimli filmin tanıtımı ile ilgilidir. Bu video nun daha
iyi anlaşılabiilmesi için türkçeleştirdiğimiz pasajlar aşağıdadır.
Umarız
faydalı olur.
-Veee, işte karşınızda
kuantum tuhaflığının dedesi, çok detaylı ve anlaması zor çift yarık
deneyi!
-Bu deneyi anlayabilmek
için önce parçacıkların veya küçük madde toplarının nasıl
davrandıklarını görmemiz gerekli.
(filmde bir makine
görüyoruz, üzerinde ''marble machine= mermer makinası''
yazılı'' oradan mermer toplar atılıyor)
-Eğer biz karşıdaki
ekrana gelişigüzel bir cisim atarsak, örneğin mermer gibi, ekranın
arkasındaki duvarda bir desen oluştuğunu görürüz.
Bu desen mermer parçalarının yarıktan geçerek duvara vurdukları
yerde oluşyor.
-Şimdi, biz öndeki
ekrana ikinci bir yarık daha eklersek atılan mermer parçacıkları
buradanda geçer ve biz arkadaki duvarda aynen birincisi
gibi ikinci bir desen bantı daha görürüz. Zaten beklediğimiz şeyde
budur.
-Gelin şimdi de
dalgaların haeketine bakalım. (Film de durgun bir su, tek yarıklı
ekran ve gene aynı duvar görünüyor.)
Suya bir mermer parçası
bırakıldığında dalgalar oluşuyor, ekrana çarpıyor, yarıktan geçiyor
ve büyük bir yoğunlukla duvara vuruyor.
Ortya çıkan desen yarıkla aynı hizada.
En arkada duvardaki
çizginin düzgünlüğü çarpmanın şiddetini gösteriyor.
Bu, aynen duvarda mermerlerin meydana getirdiği düz çizgi halindeki
desene benziyor.
-Ancaak, öndekiekrana
ikinci bir yarık daha eklediğimizde daha farklı birşey oluşuyor.
Meydana gelen
dalgalardan birinin tepe noktası diğerinin dip noktası ile
karşılaştığında birbirlerini yok ediyorlar.
Böylece arkadaki
duvardada bir girişim deseni oluşuyor. Her iki dalganın tepe
noktalarının kesişme yerlerinde yoğunluk en yüksek durumda ve
bunları parlak çizgiler olarak görüyoruz. Fakat, dalgaların
birbirlerini yok ettikleri yerlerde ise hiçbirşey yok.
Dolayısıyla, iki
yarıktan içeri katı cisimler attığımız zaman duvarda iki bant elde
ediyoruz, ama gene aynı iki yarıktan dalgalar geçtiğinde pek çok
dalganın oluşturduğu bir girişim deseni meydana geliyor.
-Evet, buraya kadar
herşey çok iyi.
Şimdi de kuantuma
gidelim. (Yaşlı dede buraya ulaşmak için kolundaki bir düğmeye
basıyor ve başlıyor anlatmaya):-
-Bir elektron çok çok
çok küçük bir madde parçasıdır, sanki çok küçük bir mermer top gibi.
Şimdi bu elektronu ekrandaki tek yarıktan geçecek şekilde
ateşleyelim.
-Bu elektronlarda aynen
biraz önce gördüğümüz mermer parçaları gibi davranıyor ve arkada tek
bir bant oluşturuyor.
O halde biz
elektronları iki yarıktan geçecek şekilde ateşlersek arkada mermer
toplarda olduğu gibi iki bant elde etmemiz gerekiyor.
-Ama o da nesi! Bir
girişim deseni!!! Biz elektronları, yani çok çok küçücük cisim
parçalarını her iki yarıktan geçecek şekilde ateşledik ve mermer
topların meydana getirdiği desene değilde dalgaların oluşturduğuna
benzer bir desen elde ettik .
-Peki nasıl oluyorda
madde parçacıkları sanki dalgalar da ki gibi girişim deseni meydana
getirebiliyorlar. Bu hiç akla uygun değil.
- Fakaat, fizikçiler
zekidir. Atılan o küçük parçacıkların (topların) belki de
birbirlerine çarptıklarını ve bundan dolayı dalga gibi bir
girişim deseni meydana getirdiklerini düşündüler. Bunu engellemek
içinde elektronları birer birer ateşlemeye karar verdiler. Bu
şekilde birbirleri
ile temas etmeleri mümkün olmayacaktı. Ama, ateşleme işleminden bir
saat sonra duvarda gene aynı girişim deseni ortaya çıkmaya başladı.
Sonuç kaçınılmazdı.
-Elektron atıldığı anda
bir parçacık olarak harekete başlıyor, daha sonra bir parçacıklar
dalgası haline dönüşüyor, her iki yarıktan geçiyor ve kendisiyle
girişim yaparak duvara bir parçacık gibi vuruyor.
Fakat, matematiksel
olarak durum daha da tuhaf. Her iki yarıktan geçiyor ama hiçbirinden
geçmiyor ve bir tanesinden geçiyor ve de sadece öbür yarıktan
geçiyor.
-Bütün bu olasılıklar
birbirleri ile bir süperpozisyon oluşturuyor.
İşte bu sonuş fizikçileri çok şaşırttı ve zorladı, dolayısıyla
elektronun hangi yarıktan geçtiğini gözetlemeye karar verdiler.
-Yarıklardan birinin
yanına bir ölçüm cihazı yerleştirdiler ve elektronun hangisinden
geçeceğini tesbit etmeye çalıştılar. (Ha, ha, ha kahkahalar) Ancaak,
kuantum dünyası onların hayal edebildiklerinden çok daha esrarengiz.
-Gözledikleri zaman
elektron küçük bir mermer tanesi gibi davranıyordu.
Elektronlar aynen mermer top deneyinde olduğu gibi iki düzgün bant
tan oluşan bir desen meydana getirdiler ve tahminlerin aksine çoklu
bir girişim deseni meydana gelmedi.
-Ölçüm veye gözlemleme
işlemi elektronun sadece bir yarıktan geçtiğini ve her iki yarıktan
birden geçmediğini gösterdi. Elektron, sanki seyredildiğinden haberi
varmış gibi davranışını değiştirdi.
-İşte, bu noktada
fizikçiler sonsuza dek kuantum olaylarının tuhaf dünyasına adım
atmış attılar. Madde nedir? Mermerlermi yoksa dalgalarmı ve neyin
dalgaları ve de bir gözlemcinin bunlarla ilişkisi nedir?
-Evet, gözlemci, sadece
gözlemleyerek dalga fonksiyonlarını çökertti.
İstanbul -29.07.2006
http://sufizmveinsan.com
|