Kayıt için burayı tıklayın

eğişik toplumlarda, ayrı sıklıkta görülebilen intihar olgusu, karmaşık, etik, sosyo-ekonomik, kültürel yönlerinden dolayı sadece tıbbi, psikiyatrik bir konu değildir.
Daha çok sosyo –ekonomik düzeyi gelişmiş toplumlarda görülen intihar, erkeklerde kadınlara göre beş kat daha fazladır.
Vakaların çoğu, kırk beş yaş üzerindedir.

Fiziksel olarak rasyonel düşünülemeyen durumlarda varlığını hissettirir.
Bu koşullarda birey kendini nasıl yönlendireceğini bilemez. Çılgınlıklar yapabilir veya ani bir kararla ölüme doğru adımını atar.
Tabii, biz burada bunalımın bir yönünü anlattık. Daha değişik konumlarda da bu vakaya tanık olunmaktadır.
Göreceli olarak intihar riskinin arttığı durumları sırasıyla , ruhsal çöküntü, kronik alkolizm, yaşlılık çağı ruhsal ve organik rahatsızlıkları, şizofreni, sanrılı bozukluklar ve kişilik bozuklukları olarak sayabiliriz. Bunlar arasında depresyon ve kronik alkolizm %70 gibi bir oranla altta yatan en önemli unsurlar olarak gözükmektedir. İntihar, tedbirle önlenebilecek bir durum olmamakla birlikte bazı göstergeler hastanın bu yola başvurabileceğinin işareti olabilmektedir. Bunlar arasında,depresyonda olan kişinin yoğun suçluluk duyguları, ağır bunaltı ve umutsuzluğu, daha önceden olan intihar girişimi, hastanın ölmek isteğini aşikar belirtmesi ve alkoliklerde olan iş ,eş yitimi gibi akut travmalar sayılabilir.
Görüldüğü üzere intihar , “normal’’ olarak nitelendirdiğimiz beyin, ruh işleyiş yapısına sahip bireylerde görülebilecek türden bir davranış değildir. Genelde kontrol edilen veya edilemeyen şiddet duygusunun kişinin kendisine yönelik olarak kuvveden fiile çıkmasıdır. Oluşabildiği durumlara göz atarsak (ki genelde depresyon ve kronik alkolizm gibi beynin hücre bazında deforme olduğu ya da işleyişini tam yerine getiremediği durumlarda olur) anlarız ki; bu kavramın deforme olmuş genetik yapının açığa çıkması ile bir ilgisi olabilir.
Özellikle erkek popülasyonda daha sık olması, olayın kökeninin bazı hormonal ve cinsiyet geni aktarımı ile de ilgisi olabileceğini düşündürtmektedir.
Hayata son vermek, kendi kendini yok etmek hissi, cesaret isteyen bir oluştur. Bu da ancak normal işleyişi dışında olan bir beyinden meydana gelen bir kuvvet sonucu olabilir.

İstanbul - 06.03.2001
http://afyuksel.com

 


Üst Ana sayfa e-mail