Adem ve Takva
Kur’an’da verilen Adem ve yanılgısı MİSALİ, insanlığın temel
yanılgısını anlatıyor. Rabbin sözünden (takva elbisesinden)
çıkarılmakla, onun sözünden saptırılmakla, aldatılmak.
Verilen misal ile anlatılan şey, misalin kendisi değil, “onunla
anlatılan şeydir” demiştik.
Takva, “Rabbin sözüne sımsıkı sarılmakla, aldatılmaktan
korunmaktır.”
İnsanın temel yanılgısı, haddini aşanlar tarafından, çok çeşitli
tuzaklarla bilerek veya bilmeyerek, bir şekilde Rabbinin
sözünden çıkarılmak, böylece gerçek dayanak ve korunmasından,
TAKVA elbisesinden mahrum kalmaktır.
Misal ile anlatma tarzına bakarsak bulunan öğeler:
Benzeyen: İnsanlar
Benzetilen: Adem
Benzeyen yönü: Rabbinin sözünden çıkarılmasıdır.
Benzetme edadı: Gibi
Adem misali ile verilen mesaj, “Rabbin sözünden” çıkarılması
konusunda asla aldanmamasıdır.
7:26. Ey Adem oğulları! Size ayıp yerlerinizi örtecek giysi,
süslenecek elbise yarattık. “TAKVÂ ELBİSESİ.”. İşte o daha
hayırlıdır. Bunlar Allah'ın âyetlerindendir. Belki düşünüp öğüt
alırlar.
7:27. Ey Âdem oğulları! Şeytan, ana-babanızı, ayıp yerlerini
kendilerine göstermek için elbiselerini soyarak cennetten
çıkardığı “GİBİ” sizi de aldatmasın. Çünkü o ve yandaşları,
sizin onları göremeyeceğiniz yerden sizi görürler. Şüphesiz, Bİz
şeytanları, inanmayanların dostları kıldık.
Ey
Rabbimiz, insanları karanlıklardan aydınlığa çıkarmak için
indirdiğin kitaba sımsıkı sarılmayı bize tavsiye ettiğin gibi,
sadece Allah diyenlere nasip ve kolay eyle.
Kulun İsa’ya meshi ile gözleri açmaya izin verdiğin gibi, Kur’an
mesajlarınla da gözlerin açılmasına izin ver.
Kelimelerin ile vaaz ettiğin şeylerin gerçeğini bize göster, onu
çaktıkları duvarlardan kalbimize, hayatımıza indir, böylece
gerçek Salatı Rasulüne ve ashabına uygulattığın ilk günlerdeki
gibi bize de ikame ettir. Sana giden dosdoğru yolun üzerine,
sözünün tamamlanmasından sonra, çöreklenip insanları yolundan
saptıran, senin yolunda görünen şeytanların kimler olduğunu
bizlere tanıttır.
Takvanın üzerimize yüklenen ağır yükler ve zincirler değil;
senin sözüne sarılmaktan ibaret; en koruyucu, en güzel, en
hafif, en rahat, en doğal, en yakışan elbisemiz olduğunu; onsuz
çıplak ve korunmasız olduğumuzu bize anlattığın gibi sözüne
kulak verenlere işittir. Doğuştan âmâ olan gözlerimizi açarak
sözlerinden bizi saptıranları bize göster. Gerçeği bir türlü
söyleyemeyen dillerimizdeki düğümleri çöz. Kitabını doğru
Okumayı bize nasip ve kolay eyle.
39:27. Andolsun ki biz, zikretsinler diye, “BU KUR'AN'DA”
“insanlar için” her MİSALİ verdik.
Turgut Sak
turgutsak@gmail.com
İstanbul-22.08.2006
http://sufizmveinsan.com
|