Geçtiğimiz günlerde birkaç arkadaşımla beraber il dışına bir
gezi düzenledik. Gezinin detayları da belki bir yazı konusu olur
ancak ben dönüşte arkadaşlarımla aramızda geçen bir tartışmadan
bahsetmek istiyorum.
3
saat süreceğini tahmin ettiğimiz yolculuk sırasında bir şeyler
dinlemek sözkonusu olunca, aracın sahibi arkadaş bir cd kutusu
uzattı bize, içlerinden birini seçmemiz için..
Cd'lere baktım, hepsi sonradan yazılmış, üzerlerine de cd kalemi
ile kimin cd'si olduğu belirtilmişti.
Arkadaşıma bunları nerede yazdırdın diye sorduğumda, çeşitli
arkadaşlardan aldığını belirtti. Ben de direk konuya girerek:
“Bunları dinleyerek kul hakkını çiğnemiyor musun?” diye
sordum.
Araçtaki diğer arkadaşlar birden bana baktılar, sanki çok garip
bir şey söylemişim gibi.
Sonra devam ettim: “Bu müzikleri yapanlar günlerce, aylarca
uğraşmışlar ve bu eserleri yapmışlar, ama sen onların müsadesi
olmadan, onların emeğine karşı bir ücret ödemeden, sadece boş cd
fiyatına emeklerini almışsın.”
Tam
olarak olmasa da hak verir gibi oldular. Arkadaşım “Bu
konudaki fetva nasıldır acaba, ... abiye bir soralım” dedi.
Ben de, “Şarkılar için emek harcayan ... abin mi? Neden ona
soruyorsun. Git şarkıya emek harcayana sor, bakalım sana hakkını
helal edecek mi?” dedim.
Diğer bir arkadaşımız, kopya
cd'leri veya mp3 leri dinlediğini ama dağıtmadığını vs.
belirterek dinlemekte mahsur olmayabileceğini söyledi. Ben
düşüncemde çok ısrar etmeyerek gönlünüze sorun dedim. Ama
sıralamaya devam ettim:
“Bedavaya alınan mp3, kopya film cd'leri, internetten ücreti
verilmeden indirilen divx'ler, korsan kitaplar.. hepsi, bunlara
emek harcayanların haklarını üstümüzde bırakılmasına vesile olur
Allah korusun. Düşünün, yazarın biri 5 senesini vererek bir
kitap yazıyor, başka biri bunu kopyalayıp korsan olarak basıyor
ve sen de 3 ytl'lik fiyatına bakarak korsan olduğunu bile bile
bunu alıyorsun. Elbette kitabı kopyalayanın yaptığı, satın
alanın yaptığından bin kat daha kötü ama bu korsan kitap almayı
temize çıkarmaz.”
“Ne yapayım, Orijinal dvdler çok pahalı, mecburen kopya dvd
alıyorum”
dedi arkadaşım.
“Yapmayın, dvd seyretmek gibi bir mecburiyetiniz mi var,
izlemeyin olsun bitsin. Hava mı su mu ki bu, olmadan olmuyor?
Yok illa izleğeceğim diyorsan da bedelini öder izlersin..”
dedim.
Muhabbetimiz bu menzilde devam etti...
Aralarından biri akşam eve gidince bütüm mp3'leri sileceğini
söyledi. Aslında uzun zamandır aynı mesele onun da kafasını
yormuş ama bir türlü silememiş. Diğer arkadaşlar ise hala ...
abilerinden fetva almayı düşünüyorlardı.
Aslında yukarıda saydıklarıma ek olarak emniyet şeridi ve sıra
ihlallerini dahi kul hakkı çerçevesinde görüyorum. Hatta
derslerde kopya çekmeyi.. Okuldaki arkadaşlarımız haklarını
helal ederler elbet ama üstümüze hak almamak varken neden
işimizi zora sokalım.
Rahman olanın rahmeti ile, Rahmana karşı işlediğimiz suçlar,
yerine getirmediğimiz görevler umulur ki affedilir, ama kul
hakları söz konuru olunca, hesabımız daha da zorlaşmaz inşallah.
Mustafa Kınıkoglu
kinikoglu@kardelendergisi.com
İstanbul - 29.08.2006
http://sufizmveinsan.com
|