Her kim
insanların gücenmesine mukabil Allah’ın rızasını ararsa Allah da onu
insanların zahmetinden kurtarır ve her kim Allah’ın gücenmesine
mukabil insanların rızasını ararsa Allah da onu insanlara havale eder.
(TİRMİZİ CİLT IV 224)
Sıcak yemekte
bereket olmaz.Allah’u Taala bize ateş yedirmez yemeği soğutunuz.
(İHYAU’ULUMİ’D-DİN CİLT II S. 883)
Müslüman kafire varis olamaz.
(MUVATTA CİLT I/ 672)
İmran İbnu Husayn
radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm:
"Ümmetimden yetmiş bin kişi (Mahşer'de) hesaba çekilmeden cennete
girecektir!" buyurdular. Kendisine: "Ey Allah'ın Resûlü! Bunlar
kimlerdir?" diye sual edildi.
"Onlar, kendilerine
dağlamayanlar, rukyeye başvurmayanlar, teşâ'üme (uğursuzluğa)
inanmayanlar ve Rablerine tevekkül edenlerdir!" buyurdu."(KÜTÜB-İ
SİTTE/4004)
Ebu Hüreyre
(radıyallahu anh) anlatıyor: Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)
buyurdu ki: "Mü'min, mütemadiyen rüzgarın eğici tesirine mâruz bir
bitkiye benzer. Mü'min, devamlı belalarla baş başadır. Münâfığın
misali de çam ağacıdır. Kesilip kaldırılıncaya kadar hiç ırgalanmaz."
(KÜTÜB-İ SİTTE/48)
Hz. Enes, Resûlullah
(aleyhissalâtu vesselâm)'ın şöyle buyurduğunu anlatıyor:
"Üç haslet vardır.
Bunlar kimde varsa imanın tadını duyar: Allah ve Resûlünü bu ikisi
dışında kalan herşeyden ve herkesten daha çok sevmek, bir kulu sırf
Allah rızası için sevmek, Allah, imansızlıktan kurtarıp İslâm'ı nasib
ettikten sonra tekrar küfre, inançsızlığa düşmekten, ateşe atılmaktan
korktuğu gibi korkmak."
(KÜTÜB-İ SİTTE/28)
"Hz. Ebu Hüreyre
(radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)
buyurdular ki: "Sadakanın en hayırlısı zenginlik halinde verilendir.
Nafakasını vermek zorunda olduklarından başla.''
(KÜTÜB-İ SİTTE/3251)
Diğer bir rivayette
şöyle gelmiştir: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:
"Biriniz sütresiz olarak namaz kılarsa (önünden geçtiği takdirde)
şunlar namazı bozar: Eşek, domuz, yahudi, mecûsi, kadın... Namazın
bozulmaması için onun önünden, bunların bir taş atımlık uzaktan
geçmesi kifâyet eder."
(KÜTÜB-İ SİTTE/2707)
Hz. Enes radıyallahu
anh anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
"İslam'da şiğar yoktur."
(KÜTÜB-İ SİTTE/6546)
Ebu Hüreyre (radıyallahu
anh) anlatıyor: Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)'i işittim,
diyordu ki: "(Ticarette yalan) yemin, (tüccarın zannınca) mala rağbeti
artırır. (Halbuki gerçekte) kazancı giderir."
(KÜTÜB-İ SİTTE/196)
Yine Ebu Hureyre
radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm
buyurdular ki: "Ademoğlu nesillerinin en temizinden süzüle süzüle
gelerek içinde bulunduğum nesilde ortaya çıktım."
(KÜTÜB-İ SİTTE/4321)
İsa İbnu Hamza
rahimehullah anlatıyor: "Abdullah İbnu Ukeym radıyallahu anh'ın yanına
girdim. Kendisinde kızıllık vardı. "Temime (muska) takmıyor musun?"
diye sordum. Bana şu cevabı verdi: "Bundan Allah'a sığınırım. Zira
Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm şöyle buyurmuştu: "Kim bir şey
takınırsa, ona havale edilir."
(KÜTÜB-İ SİTTE/4007)
İstanbul
-27.04.2004
http://gulizk.com
|