Evrenin
%99`u plazma halinde bulunmasına karşın, bizim dünyamızda plazma
oldukça seyrek rastlanan bir durumdur. Buna rağmen bilerek ya da
bilmeyerek çoğumuz hayatımızda plazmadan faydalanmaktayız. Buna
en basit örnek olarak floresan lambaları vermek mümkündür.
Floresan lamba içinde
civa buharı bulunur.Başlangıçta bu gaz soğuk olmasına karşın
yine de içinde elektrik iletimi sağlayacak kadar serbest elektron ve
iyon bulunmaktadır. Bunların varlığı doğal radyasyona ve kozmik
ışınıma dayanmaktadır. Floresan lambaya ulaşan elektrik, lambanın
bir ucunun pozitif(+) diğer ucunun ise negatif(-) yüklenmesini sağlar.Bu
durumda plazma içindeki negatif (-) yüklü elektronlar pozitif (+)
yüklenen uca doğru hareket ederken, pozitif (+) yüklü
iyonlarda negatif (-) yüklenmiş uca doğru sürüklenmeye başlarlar.
Sürüklenen bu iyon ve elektronlar gittikçe hızlanır ve enerji
kazanır. Kazandıkları bu enerji sayesinde karşılarına çıkan diğer
atomlarla çarpışarak onlardan elektron koparırlar. Böylelikle
ortamdaki iyon ve elektron sayısı hızla artar. Bu da plazmanın
varlığının devamını sağlar. Ayrıca bu çarpışmalar sırasında
atomlar belli bir frekansta ışıma yaparlar. Bu ışıma floresan
lambanın çeperinin kaplandığı fosfor üzerine düştüğünde gördüğümüz
beyaz ışığın yayılmasını sağlar. Sokak ve güvenlik aydınlatmalarında
kullanılan ark lambaları, neon ışıklandırmalarının da yapısı
plazmaya dayanmaktadır.
Ark lambalarında
reklendirme için plazma içine kimyasal madde katılırken floresan
lambalarda, lambanın çeperlerine sürülen fosfor renklendirici
olarak kullanılır.
Plazma teknolojisi yüzey
temizleme ve yiyeceklerin, tıbbi araçların sterilizasyonu konusunda
yeni metodlar geliştirilmesini sağlamıştır. Eski ısıtma yöntemleriyle
yapılan sterilizasyon fazla zaman almakta ve sıcaklık sterilize
edilecek malzemede bozulmalar meydana getirmektedir. Yeni plazma
teknolojisi çok çeşitli yüzeylerdeki
bakterileri saniyeler ya da dakikalarla tanımlanabilen
zamanlarda öldürmektedir. Bu plazma sterilizasyon sistemleri
bakteriler yanı sıra virüs, mantar ve sporları da yok etmektedir.
Plazma kullanılarak yapılan iyon aşılamaları savunma ve sivil araçların
yüzeylerinin sertleştirilmesinde kullanılmaktadır.
Günlük yaşamımıza
giren ve plazma teknolojisi kullanılarak üretilen malzemeleri şu şekilde
sıralamak mümkündür.
·
Bilgisayar parçaları,
·
Elektronik aletler,
·
Ses ve filim bantları,
·
Uçak ve arabaların makine parçaları,
·
Plastik yiyecek paketlerinin üzerine yapılan baskı yöntemleri,
·
Güvenli içecek su üretimi,
·
Ses ve bilgi aktarımı için kullanılan malzemeler,
·
Gözlük ve diğer optik araçların çizilme ve yansımalara
karşı yapılan kaplamaları.
Bütün bunlardan
daha önemlisi ise yüksek verimli enerji üretimi için yapılan çalışmalarda
plazmanın yeridir. Araştırmacılar 30 yıldır füzyon yoluyla
enerji üretmenin yollarını araştırmaktadırlar.
Füzyon hafif atomların yüksek hızlarda çarpışmaları sonucu
birleşerek daha ağır atomlara dönüşmesidir. Füzyon olayının
gerçekleşmesi için çok yüksek enerjiler gerekmektedir.
Doğada füzyon için uygun koşullar sadece yıldızların
merkezindeki plazmalarda görülmektedir. Füzyon enerjisinin üretimi
için gerekli olan yakıt sadece ağır Hidrojen atomu olup deniz
suyunda bulunmaktadır. Bu nedenle sınırsız enerji kaynağıdır.Bugün
bu araştırmalarla ilgili problemler üç başlık altında
toplanmaktadır:
·
Plazmanın istenilen ortamda ne kadar tutulabileceği,
·
Plazmanın yeterli sıcaklığa ulaştırılması,
·
Füzyon için uygun reaktör yapımı olmak üzere birçok
konudaki teknolojik yetersizlik.
Eğer
füzyon yoluyla enerji üretimi başarılırsa bu insanlık tarihi için
dönüm noktası olacak bir buluş olur.
Bize
göre...
Ahmet
F. Yüksel
& Serter Saltık
http://afyuksel.com
26.10.2000
Kaynaklar:
1.
Space Science Institute
http://www.spacescience.org/
2.
University of New Hampshire Experimental Space Plasma Group
http://www-ssg.sr.unh.edu/
3.
Space Telescope Science Institute
http://oposite.stsci.edu/
4.
Plasma Science and Technology for the 21st Century
http://www.plasmas.org/rot-education.htm
5.
The Sun Earth Connection
http://sec.gsfc.nasa.gov/index.html
|