Kuantum Düşünce üst
nitelikli bir düşünme biçimidir. Sıradan düşünce biçimleri
kendisini tekrar eden, etkisiz ve sınırlı enerjilerdir.
Değiştirme ve oluşturma güçleri yoktur. Daha çok vehim, kuruntu,
başıboş hayaller biçiminde akar. Oysa Kuantum Düşünce derin
düzeyde, atom altı alanda etkili olabilecek tarzda bir yaratıcı
düşünme biçimidir.
Özel bir bilinç düzeyine girerek, özel olarak kurgulanmış sözel
ve imgesel oluşumları içerir.
Bu düzeyde insan, kendi hayatının efendisi durumuna geçer.
Kuantum Düşünce daha da ilerisi ortak zeka alanında işlem yapar.
Bütün evreni tekamül ettiren enerjiyle işbirliğine girildiğinde
siz bir "kişi" olmanın sınırlı olanaklarını aşar, "bütün" ün
gücüne ulaşırsınız.
O zaman da gücünüz tabii ki bütünün gücüne eşit olacaktır.
Bu Teknik Pratik Olarak Hayatımıza Ne Gibi Yararlar Sağlar?
Bizim gelişmemiz için gereken bütün araçlar: uygun iş, eş, yaşam
alanı,ev, bedenimizin sağlığı bu yüksek frekanslı enerjiden
nasibini alır.
Siz, sınırlayıcı, engelleyici düşünce kalıplarınızı fark edip
bunların yerine güçlendirici inançlarınızı koyduğunuzda
hayatınız bu yeni inançlarınız doğrultusunda değişmeye
başlayacaktır. Sizin için en uygun kişi, en uygun imkan,en uygun
zamanda karşınıza çıkacaktır. Yapmanız gereken şey uzanıp onu
almaktır.
Doğuştan doğal olarak hakkınız olan mutluluğu, bereketi, bolluğu
ve sevinci yaşamanıza imkan tanımış olursunuz.
Kuantum Düşünce, sağlıklı ve güçlü bir beden için de uygun bir
zemin hazırlar. Bizim düşünce ve kabullenişlerimiz direkt olarak
bedene etki yapar. Bedenimiz aslında bir enerji okyanusundan
başka bir şey değildir. Korku,kaygı,öfke, suçluluk duyguları
bütün hücrelerimizin beslendiği enerjide azalmalar yol açar.
Kuantum Düşünce Tekniği; kendimizi tanımaya, başkalarını
anlamaya, evrensel sistemin işleyişini fark etmekten doğan
bilgeliğe ulaştırarak beden enerjimizi de düzene sokar. Kişiler
daha güçlü canlı ve güzel olurlar. Hayat misyonumuzu fark etmek
ve ona adım adım ulaşmak yönündeki çabalarımızı destekler. Kendi
içsel kodlamanızdaki yapmanız gereken işinizle ilgili ipuçlarını
yakaladıkça adımlarınız hızlanır.
Kuantum Düşünce kişiler arası iletişimin enderin boyutunu sunar
bize. Ortak İnsanlık alanında gerçekleşen bu iletişim, derin ve
etkili bir uzlaşma sağlar. Beden dili ve sözel iletişimden daha
da öte Kuantum sal İletişimle düşüncelerimizin direkt muhataba
ulaştığı bir yöntem geliştiririz.
Kuantum Düşünce hayatımıza daha çok bolluk ve bereket çekmemizi
de sağlar. Kendimizle ilgili derin içsel vizyonumuzu
değiştirdikçe daha çok bolluk hayatımıza akmaya başlar. Genel
anlamda zenginlik; sahip olduğumuz şeylerle ruhsal varlığımıza
kattığımız değerler arasındaki dengeyi anlatır. Çok paraya sahip
olmak tek başına zenginlik işareti olmayabilir. Önemli olan bu
parayla ne yaptığınızdır. Daha çok kahkaha, daha çok dostluk,
daha çok sevgi,
daha çok deneyim ve daha çok hayır üretebiliyorsanız o zaman
zenginsiniz demektir.
Özetle Kuantum Düşünce Tekniği, yaşamın temel amacı olan sevinç
duygusunu yüreğimizde hissetmemiz için bize imkanlar sunar.
Kuantum Fiziğiyle Bu Düşünme Tekniğinin Bağlantısı Nedir?
Kuantum fiziği, klasik anlamdaki fiziksel maddenin enerjiye
dönüştüğü bir alana sokar bizi. O alanda artık atom altı
parçacıklar, hızla hareket eden enerji parçacıklarından başka
bir şey değildir.
Daha da ötesi bu parçacıklar insan düşüncesinin yaydığı enerjiye
yanıt verirler. Bu alanı gözlemleyen kişi ile gözlemlediği
parçanın birbirinden bağımsız, kopuk şeyler olmadığı çıkar
meydana. Düşünceyle enerji, gözlemleyenle gözlenen, iç ile dış,
burası ve ötesi arasındaki ayırımlar kalkar.
Heisenberg’ in belirsizlik alanı dediği bu alanı, gönderdiğimiz
düşünce paketçikleri varlık katar. Belli hale getirir. Kuantum
alanının bir noktasına yaptığımız etki bütünü etkiler aynı
zamanda. Siz bir şey düşündüğünüzde bundan tüm alan etkilenir.
Kuantum Fiziği, fizikle fizikötesinin birbirine karıştığı bir
noktanın adıdır.
Bu Teknikten Yararlanarak Hayatlarında Değişiklikler Yaratan
Kişilerden Örnekler Verebilir Misiniz?
Tabii ! Pek çok var. Çünkü kural hiç şaşmaz: Düşünceler
hayatımızı oluşturur.
En yakın bir örnek bir mimar hanımla ilgili. İşinde hiç memnun
olmadığını söylemişti. Ona nasıl bir işte çalışırsa mutlu
olacağını sordum, anlatmaya başladı. Bunları bir bir yazdık.
Ciddi bir firmanın araştırma ve geliştirme departmanında
çalışmak istiyordu. İmgesel olarak bilinçaltına kodladık. Ertesi
hafta telefonla müjdeyi verdi. Tam da istediği bölümde iyi bir
şirkette hafta başında işe başlıyordu.
Buna benzer yüzlerce örnek var. Burada sorun sistemle ilgili
değil. Kendilerine yüzde yüz yararlı olacak bu sistemi uygulamak
için katılımcıları ikna etmekle ilgili. Belki de bu işe keyifli
bir ikna çalışması diyebiliriz. Bir başka çarpıcı örnek de bir
öğrenciyle ilgili. Üniversiteye hazırlık yapan bu gencin sınavla
ilgili korku dolu düşünceleri vardı. Onunla bir çalışma yaptık.
Binlerce kişi arasında o bir yıldız gibi parlıyordu. O kalabalık
arasında fark edilmemesi mümkün değildi. Hayalinde sınavı
kazanmış hatta üniversite diplomasını alıyor görmesini sağladık.
Bu sınavın hayatının bir çok önemli günlerinden sadece biri
olduğunu ama tek belirleyici olay olmadığını tespit ettik. Bütün
bunlar zihin özel bir algılama düzeyindeyken gerçekleştirildi.
Bu genç üçüncü kez sınava giriyordu ve artık dördüncü bir şansı
yok gibi gözüküyordu. Tabii ki daha sonra onun sınavı
kazandığına dair telefon aldım.
Yine başka ilginç örnek tıp fakültesinde okuyan bir öğrenciyle
ilgili. Arkadaşlarının ve rektörünün okulda yaptığı klüp
çalışmalarını yeteri kadar desteklemediğinden şikayet etmişti
yana yakıla. Ona göre okul rektörü tuhaf biriydi. Bir konuda
görüş almak için odasına girdiğinde onun hiç yüzüne bakmıyor,
tersliyor ve isteklerini görmezden geliyordu. Sonra bu gençle
bir seminer programında özel bir çalışma yaptık. Bir hafta
geçmeden yüzünde güller açarak beni ziyarete geldi. Kız
arkadaşıyla sinemaya gitmişlerdi oradan geliyorlardı. Tuhaf
şeyler olmuştu doğrusu. Rektör birden huy değiştirmişti.
Karşılıklı oturup konuşmuşlar ve çok sıcak bir iletişim
kurmuşlardı. Daha önce bir türlü yerine getirilmeyen okulun
bilgisayar kulübüyle ilgili bir isteği daha o söylemeden rektör
tarafından karşılanmıştı.
Bu süreç nasıl işliyor?Yani nasıl oluyor da sizin yaptığınız bu
çalışmadan Rektörün ve kız arkadaşın haberi oluyor?
Güzel bir soru. Bizim bilinçaltı düzeyde oluşturduğumuz yeni bir
program Birleşik Alanında bir etki yapar. Bu düzeyde zaman ve
mekan farklı bir biçimde işler. Bu alanda her şey Şimdi ve
Burada durumunu yansıtır. O yüzden düşünceler mucizevi sonuçlar
doğurur. Alan bir tür bilgi okyanusu gibidir. Okyanusun bir
damlasındaki değişim diğer tüm damlaları uyarır.
Seminerler katılımcılarda kalıcı bir etki yaratıyor mu?
Bu biraz da kişilerin konuya verdikleri önemle ilgili bir şey.
Ama alışkanlık haline gelmiş, içselleştirilmiş bir davranış
tabii ki kalıcı oluyor. Kuantum düşünce öğrenmeden çok yapmaya,
bilmeden de ileri olmaya yönelik bir çalışmadır. İçsel olarak
yaratılmış değişimler kalıcı olacaktır kuşkusuz. Kişi
düşünceleri ve seçimleri ile hayatı arasındaki ilişkiyi gördükçe
farkındalığını artırır. Böylece bilerek yaşamaya başlar. Böylece
kendi hayatının efendisi olur.
Kaynak:
http://www.kuantumdusunce.com
İstanbul - 15.06.2004
http://sufizmveinsan.com |