Olimpiyatlar başladı.
Olimpiyatlar konusunda herkesin kendi meşrebine
göre
yorumu olduğu
malum.
İlk
olarak, konuyu siyasi boyuta taşımak
isteyenler olayın
bu boyutuna
yorum ve
eleştiri
getiriyorlar.
Ekonomik yanını
düşünenler
ise milyar dolarları
bir çırpıda telaffuz ediyorlar. İnsanlığın tek atadan
olgunlaştığını unutanlar ise olayı ırkçılık boyutunda ve hangi
ırkın daha üstün olduğu noktasında değerlendiriyorlar. Halbuki
olimpiyatların sporu kullanarak insanlığı tek insanlık şuuru
noktasında hissettirmesi gerektiği pek az kimsenin aklına
geliyor. Bunun düşünülmemesinin sebebine gelince, insanın bir
evrim sonucunda olgunlaştığı ancak evrimi güdenin tek bilinç
olduğu, bilim ile tasavvufun kesişme noktasının çözümlenememiş
olmasından kaynaklanıyor.
Olimpiyat
ruhunun insanlık için çok önemli olduğu ve insanlığın tarihinde
yaptığı en güzel etkilerden birinin olimpiyatlar olduğu
yönündeki kanaatimi söylemeden geçemeyeceğim.
Ülkemizde ise olimpiyatların bir dünya kupası kadar ilgi
toplamadığı gerçek.
1936-2000 yılları arasında Olimpiyatlarda aldığımız madalyalar
şöyle: Güreşte 27, halterde 6, judoda 1 altın madalya, güreşte
14, tekvandoda 3, boksta 1 gümüş madalya ve güreşte 10,
atletizmde 1, boksta 2, tekvandoda 3 ve judoda 1 bronz madalya.
Olimpiyatlarda
madalya kazandığımız spor dalları aslında isimlerimiz ile bir
paralellik gösteriyor. Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel
Müdürlüğü’nün yaptığı çalışmaya göre, en fazla kullanılan soyad
Yılmaz. Yılmaz soyadını 1.508.846 kişinin aldığı, ikinci sırada
ise Kaya soyadını 1.038.538, Demir soyadını 973.133, Şahin
soyadını 875.848 ve Çelik soyadını 841.971 kişi kullanıyor.
Her milletin kendi tarihsel süreci dahilinde geliştiği
bir spor dalı var. Biz güreşe ağırlığımızı koyarken Japonlar
kendi sporları olan Judo'ya
Çinliler masa tenisinde önde gidiyorlar. En çok madalya alan
ülkeler deyince akla gelenler Amerika Birleşik devletleri, Rusya
ve Çin.
2004 Atina'da 35 spor dalında 400 farklı müsabaka yer
alacak.
Bu yazıyı hazırlarken ülkemizin olimpiyatlara katılımını
anlatan iyi derlenmiş bir haber buldum ve sizinle paylaşmak
istedim.
Türkiye’nin Olimpiyat macerası
İlk kez
1908 yılında resmen oyunlara katılan Türk sporcular, oyunlarda
bugüne dek 33 altın, 16 gümüş ve 15 bronz olmak üzere, toplam 64
madalya kazanarak genel
madalya klasmanında 29. sırada yer aldılar. Türkiye’nin
kazandığı 33 altın madalyanın 27’si güreş dalından gelirken,
güreş dışındaki 6 altın madalyayı ise haltercilerden Naim
Süleymanoğlu, 1988’de Seul, 1992’de Barcelona ve 1996’da
Atlanta, Halil Mutlu da
1996’da Atlanta ve 2000’de Sydney, judocu Hüseyin Özkan
da 2000’de Sydney’de getirdi.
16 gümüş madalyanın 15’ini güreşçiler, 1’ini ise boksörler
kazanırken, 15 bronz madalyadan 1’er tanesi atlet, tekvandocu ve
judocular, 2’si boksörler, 10’u da güreşçiler tarafından
kazanıldı.
OYUNLARIN
KURUCUSU İSTANBUL’DA
Modern
olimpiyat Oyunları’nın kurucusu Baron Pierre De Coubertin’in
1907 yılında İstanbul’u ziyareti sırasında kendisine tercümanlık
yapan Galatasaray Lisesi öğrencisi Aleko Mullos,
1908 Londra Olimpiyatları’nda Türkiye adına yarışan ilk
ve tek sporcu oldu ve
katıldığı jimnastik dalında başaralı olamadı.
Türkiye’de spor örgütünün kurulmasında büyük emeği geçen
kişilerden Selim Sırrı Tarcan, 1912 Olimpiyatları’na giderken,
yanında, kendi paralarıyla
Stockholm’e gelen Robert Kolej öğrencisi 2 Ermeni genci
de götürdü. Mıgıryan ve Papazyan isimli bu gençler, katıldıkları
atletizm yarışmalarında elenerek finallere kalamadı.
1920’DE
TÜRKİYE DAVET EDİLMEDİ
Türkiye’nin davet edilmediği
1920 Olimhpiyatları’ndan sonra yapılan 1924 Paris
Olimpiyatları’na, bazı branşlarda katılmamıza karşın sesimizi
duyuramadık. 1928 Amsterdam Olimpiyatları’nda ise Türkiye’den
katılan sporcular arasında yalnızca grekoromen güreşte Tayyar
Yalaz, 67.5 kiloda dördüncü
olarak madalyanın uzağında kaldı.
İLK
MADALYLAR GELİYOR
Türk spor örgütündeki kargaşa ve Los Angeles’ın uzaklığı
nedeniyle 1932’de katılınmayan oyunlarda Türk sporcuları, ilk
tarihsel başarılarını 1936’da Berlin’de yakaladılar.
Bu oyunlarda, “Mersinli”
lakabıyla anılan Ahmet Kireççi, serbest güreşte 79 kiloda 3.
olarak Türkiye’ye ilk madalyayı kazandırdı. Kireççi’den 2
gün sonra bu kez 61 kiloda yine serbest güreşte Yaşar Erkan,
şeref kürsüsünün en üst basamağında yer alarak, Türkiye’ye
olimpiyatlar tarihindeki ilk altın madalyasını getirdi.
1948
LONDRA’DA 6 ALTIN
2. Dünya Savaşı’ndan sonra yapılan 1948 Londra Olimpiyatları’nda
da Türk sporcuları, serbest ve grekoromen güreşte 6 altın, 4
gümüş ve 1 bronz, atletizmde de uzun atlamada
Ruhi Sarıalp ile 1 bronz olmak üzere toplam 12 madalya alarak
madalya tablosunda 7. sırada yer aldılar.
Londra’da madalya kazanan sporculara Türkiye’de
verilen ödüller, Türk spor kamuoyunda çok tartışıldı ve sonuçta
bu sporcular ödüllerden dolayı profesyonel
kabul edilerek 1952’de Helsinki’de yarıştırılmadı.
Türkiye, 1952’de güreşte 2 altın ve 1 bronz madalya alabildi.
1956
Melbourne Olimpiyatları’nda ise güreşte yeni bir kuşak mindere
çıktı ve 3 altın, 2 gümüş ve 2 bronz madalya getirdi.
EN
PARLAK SONUÇ 1960’TA
Türkiye, oyunlardaki en parlak sonucu 1960 Roma
Olimpiyatları’nda aldı. Tamamı güreşte
olmak üzere 7 altın ve 2 gümüş madalya elde
edilen bu oyunlarda, Türkiye madalya klasmanında birçok spor
devi ülkeyi geride bırakarak 6. sırayı kaptı.
4 yıl sonra 1964’de Tokyo’da 2 altın, 3 gümüş ve 1 bronz
madalyayla yetinilirken, 1968’de Mexico City’de yalnızca serbest
güreşteki 2 altın madalyayla yüzümüz güldü. Bu oyunlarda,
maratonda İsmail Akçay da bronz madalyayı kılpayı kaçırarak 4.
oldu.
Güreşte 1972 ve 1988’de 1’er gümüş alındı, 1984’de Los
Angeles’da ise 1 bronz madalyaya dek düşüldü. Bu oyunlarda
Türkiye’yi sevindiren olay ise boksta ilk kez 51 kiloda Eyüp Can
ve 57 kiloda Turgut Aykaç ile bronz madalyalara ulaşılması oldu.
NAİM İLE YENİDEN DÖNÜŞ
1988 Seul Olimpiyatları, Türkiye için adeta yeniden doğuş
niteliğinde geçti. Dünyanın “cep herkülü” diye tanıdığı, gelmiş
geçmiş en büyük halterci olarak gösterilen Naim Süleymanoğlu, 60
kiloda art arda 6 dünya ve 9 olimpiyat rekoru kırarak
ve kendi ağırlığının 3 katından fazlasını kaldırarak çok parlak
bir başarı elde etti ve Türkiye’ye güreş dışındaki ilk
altın madalyayı kazandırdı.
Süleymanoğlu, dünya rekoru kıramamasına karşın, 1992 Barcelona
ve 1996 Atlanta’da başarısını yineledi.
Süleymanoğlu, 3 olimpiyatta üst üste altın madalya alan
tarihteki ilk halterci oldu. Bu oyunlarda grekoromen güreşte 62
kiloda Mehmet Akif Pirim, altın madalya kazanarak, güreşte 24,
grekoromen stilde ise 28 yıldır duyulan hasreti giderdi. Judoda
da Hülya Şenyurt 48 kiloda üçüncü oldu ve Türkiye’ye hem
bayanlarda hem de bu dalda ilk madalyayı getirdi.
1’DEN ÇOK MADALYA KAZANANLAR
Naim Süleymanoğlu’nun 3 altının dışında, Türkiye’ye 1956 ve
1960’da güreşçiler Mustafa Dağıstanlı ile Mithat Bayrak, 1996
ve 2000’de de halterci Halil Mutlu ve güreşçi Hamza
Yerlikaya, 2’şer altın madalya getiren isimler olurken, en fazla
madalya kazanan sporculardan biri de 1956’da altın, 1960’da gümüş
ve 1964’de bronz alan güreşçi Mithat Kaplan oldu.
Türkiye’ye 1’den çok madalya
kazandıran diğer isimler ise şöyle:
Ahmet Ayık (1 altın, 1 gümüş), Ahmet Kireççi (1 altın, 1 bronz),
Hasan Güngör (1 altın, 1 gümüş), Hüseyin Akbaş (1 gümüş, 1 bronz),
İsmail Ogan (1 altın, 1 gümüş), Mehmet Akif Pirim (1 altın, 1
bronz).
Türkiye, Olimpiyat Oyunları’na resmen katıldığı 1908 yılından
beri geçen 92 yıl içinde, davet edilmediği 1920 ve gitmediği
1932 ile 1980 oyunları dışında 18 oyunda boy gösterdi. 47’sinin
madalya kazandığı Türk sporcuları oyunlarda, şimdiye dek
atıcılık, atletizm,
basketbol, binicilik, bisiklet, boks, cimnastik, eskrim, futbol,
güreş, halter, yelken, yüzme, judo, tekvando ve okçuluk
dallarında mücadele ettiler.
ROMA’DAN SONRA ATLANTA-96
1960 Roma Olimpiyatları’ndan sonra belli bir süre duraklama dönemine
giren Türk sporcuları, 1996 Atlanta olimpiyatları’nda son
36 yılın en başarılı sonucunu elde ederek, oyunları 4 altın, 1
gümüş ve 1 bronz madalyayla kapadı ve ilk kez güreş dışındaki
bir dalda da 2 altın madalya (halter) kazanıldı.
Atlanta-96’da serbest güreş
130 kiloda altın madalya kazanan Mahmut Demir, 28 yıl aradan
sonra bu kategoride şeref kürsüsünün en üst basamağına çıkan ilk
Türk sporcusu oldu.
OLİMPİYATLARDAKİ ŞEREF LİSTESİ
1948’den bu yana yalnızca 1976 Montreal Olimpiyatları’nda
madalya alamayan Türkiye’ye, oyunlarda madalya kazandıran
sporcular yıllara ve branşlarına göre şöyle:
1936 Berlin
Grekoromen Güreş: 61 kilo Yaşar Erkan 1.
Serbest Güreş: 79 kilo Ahmet Kireççi 3.
1948 Londra
Grekoromen Güreş: 61 kilo Mehmet
Oktay 1., ağır siklet Ahmet Kireççi 1., 52 kilo Kenan Olcay 2.,
79 kilo Muhlis Tayfur 2., 56 kilo Halil Kaya 3.
Serbest Güreş: 56 kilo Nasuh Akar 1., 63 kilo Gazanfer Bilge 1.,
66 kilo Celal Atik 1., 73 kilo Yaşar Doğu 1., 52 kilo Halit
Balamir 2., 79 Kilo Adil
Candemir 2.
Atletizm: Ruhi Sarıalp (3 adım atlama) 3.
1952 Helsinki
Serbest Güreş: 52 kilo Hasan Gemici 1., 63 kilo Bayram Şit 1.,
79 kilo Adil Atan 3.
1956 Melbourne
Grekoromen Güreş: 73 kilo Mithat Bayrak 1., 67 kilo Rıza Doğan
2., 52 kilo Dursun Ali
Eğribaş 3.
Serbest Güreş: 56 kilo Mustafa Dağıstanlı 1., ağır sıklet
Hamit Kaplan 1., 73 kilo İsmail Zengin 2., 52 kilo Hüseyin Akbaş
3.
1960 Roma
Grekoromen Güreş: 61 kilo Müzahir Sille 1., 73 kilo Mithat
Bayrak 1., 87 kilo Tevfik
Kış 1.
Serbest Güreş: 52 kilo Ahmet Bilek 1., 63 kilo Mustafa
Dağıstanlı 1., 79 kilo Hasan Güngör 1., 87 kilo İsmet Atlı 1.,
73 kilo İsmail Ogan 2., ağır sıklet Hamit Kaplan 2.
1964 Tokyo
Grekoromen Güreş: 70 kilo Kazım Ayvaz 1.
Serbest Güreş: 78 kilo
İsmail Ogan 1., 56 kilo Hüseyin Akbaş 2., 87 kilo Hasan Güngör
2., 97 kilo Ahmet Ayık 2., ağır sıklet Hamit Kaplan 3.
1968 Mexico City
Serbest Güreş: 78 kilo Mahmut Atalay 1., 97 kilo Ahmet Ayık 1.
1972 Münih
Serbest Güreş: 62 kilo Vehbi
Akdağ 2.
1984 Los Angeles
Serbest Güreş: Ağır sıklet Ahmet Taşkın 3.
Boks: 51 kilo Eyüp Can 3., 57 kilo Turgut Aykaç 3.
1988 Seul
Halter: 60 kilo Naim Süleymanoğlu 1.
Serbest Güreş: Necmi Gençalp 2.
1992 Barcelona
Grekoromen Güreş: 62 kilo
Mehmet Akif Pirim 1., 90 kilo Hakkı Başar 2.
Serbest Güreş: 90 kilo Kenan Şimşek 2., 100 kilo Ali Kayalı 3.
Halter: 60 kilo Naim Süleymanoğlu 1.
Judo: 48 kilo Hülya Şenyurt 3.
1996 Atlanta
Grekoromen Güreş: 82 kilo Hamza Yerlikaya
1., 62 kilo Mehmet Akif Pirim 3.
Serbest Güreş: 130 kilo Mahmut Demir 1.
Halter: 54 kilo Halil Mutlu 1., 64 kilo Naim Süleymanoğlu 1.
Boks: 75 kilo Malik Beyleroğlu 2.
2000 Sydney
Grekoromen Güreş: 85 kilo Hamza Yerlikaya 1.
Judo: 66 kilo Hüseyin Özkan
1.
Halter: 56 kilo Halil Mutlu 1.
Serbest Güreş: 76 kilo Adem Bereket 3.
Tekvando: 57 kilo Hamide Bıkçın Tosun 3.
Kaynak
NTV-MSNBC
Turhan Doğan
turhandogan@yahoo.com
Tokyo - 18.08.2004
http://gulizk.com
|