Bedir
ashabından olan amcasının oğlu Evs b. Sâmit el-Ensarî ile evli
idi. Evs, sahabenin tanınmışlarından Ubade b. Sâmit'in kardeşidir.
Bedir'den başka Uhud ve diğer birçok gazalara katılmıştır.
Hazrec
kabilesine mensub olan Havle (r. anha) hicretten önce Medine'de müslüman
oldu. Hicretten sonra Rasülullah'a (.s.a.v) biat etti.
Peygamberimizin
Medine'ye teşriflerinden önce Evs ve Hazrec kabileleri arasında
uzun yıllardan beri devam eden düşmanlık, kin ve dargınlık vardı.
Rasülullah (s.a.v) sayesinde bu ateş söndü ve İslam kardeşliği
ile birbirlerinin dostu oldular. Peygamberimizin bu Medineli müslümanları
yani Ensar'ı şöyle övdüğünü Havle binti Salebe (r.anha) duymuştur.
"Eğer hicret olmasaydı. Ensar dan bir kişi olurdum. Eğer bütün
insanlar bir yoldan giderse. Ensar da bir başka yol giderse ben
Ensar'ın gittiği yoldan giderim... Kim Ensar'ı severse Allah da onu
sever. Kim Ensar'a kızar ve düşmanlık ederse, Allah da ona kızar..."
Sevgili
Peygamber Efendimizin (s.a.v) hizmetinde bulunanlardan otuzu aşkın
erkek sahabi ve on civarında kadın sahabinin isminden sözedilmektedir.
Hz. Havle binti Sa'lebe (r.anha) Peygamberimizin hizmetçiliğini
yapma saadetine eren kadın sahabelerdendir. Duha suresinin nüzul
sebebleri meyanın da ondan da şu şekilde bahsedilmiştir. "Bir
enik Rasülullah’ın sediri altına girmiş, ölmüş de haberimiz
olmamış. Rasülullah dört gün durdu, vahiy inmiyordu. "Ya
Havle! Rasülullah'ın odasında ne oldu ki bana Cibril
gelmiyor?" Sonra dışarı çıktı, ben süpürgeyi alıp odayı
temizlemeye başladım. Ağır bir şey sedirin altında süpürgeme
takıldı. Ölü bir enik karşıma çıktı. Onu evin arkasına attım.
Peygamberimiz geldiğinde mübarek sakalı titriyordu. "Havle!
Beni ört. Allahü Teâlâ Duha suresini nazil eyledi." buyurdu
Mücadele
suresinin ilk dört ayetinin nüzul sebebi doğrudan Hz. Havle binti
Sa'lebe (r.anha) ile kocası arasında geçen Zıhar olayı ile
ilgilidir. Şöyle ki, zıhar demek kocanın karısına "Sen bana
anamın sırtı gibi ol" dedi mi cahiliyye adetine göre karının
boş olmasıdır. Artık karısı ona haram olur. İslam'da ilk Zıharı
yapan Havle'nin kocası Evs b. Samit oldu. Bir gün yaşlı ve hırçın
olan Evs, karısı Havle'den bir istekte bulundu, isteğini hanımı
yerine getirmeyince ona kızıp, aklı başından gitti. Havle'ye,
"Sen bana anamın sırtı gibi ol." dedi. Daha sonra kızgınlığı
gidip aklı başına gelince bu dediğine pişman oldu. Tekrar hanımının
yanına gelip onunla beraber olmak istedi. Cahiliyye devrinin bu boşama
şeklinin İslam'da da geçerli olabileceği ihtimalini dikkate alan
Havle, haklarında Allah ve Rasülü bir hüküm verinceye kadr bir
araya gelemiyeceklerini kocasına söyledi. Onun Rasülullah'a gidip
olup bitenleri anlatmasını istedi. Fakat kocasının ben utanırım
diye gitmekten imtina etmesi üzerine komşusundan emaneten bir elbise
alarak Hz. Aişe validemizin evinde bulunduğu bir sırada
Peygamberimizin yanına vardı. Önüne oturdu. Konuyu şöylece
anlattı;
Ya
Resullullah! Evs beni tezerrüc ettiğinde ben gen. İdim.Şimdi yaşım
ilerledi. Beni anası gibi kıldı, ,kimsesiz bırakıverdi. Eğer
bana bir ruhsat bulur da beni yine onunla
geçindirirsen beyan buyur." diye halini arzetti.Peygamberiniz
(s.a.v) "Haram olmuşsun, buyurdu. "Kurbanın olayım nazar
buyur ya Nebiyyallah" dedi. Bu yolda Rasülullah'a tekrar tekrar
mücadele etti, sonra da Allah'a arzı şikayet ederek, "Allah'ım!
Ben, bugün halimin perişanlığını, bana zor gelecek olan ayrılmanın
açısından sana şikayet ederim. Çocuklarım küçük. Onları
koysam ölür giderler, kendi yanıma alsam aç kalırlar!"
diyerek ağladı. Rasülullah'ın ev halkı da üzülüp ağladılar.
Oradan ayrılmadan hakkında Kur'an nazil oldu. Rasülullah (s.a.v)
"Ya Havle müjde!" buyurdular. Onun Mücadile lakabıyla anılmasına
vesile olan Mücadele suresinin ilk dört ayetini okudular. Kocasını
çağırtıp keffaret ödemesi gerektiğini söylediler. Köle azat
etmeye ve pesipeşine iki ay oruç tutmaya gücü yetmeveceğini ancak
yardım olursa, altmış miskini doyurabileceğini kabul etti. Rasülullah,
Havle'yi Ümmül. Münzir'e gönderdi. Ondan aldığı hurmayı
fakirlere dağıttı.
Sahabiler
güzel konuşmasıyla da tanınan Havle binti Sa'lebe'ye saygı gösterirlerdi.
Bir defasında Hz. Ömer'i lafa tuttu ve ona öğütler verdi. Bu tavrının
sebebi Hz. Ömer'e sorulunca şöyle cevapladı. "Allah'a yemin
ederim ki bu yaşlı kadın beni akşama kadar tutsaydı onu
dinlerdim. Bu yaşlı kadının kim olduğunu biliyor musunuz? Yüce
Allah (c.c) onun
sözünü
yedi kat
semadan dinlemiştir.
Ömer onu hiç dinlemez olur mu?"
Havle'nin
ne zaman vefat ettiği bilinmemektedir.
Hamdi
Boydak
İstanbul
- 26.03.2002
http://sufizmveinsan.com
|