Allah-u Teala, nüzul sistemine
dayalı olarak inzal ettiği Kuran-ı Kerim’de, yine nüzul
sistemine dayalı olarak çok önemli birtakım oluşumlardan,
faaliyetlerden bahsetmiştir. Bu oluşumlardan birkaç misal
vererek, dikkatinizi nüzül sisteminin işleyiş tarzına
yönlendirmek istiyorum. Bir ayette Allah şöyle buyurur:
"Allah yedi sema ve arzdan da mislini yaratmıştır. Hükmü
aralarında tenezzül eder." Önce ayeti tasavvufi verilerle
deşifre ederek terimlere açıklık getirelim. “İnzal”, “yer ve
gök” terimlerini tanımlayalım.
İnzal:
Birimin hakikâtinden bilincine doğru işleyen boyutsal geçiş
sisteminin adıdır.
Yer: İnsan anlamına gelir.
Gök: Şuur anlamındadır.
Bu mevcut donelerden yola çıkarsak
şu tespiti yapabiliriz:
Allah yedi şuur boyutu (nefs mertebesi) oluşturmuştur. Bu yedi
bilinç boyutu, bir sonraki bir öncekini kapsayacak şekilde
dizayn edilmiştir. Varlığımızdaki tüm oluşlar, işleyişler yedi
bilinç mertebesi olan Safiye bilinç noktasından başlamak
suretiyle, mevcud bilinç boyutumuzda açığa çıkmaktadır. Kişi,
bulunduğu bilinç mertebesinin şartlarına tabidir. Böylelikle,
inzal sisteminin işleyişine tam olarak vakıf olamamaktadır.
Yaşadığımız her hadise her an, batınımızdaki Safiye Bilinç
Boyutundan başlayarak, sırasıyla mertebelerden tenezzül ederek
birimlerde açığa çıkar. Böylelikle birimler, içinde bulundukları
bilinç boyutuna göre hadiseleri değerlendirirler. İnzal
sisteminin temeldeki işleyiş biçimini ifade ettikten sonra diğer
bir örnek ayeti değerlendirebiliriz.
Kadir suresinde Rab Teala şöyle buyurur. "O gece Melekler ve
Ruh(Sistemin Ruhu) Rablerinin izniyle tenezzül ederler. Her bir
emirden selam getirirler."
Ayeti inzal sisteminin işleyişine göre deşifre edersek şunu
görürüz:
Sistemin Ruhu ve Melekler, KADİR SÜRECİ içerisinde birimin şuur
boyutlarından tenezzül ederek mevcud bilinç mertebesinde açığa
çıkarlar ve müşahede edilirler. Dolayısıyla, bu müşahedenin
kapsamı da kişinin yer aldığı bilinç boyutunun derecesine göre
olacaktır.
Ve keza Vakıa Suresi 56'da cehennem ehlinin azabı tasvir
edilirken"İşte din gününde onlara İNZAL olan budur." denilmekte
ve yine 93.ayetinde " Hamiym denen kızgın bir gazın NÜZULÜ
vardır" denerek, azabın işleyiş sisteminin de nüzul esasına
bağlı olarak öz boyuttan bilinç boyutuna doğru seyrettiği ifade
edilmiştir. Tabii bu ceza sisteminin üzerinde kapsamlı olarak
düşünmek gereklidir. Zira azap, ayette ifade edildiği gibi din
günündedir yani her an geçerlidir. Azabın da dereceleri vardır.
Ve keza, Fetih suresi 4'te, "Enzelessekinetiy" denilerek inzal
sistemiyle müminlerin şuurunda güven duygusunun oluşturulduğu
ifade edilir. Bir başka deyişle, müminlerin mevcut şuur
mertebesine, sekine namındaki huzur meleği tenezzül etmiştir.
(Allahu Alem)
Ve keza Yasin suresi 5'te Kuran'ın âlemlerin Rabbi olan Allah'ın
öz boyuttaki AZİZ VE RAHİM isimli mana boyutlarından nüzul
ederek Resulullah’ ın şuur boyutunda açığa çıktığı vurgulanır.
Son bir örnek daha vermek istiyorum. Büyük İslam Alimi ve
Müceddidi Bediüzzaman Hazretleri telif ettiği Risale- i Nur
isimli manevi tefsirlerin Kuran ayetlerinin yıldızlarından nüzul
etmekte olduğunu belirtir. Bu da bizlere sistemin izahı
noktasında insanlara bilgi veren örnek insanların eserlerindeki
boyutsal derinliği ve bizlere her an seslenişte olduklarını
gösterir.
ABDUAHAD
İstifade edilen
kaynaklar:
Ahmed Hulusi ( Sistemin Seslenişi1-2)
Elmalılı Hamdi Yazır ( Kuran Meali)
Bediüzzaman Said Nursi ( Risale-i Nur Külliyatı)
29.06.2004
http://sufizmveinsan.com
|