| ABESE SURESİ Urve 
			anlatıyor: "Hz. Aişe (radıyallahu anhâ) buyurdu ki: Abese ve Tevellâ 
			suresi âmâ olan İbnu Ümm-i Mektum hakkında nâzil oldu. Şöyle ki: Bir 
			gün Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)'in yanına geldi ve: "Ey 
			Allah'ın Resülü beni irşad et"diye talebde bulunmaya başladı. O sıra 
			Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın yanında müşriklerin 
			büyüklerinden biri vardı. İbnu Ümm-i Mektum'a cevap vermedi, o ısrar 
			edince ondan yüzünü çeviriyor, öbürüne yöneliyor ve: "(Tevhid 
			üzerine) söylediklerimde bir beis görüyor musun?" diye soruyordu. 
			Müşrik: "Hayır!" diye cevap vermişti. İşte sure bunun üzerine indi." 
			(KÜTÜB-İ SİTTE /853) İbnu Abbâs (radıyallahu 
			anhümâ) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular 
			ki: "Sizler kıyâmet günü ayakkabısız, çıplak ve sünnetsiz olarak 
			haşir meydanında toplanacaksınız. " Bu açıklama üzerine bir kadın 
			sordu: "(Bu durumda) birbirimizin avret yerlerini görmez miyiz?" 
			Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) (Abese suresinde geçen bir 
			âyetle cevap verdi): "Ey kadın! "O gün herkesin kendine yeter derdi 
			vardır" (37. âyet).  (KÜTÜB-İ SİTTE /854) KÜVVİRET (TEKVİR) 
			SURESİ İbnu Abbâs (radıyallahu 
			anhümâ) anlatıyor: "Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular 
			ki: "Kıyâmeti gözüyle görür gibi olmaktan hoşlanan kimse (şu 
			sureleri okusun): "İze'ş-Şemsü Küvviret'; "İze's-Semau'n-fetarat'; "İze's-Semâu'n-Şakkat." 
			(KÜTÜB-İ SİTTE /855) İbnu Mes'ud (radıyallahu 
			anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: 
			"Çocukları diri olarak toprağa gömen de gömülen de ateştedir." (KÜTÜB-İ 
			SİTTE /856) MUTAFFİFÍN 
			SURESİ Ebu Hüreyre (radıyallahu 
			anh) anlatıyor: "Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdu ki: 
			"Kul bir hata yaptığı zaman kalbinde siyah bir iz meydana gelir. 
			Eğer kişi, o hatadan nefsini uzaklaştırır, af taleb eder ve tevbede 
			bulunursa kalbi cilalanarak (leke silinir). Bilâkis, aynı günahı 
			işlemeye devam ederse, kalpteki leke artırılır. Hatta bir zaman 
			gelir, kalbî tamamen kaplar. İşte bu durum Cenab-ı Hakk'ın: 
			"Bilakis, onların irtikab edegeldikleri, kalplerini paslandırmıştır" 
			(Mutaffifın 14) meâlindeki âyette zikrettiği pasdır." (KÜTÜB-İ SİTTE 
			/857)   
          İstanbul 
          -28.01.2005
          http://sufizmveinsan.com
 
      
 |