Ertuğrul
Gazi’yi bilmeyenimiz yoktur sanırım. Osmanlı Devletinin kurucusu
olan Osman Gazi’nin babası.
Vefatının
üzerinden 725 yıl geçmesine rağmen, her yıl ölüm yıldönümü
münasebeti ile Bilecik’in Söğüt ilçesinde Ertuğrul
Gazi’yi Anma ve Söğüt Şenlikleri yapılır.
Ölüm
yıldönümünde yapılanın şenlik olması sizi şaşırtmasın. Bu şenlik
bir bakıma, Osmanlı Devletinin kurulmasının ilk adımlarını atan
Ertuğrul Gazi’ye ve Osmanlı’ya olan sevginin, özlemin bir
belirtisidir. Dünya üzerinde bu kadar senedir devam eden başka
gelenekler var mı bilmiyorum.
Her sene
olmasa da, birkaç senede bir, bu şenliğe gitmeye gayret
ediyorum. Bu sene de, dostlarımızla beraber Söğüt’ün yolunu
tuttuk.
İlk
farkettiğim şey geçen senelere nazaran katılımın çok artmış
olduğuydu. Ancak bu kalabalığın nedenlerinden biri, şenliği
siyasi gösteri alanına çevirmek isteyen partililerin Söğüt’e
akın etmesiydi. Haberlerde de görmüşsünüzdür belki, iktidar
partisi ile muhalefet partilerinden birinin siyasi mücadelesine
sahne oldu şenlik.
Her sene adet
olduğu üzere yine şifalı pilav ve üzüm dağıtıldı. Şifalı pilavın
şifasının şuradan geldiği anlatılır: Eskiden şenlikte
dağıtılacak olan pilavın bulgurları her evden toplanırmış.
Zengin, fakir her hane elinden geldiği kadarı ile bulgur
verirmiş. Bu nedenle hanelerden birinde mutlaka mübarek biri
vardır ve onun duası hürmetine bu pilav şifalı olur denilmiş.
Şimdilerde
ise bulgur çevre fabrikaların desteği ile alınmakta. Ancak
Hikmet Allah’tandır. Umulur ki pilavımız yine şifalıdır.
Bizim oralara
yolunuz düşer ise, Bilecik’te Şeyh Edebâli’yi,
Söğüt’te Ertuğrul Gazi’yi ve ikisi arasında kalan Küre
Köyü’nde Dursun Fâkih’i ziyaret etmenizi tavsiye ederim.
Şeyh Edebâli, Osmanlı’nın manevi kurucusu olarak bilinir. Aynı
zamanda Osman Gazi’nin kayınpederidir. Osmanlının kuruluşu
arkasındaki manevi güç için Allah Şeyh Edebali’yi vesile
kılmıştır. Osman Gazi de O’na saygıda kusur etmeyerek baş tacı
etmiştir. Ertuğrul Gazi’nin, oğlu Osman Gazi’ye mirası olan
öğütlerindeki ilk cümlesinin “Beni kır, Şeyh Edebâli’yi
kırma” şeklinde olması bu hürmetin babaya olan hürmetten
dahi üstün olduğuna işarettir.
Dursun Fakih
ise Osmanlının ilk kadısı, Osman Gazi’nin silah arkadaşıdır.
Bilecik’ten Söğüt’e giderken, küçük bir tepe üzerindedir kabri.
Osmanlı’nın
filizlendiği topraklardan anlatılacak çok şeyler var. Şimdilik
bu kadar diyelim. Allah ecdadımızdan razı olsun ve Onların maddi
manevi miraslarına sahip çıkmamızda kolaylık nasip etsin
inşallah.
Mustafa Kınıkoglu
kinikoglu@kardelendergisi.com
İstanbul - 12.09.2006
http://sufizmveinsan.com
|