Dünya üzerindeki bütün takımları bir kefeye
koyun, Amerika'nın ulusal basketbol B takımını da ( dikkat ederseniz A takımı demiyorum ) diğer
kefeye koyun. Amerika basketbol takımı daha ağır basar. Rakibe böylesine fark atılabilen bir spor
dalı yoktur diyebiliriz.
Halen yapılmakta olan
Dünya Şampiyonası, bize dünya basketbolunda yerimizi gösterme açısından fevkalâde önemli.
Türkiye,
dünya basketbol klasmanında büyük bir olasılıkla ilk onun dışında kalacak. Zira bugün Yugoslavya’ yı
yenmesi mümkün değil. Öyle görünüyor... Bu tahmini yapabilmek için kâhin olmak da gerekmiyor çünkü
bizim biraz da şanssızlıkla yenildiğimiz Brezilya’ yı evire çevire 20 farkla yendiler.
Türkiye
aslında -Amerika’ yı hesaba katmıyorum- Yugoslavya, İspanya, Almanya ve Arjantin’ in
rakibi değil Angola ve Lübnan’ın üstünde Porto Rico ve Brezilya ayarında bir ekip.
Ne var ki
bizler bu gerçeği pek göremediğimiz için madalya ümidiyle oralara gittik. Porto Rico maçından
önce, onların uzun ve iri cüsseli NBA patentli pivotunun söylediği sözler, bu gerçeği yüzümüze vurdu:
“
Türkiye’nin Avrupa ikinciliği, kendi ülkesinde oynaması ve hakemlerin yardımıyla olmuştur. Bu nedenle
ben bu ikinciliği kabul edemiyorum. Burada oynayıp kendilerini göstersinler, derece alsınlar göreyim ”
Nitekim de
öyle oldu. Ulusal basket takımımız yukarıda da belirttiğim gibi vasatı aşamadı.
Takımdaki
oyunculara gelince: Başta Mirsat, Mehmet Okur, çaylak gard Kerem ve Halûk
görevlerini yaptılar. İbrahim de sakat olmasına karşın müsabakalarda varını yoğunu ortaya koydu
diyebiliriz. Hidayet’ e gelince... Sadece reklam filimindeki kıvırması ile akıllarda kaldı. “Kolay
baba ya! ” diyerek topu İndianapolis’ e göndermesi çok hoştu ama maçlarda faulleri
bile atamaması doğrusu yadırgandı.
Ben
Hüseyin Beşok’ u basketbolcu olarak düşünemiyorum. Belki bu işi bilmiyorum ancak bilsem yine de
kanaatim değişmeyecek. Bana iyi oynadığı bir maçı gösterin, size hak vereyim. Ayrıca, İsrail takımının
nasıl ona bir yıl için 1 milyon Dolar verdiğini de anlamış değilim. Herhalde paraları çok fazla.
Belki
anlama yeteneğim kıt; ama bendeniz ulusal basketbol takımımızda, biraz olsun aile terbiyesi almış, olgun
insanları görmek istiyorum...
Zira
kariyer sahibi olmak, oynamak için yeterli bir sebep değildir diye düşünüyorum !...
İstanbul
- 04.09.2002
http://sufizmveinsan.com
|