Babalar Günü'nün de 91 yıllık bir geçmişi var. Ama bâzı tarihçiler,
Babalar Günü'nün Antik Roma'da bile kutlamasının yapıldığını
belirtiyorlar. Haziran ayının 3. Pazarı olarak kutlanan Babalar
gününün tarihçesi için elimizde iki farklı kaynak var. Bâzı
araştırmacılar tarih belirtmezken, Babalar Günü’nün Batı Virginia’da
ortaya çıktığını savunuyor. Bu araştırmacılar Batı Virginia’da
yaşayan John Dowdy’nin annesi öldükten sonra onun yerini alan babası
için böyle bir gün kutlanmasını istediğini söylüyor. Diğer
araştırmacılar ise 1910 yılında Washington'daki John Bruce Dodd’un
6. çocuğunun doğumu sırasında hayatını kaybeden annesinin ardından
hayatını çocuklarına adayan babası William Smart’a özel bir gün
armağan etmek amacıyla bu fikri ortaya attığını belirtiyorlar. Küçük
yaşta annesini kaybeden Dodd’u ve beş kardeşini, babaları William
Jackson Smart büyütmüş. Babasının bir yandan çiftlikte çalışıp öte
yandan altı çocuğa bakmasının zorluklarını fark eden Dodd, anneler
günü kutlanırken babalar gününün olmayışını büyük bir haksızlık
olarak nitelendirmiş. Hemen babasının doğum günü olan 5 Haziran’ın
babalar günü ilân edilmesi için çalışmalara başlamış. Ama bu
çalışmalar bir sonraki yılın 19 Mayısı’na kadar sürmüş. Babalar Günü
ilk kez 19 Haziran 1910’da Washington’ın Spokane şehrinde
kutlanmıştır. Bu tarihten sonra ABD’nin diğer eyâletlerine
yayılmıştır. Ancak Babalar Günü resmî olarak 1924 yılında Amerika
Birleşik Devletleri Başkanı Calvin Coolidge’in desteğiyle kutlandı.
1966 yılında ise o dönemin başkanı Lyndon Johnson, her yıl haziran
ayının üçüncü pazar gününün Babalar Günü olarak kutlayacağını
açıklayan bir bildiri yayınlamıştır. Katolikler’in Babalar Günü'ne
getirdikleri yorum ise diğer araştırmacılardan çok farklı. Onlar bu
kutlamayı dinî açıdan ele alıp Peygamberleri Hazreti İsa’nın babası
anısına, Mart ayının 19’unu St. Joseph Günü adı altında babalarına
armağan ediyorlar. Ülkemizde 80'li yılların sonlarına doğru kabûl
gören Babalar Günü, bu yıl da Haziran ayının üçüncü pazarına denk
gelen 20 Haziran'da kutlanıyor.
“Ben kimsenin önünde eğilmedim, bir tek senin önünde elini öpmek
için eğildim”. -
Nâzım
Hikmet
İstanbul
-18.06.2005
http://sufizmveinsan.com
|